English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Irkçı

Irkçı Çeviri Portekizce

1,685 parallel translation
Nasıl ırkçı olabilirim ki?
Como posso ser eu racista?
Pekâlâ, yani ırkçılıkla alakalı bir şey. Bilmiyorum artık.
Ah, então era uma questão de raça. - Não sei, não sei.
Tam bir ırkçısın. Az önce her şeyi anlattım, şimdi kapat çeneni!
Acabei de lhe contar tudo, por isso, cale-se!
Son günlerde ırkçılık oldukça yaygınlaştı.
Existe tanto racismo, hoje em dia.
Senin zamanında oldukça ırkçılık vardı büyük anne.
Também havia bastante racismo na sua época, avó.
Sen bir ırkçısın, tamam mı?
Você é racista, ok?
Adamın, bu acaip ırkçı bir laf oldu.
Cara, isso é algum racista merda ali mesmo.
Gergin, ırkçı bir sürtükken seni daha çok seviyordum.
Eu gostava mais de você quando você Foram uma cadela tenso racista.
Howard, bu ırkçılık olur.
Howard isso é racismo.
Bunun ırkçı bir şey olduğunu iddia ediyorlar, ırkçı yaklaşım.
Defendem que é uma questão racial, que há um problema de racismo.
Ama biliyorsun ki ırkçılık niyetinde olduklarını ispat etmek zordur.
Mas já sabes : A intenção racista é muito difícil de provar.
Yapı olarak Narkotik şube ırkçı mıdır?
O Esquadrão Antidrogas tinha contornos racistas?
Beckett'ın işini ırkçı bir niyetle yaptığını ispatlamalıyız.
Temos que demonstrar que Beckett tinha intenções racistas.
Bölge savcısı olarak ırkçılıkla hiçbir ilginizin olmaması gerekmez mi?
Mas a raça não tem nada que ver com a quem o senhor julga como promotor público?
Ya da ırkçı savaşlar olsun.
Uma completa guerra racial.
Bu ırkçılığa girer.
Isso é racista.
Ve muhtemelen ırkçıdır!
E provavelmente é racista.
Bir konfederasyon generalinin onlara ırkçılığı öğretmesini istemiyorum!
Não quero o fantasma de um general da Confederação a ensinar-lhes coisas racistas.
Nasıl ırkçı bir hayalet eğimden daha iyi olabiliyor?
Como é que "fantasma racista" é melhor do que "torto"?
Bana hakaret etmen ya da ırkçı laflar etmen umurumda değil.
Não me importo se me insulta ou diz coisas racistas.
Yöneticilere karşı tavırların saygısız. Ve söylediklerinin büyük bir kısmı ırkçı ya da cinsiyetçi.
A tua atitude para com os supervisores é desrespeitosa e perturbadora e a maioria dos teus comentários é racista e sexista.
Çok ırkçı birşey, Tanrı aşkına, en iyi takımını mahvetmişsin.
É racista. E estragaste o teu melhor fato.
Ben bunu ırkçı buldum.
- O que eu acho racista, aliás.
- Size söylüyorum, ırkçı bir hareketti.
- Eu diria que foi motivado por racismo.
Bu... bu... ırkçılıktır, bir daha böyle bir şeyden...
Isso é racismo, amigo, por isso nem sequer...
Bu bir randevu değil ve bu yaptığın ırkçılık.
Não é um encontro e isso é racismo.
Katiller silahlarını, petrol patronları vergi indirimlerini aldıkça ırkçılık profiliniz nasıl oluyor peki?
Que mal tem um pouco de discriminação racial, se os caçadores tiverem as suas armas e as petrolíferas os incentivos fiscais?
Lütfen ırkçılıkta benim yerim hakkında daha çok şey anlat.
Por favor, fale-me mais sobre o meu papel na discriminação racial.
Çünkü ben kör bir ırkçıyım.
Porque estou cego pela minha intolerância racial.
Acımasız iş rekabetini, ırkçılığı ve sağ kanat politikaları aklamak için ısrarla Darwin'in ileri sürülmesinden daima nefret ettim, ve kariyerim boyunca, açık bir paradoksla uğraştım.
Sempre detestei a forma como o darwinismo é usado para justificar a competição selvagem dos negócios, racismo e políticas de direita.
Şahsen ben, kendimi daha çok Steve Martin'e benzetiyorum ama ırkçılık kozumuzu da kullanırız, E.
Bem, pessoalmente, penso que sou mais do tipo Steve Martin, mas, boa maneira de usar o trunfo da raça, E..
Crown Heights'daki ırkçılığa karşı.
- Passa-se ao pé de Crown Heights.
O mu ırkçı?
Racista?
Buradaki insanların hepsi acayip ırkçı.
Quando fui viver no meu prédio éramos os únicos árabes. - Vocês cá, são todos racistas.
- Asıl ırkçı olan onun oğlu!
- Racista é o filho dela!
Biz hep birlikte büyüdük, biz ırkçı değiliz.
Crescemos todos juntos.
Fransa'da ırkçı küfürler kanunlarca cezalandırılır.
Em França, insultos racistas são puníveis por lei.
Güya ırkçı bir şeytanmışım.
Que não passo duma racista?
Tüm kabaklar ırkçıdır.
- Todas as abóboras são.
- Ama ırkçı bir şakaydı.
Sim, mas é racista.
Uzun yüzlü at az önce ırkçı bir şaka yaptı değil mi?
O cavalo com a cara comprida disse uma piada racista. - Isso é diferente.
Seni ırkçı piç kurusu.
Seu racista dum raio.
Çünkü ben ırkçıyım.
Porque sou racista.
- Mancheck bir yalancı ve sen de ırkçı bir aptalsın. Öyle mi?
Mancheck é um mentiroso e você um tolo racista!
Bu bir ırkçıIık, değil mi?
Isto é daqueles toques racistas não é?
Evet şimdi anlıyorum ki bu ırkçıIık olayı.
Vês, agora sei que é racismo.
Dallas Belediye Başkanı bile gergin, ırkçı çatışmadan korkuyor.
Até o presidente da câmara de Dallas está nervoso, com medo de tumultos raciais.
- Nesin sen, ırkçı mı?
- É racista?
Durduk yere ağlayan insanlardan tekno müzikten gösteriş meraklısı insanlardan hapishanedeki kardeşimi ziyarete gitmekten televizyondaki yetenek yarışmalarından politikacılardan, Irak'taki savaştan gotik takılanlardan, patencilerden sert öğretmenlerden matematikten, ırkçılardan Materazzi'den Paul Eluard okulundan nefret ediyorum.
Não gosto de pessoas que choram por tudo e por nada. Não gosto de techno e de tectonic. Não gosto de rapazes e raparigas que se armam.
- Bu aynı şey değil ki onların hepsi ırkçı. - Sizce bu hoş bir şey mi?
- Achas isso bem?
Pis ırkçı!
- Seu racista!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]