Inn Çeviri Portekizce
113 parallel translation
- Belki de burada bulunmamınn nedeni de budur.
- Talvez esteja aqui por isso. Sim?
Hazırlanınn!
Montar!
"Vınn, vınn, küçük Jimmy nerede?"
"Chug, chug, onde está o pequeno Jimmy?"
Ona söyle, vınn, vınn, Küçük Jimmy poposunu kımıldatmadan evde oturacak.
Bem, diga-lhe, chug, chug, o pequeno Jimmy vai ficar em casa. No seu rabinho gordinho.
"bu şerif omuzlarınnın üzerinde doğru ve şerefli bir kafa taşıyor."
"Esse xerife tem a cabeça no lugar certo."
Yarınn sabah tekrar uğrayacağım.
Vou examiná-la pela manhã.
üzgünüm tek başınnıza gidemezsiniz.
Não pode ir sózinha.
Davalarımınn bazıları. Neden olmasın?
Claro, porque não?
Vınn! "O geçen neydi?" "Hayatındı, dostum."
Vumm! "O que foi aquilo"? "Foi a tua vida a passar".
Sarhoş olmanınn nesi kötü?
- Que mal tem ficar bêbado?
- O trenin üzerinden vınn diye atladık.
Passámos mesmo pelo meio do comboio.
Bugünkü programınnızı anlatabilir miyim?
Disseste alguma coisa?
Çalmayacaksıınn!
Não deves roubar!
- Manevraları pek iyi alamıyordu, ama düz bir şekilde gidildiğinde ise vınn...
Um pouco instável nas curvas, mas nas retas!
"Penguenler, Chicago sahasınnın sonuna ilerliyor"
Pinguins controlam a saida, caiu no terreno do Chicago.
Jenny buranınn sigortası olmalı kimseye bir zarar gelmeyecek.
Jenny, este lugar, tem que ser assegurado. Não é como se alguém fosse sofrer de verdade.
- Ben de Fınn'e çok sevdiği Meksika çerezinden almak istiyorum, Dennis.
E também um pacote... das batatas fritas preferidas dele, Dennis.
Fınn, seni seviyorum.
Eu amo-te.
Yaşasınn! Evet, ilk başta okumayı öğrenmekten mutluydum. Heyecanlı ve büyülü bir şey gibi geliyordu.
Sim, a princípio fiquei contente por ter aprendido a ler, pareceu-me excitante e mágico.
Kahretsin! Canınnız cehenneme bağırsaklar!
Que sejas enviado para as entranhas do inferno!
Ve sen.. ah, arkadaşlarının, ailenin, akrabalarınn olduğu bir yerlere gidersin... senden önce ölen herkes oradadır.
E você vai pra um lugar... encontra seus amigos, família, parentes. Todos que morreram antes de você.
Moria'nınn etrafında her yıl zeki görünmeye çalışan biri oluyor.
Não estou muito habituada a fazer de júri... e com tanta qualidade...
.. Birileri Canavarı idolleştirdiği zaman..... Tanrınınn azabı ile karşılaşacak, ve ateşte yanacak Sözcünün varlığı, onun acısı sona erecek..... bütün sonsuzluk için. "
"Quando alguem idolatriza a Besta ele irá sentir a ira de Deus, e arderá no fogo na presença dos mensageiros, e a sua dor durará para toda a eternidade." Vim para te nomear perante Deus.
Savaş tanrılarınnı bana bir işâret göndermediğini düşündüm ama yanılmışım.
Julgava que os deuses da guerra recusavam um sinal, mas enganei-me.
Ya da basınn haberi olmalı.
- Ou ao jornal Sun.
Oğlumun odasınnı dinliyorum.
Estou a escutar o meu filho.
Charlie'yi kaçıranınn kimliği hakkında bir şey var mı?
Alguma coisa sobre a identidade do raptor do Charlie?
DNA'sı cinayet silahınn üzerindeydi.
Bem, o ADN dele estava na arma do crime.
O halde sanrılarınınn doğasını anlamadan bir sonraki hareketini tahmin edemeyiz.
Certo! Até percebermos a natureza da alucinação... não podemos prever o próximo movimento dele.
Muhtemelen çarpışmanınn etkisiyle saçılmışlardır.
Deve ter largado tudo isto com o impacto.
Romanolar'ınn senin bu davada çalıştıgını bildigini söylediler.
Disseram-me que os Romanos sabem que está no caso.
Subaylar, RNVR'nn askerleriydi [12].
Os meus oficiais eram reservistas da Marinha, voluntários.
Söylentilere göre, Ruslar Riga'nn banliyölerini ele geçirmişti... ve Alman ordusu geri çekilmek zorunda kalacaktı.
Havia rumores de que os russos tinham tomado os subúrbios de Riga... e que o exército alemão seria forçado a retirar.
Bizi ezmek istiyorlar, Almanya'nn büyüklüğünü ezmek istiyorlar. O büyüklüğü biz temsil ediyorduk, hala da ediyoruz.
Eles querem esmagar-nos, querem esmagar a grandeza da Alemanha, que continuamos a representar.
Algılayıcılarımı açıp, Galactica'nn sınırlı tarayıcısının hayat formu tespit ettiği yer olan asteroid alanını araştırıyorum.
Activei os meus sensores e estou a sondar a zona de asteróides onde a Galactica detectou vida com os seus sensores bastante limitados.
Romero'nn sokaktaki satış işlerini Max Gren yürütür. - 48 saatte 6 ölü.
O "cabeça" das vendas na rua dos Romero é Max Green.
- Nn.. - -
O que aconteceu? O que se passa?
Dax, geçici olarak Mr O'Brien'nn görevlerinden sen sorumlusun.
Dax, você assumirá temporariamente os afazeres do Sr. O'Brien.
N2 derinliğinde meleği ve bizi yok edecekler.
Eles irão bombardear o Anjo com bombas NN, e claro, a nós também.
- Nn-Ne yapacagız?
O que... O que fazemos?
Nicole diye başladı, sonra Nicky oldu, Sonra da Nick, sonra Ni, sonra sadece "Nn."
Começa com Nicole, depois torna-se Nicky, Nick, depois Ni, e depois "Nn".
İnsanlar sadece "Nn" diyor.
As pessoas tratam-me por "Nn".
Ai nn...
Ai Inn...
Nuh-nn, grubun adı : "Timmy ve Yeraltının Lordları"
O nome da banda é "Timmy and the Lords of the Underworld".
Bu da Tanrı'nn yarattığı her yaratıkta bir amacı olduğunu gösteriyor.
Assim se vê que Deus tem em plano paa todas as criaturas.
La brea'nn kuzeyinden aitnc'ya dönüp sehir merkezine in.
Saia na La Brea Norte para a Sixth, direcção centro.
Ama santa monica'nn kuzeyinden la brea'ya girersek, tks tks.
Mas se vai por La Brea Norte de Santa Monica, está entupido.
Andy beni aktifler listesinin başına geçirmişti. Bir düzine kadar aktif Andy `nn Raptors isimli şirketi tarafından hedge edilmişti.
Andy colocou-me à frente do seu inventário de activos, e existiam cerca de doze activos que tinham sido cobertos por uma das empresas de Andy :
Wi nn-Dixie?
Winn-dixie!
Nn... Niçin?
Porquê?
Bu bağlantı henüz kesinleşmiş değil. Bu baş belası tarım zararlısını bir silah olarak araştırıyorduk. Lucian İttifakı'nn yetiştirdiği, bağımlılık yapan kassaya karşı.
A ligação ainda não foi estabelecida, mas sabe que investigámos este maldito destruidor de colheitas como a possível arma contra a colheita dependente do kassa, fabricado e distribuído pela Aliança Lucian.