English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ A ] / Anında

Anında Çeviri Rusça

5,120 parallel translation
Sadece güç, bir ülkeyi kontrol eder ve şu an, güç onların yanında.
Лишь сила может править государством. И сейчас эта сила принадлежит им.
Şu an, asıl cennetin babasının kollarının arasında, burada, senin yanında olduğuna inanıyorum.
Я придерживаюсь мнения, что истинный рай - в объятиях отца. В том, чтобы быть здесь с тобой. Сейчас.
Anında!
В тот же миг.
Doktor yanında şu an.
- О нет. Доктор сейчас с ней.
Sen müsait değildin ve Bayan Bolton'un hizmeti anında uygundu.
Ты плохо себя чувствовала, а миссис Болтон как раз оказалась под рукой.
Çıkış anında bir kaçış planımız olacak.
У него будет план отхода.
Tek düşünebildiğim, ölüm anında kurbanın böbrek üstü torbaları yüksek derecede kortizol üreteceği.
Зачем это делать? Всё, о чём я могу сейчас думать, это о смерти, жертвы адреналин будет производить массивные, высоко-приподнятые формы кортизола.
Hepsi anında kapıya konuldu.
Каждая была немедленно выдворена.
Ama bir daha yardımlarıma ihtiyaç duyarsan anında sana yardımcı olmaktan mutluluk duyarım Bayan Carter.
Но если когда-нибудь вам снова понадобятся мои услуги, для меня будет честью помочь вам в любой момент, мисс Картер.
Eminim o seni anında aday gösterecektir.
Он назначил бы тебя, не раздумывая.
Robert, senin, adaylığıma anında evet diyeceğini düşünmüştü, çünkü bu benim yarıştan çekilmem anlamına geliyor.
Роберт считал, что вы моментально согласитесь, если это будет означать, что я прекращу кампанию.
Her anında burada olmak istiyorum.
Я хочу быть с ней рядом, каждую минуту.
Özgürlük Anıtının tabanında da benzer çimento kullanmışlardır mesela.
Заметь, такой же использовался для закладки статуи Свободы.
Sarhoşun teki üstüne içki dökse, ayakkabına kussa sakıncası yok ama bir şeyi kıracak ya da çizecek olsun, anında işi bitiyor.
Алкаш может тебя облить на твою рубашку, обблевать на твои ботинки, а ты и не дёрнешься. Но если он что-то сломает или поцарапает? Он влип.
- İnsanları öyle etkileyebilen biri olsa benim için jüri üyesi seçsin diye anında işe alırdım.
Если человек, влияющий на людей таким способом, действительно существует, то я наняла бы его для выбора присяжных.
Birinin her hareketini izlemesi, en özel anında seni görmesi nasıl hissettiriyormuş anlamış oldum.
Теперь я знаю каково это, когда кто то следит за каждым твоим движением наблюдает за твоей личной жизнью.
- Dava anında kapandı.
Дело открыто и закрыто.
Gecenin en sessiz anında ölümü duyabilirim.
Когда замирает последний звук, я слышу смерть.
Evet, çocuk silahlıymış ama anında yargısız infaz yapmışlar.
Конечно, у парня было оружие, но его казнили на месте, без суда и следствия.
- şu an Jo'nun yanında.
Он же сейчас с Джо.
İstediğiniz her değişikliği anında uygulayabiliriz. Ancak işlemci yeniden aktif hale gelmezse...
Мы можем немедленно внести любые улучшения, но пока процессор не в сети...
Pekâlâ, diğer Evo'ları bir an önce hazırlayın ve bayan Kravid'e birazdan yanında olacağımı söyleyin.
Немедленно подготовь остальных эво и скажи мисс Крэвид, что я приду через минуту.
Pıhtıyı çıkardım ama anında yeni bir pıhtı oluştu. Bu geceyi sağ çıkarabileceğini sanmıyorum.
Я удалила тромб, но в любой момент может образоваться еще один, не знаю, доживет ли он до утра.
Gözleri düğmelerden yapılmamış, anında arkadaşlar.
Мгновенные друзья с глазами не из пуговиц.
Harold Johnson şu an 14. Cadde ve Kuzeydoğu Wesler arasındaki... Donavon tornacısında çalışıyor.
Гарольд Джонсон работает в Донован на углу 14-ой и Северо-Восточной Веслер.
Evet, şu an biraz zor bir dönemdeyiz. Moralimi çok düşürüyor çünkü sürekli olumsuz ve etrafında olmak zor.
Меня это так утомляет, от него так прёт негативом, что рядом тяжело находиться.
Şu an konuşmak istemiyor olabilirsin, bunu anlıyorum ama fikrini değiştirirsen herhangi bir şey hakkında konuşmak istersen... yani her şey olabilir, ben buralardayım.
Может, тебе и нечего сказать прямо сейчас, и я, я понимаю, но если передумаешь, захочешь о чем-то поговорить, о чем угодно, вообще обо всем...
Vücutları birbirleriyle dövüşmek için eğitilmiş. Şu an dikkatinizin, adamların tombul, sevimli, küçük donlarında olmadığını mı söylüyorsunuz?
Так вы хотите сказать, что сейчас ваше внимание не приковано к жирку, мило упакованному в маленькие штанишки?
Aslında Ronnie'nin gün bitimi şu an.
А это и есть конец рабочего дня Ронни.
Aslında Bay Gallagher, şu an bu binada değil.
Вообще-то, мистера Галлагера нет на нашей территории.
Şu an merkezde sıkı güvenlik altında.
Она сейчас в Штаб-Квартире. Под усиленной защитой.
Zordur ama inan bana bizim himayemiz altında olman şu an senin için en iyisi.
Это сложно, но поверь, наша забота - это лучший вариант для тебя сейчас.
S.H.I.E.L.D.'in gözetimi altında şu an. Belki de Gonzales'in onunla yapabileceklerinden korkmuşlardır.
Ну, оно находится у Щ.И.Та. Может, они боятся его..... боятся того, что Гонсалес может с ним сделать.
Düşündüğün için sağol, gerçekten, ama, şey Ben aslında kendime şu an bir apartman dairesi bakıyorum.
Я ценю это, действительно, но, на самом деле, я сейчас иду смотреть квартиру.
Aslında bu yüzden sizlere losyonlu çorabı sundum biliyorum bundan nefret ettin ama şu an yine söyleme gereği duydum.
Поэтому я предлагал носки с лосьоном, которые ты ненавидишь, и я не должен был сейчас о них вспоминать, но...
Şu an tek fark, ikimizin de çölde olması ve sen de elinde ayakkabılarındaki toz dışında bir şey olmadan dönemezsin.
Основное отличие в том, что сейчас мы оба в пустыне, и вы не можете уйти только с пылью на ботинках.
İzin ver bir soru sorayım sana : Şu an çalan... Şu an çalan müzik hakkında ne düşünüyorsun?
что скажешь о песне, которая сейчас играет.
2043 ve şu an arasında gidip gidip geliyorum.
Я путешествовал туда-сюда между 2043-м и этим годом.
B kanadında şu an. Bu tarafa geliyor.
Он на уровне Б. Едет сюда.
Zaman odasında şu an!
Он в капсуле времени!
- Singh şu an balayında. Sense bu konuda güvenebileceğim diğer tek insansın.
Дело в том, что у Синга медовый месяц, а ты единственная, кому я могу довериться в этом вопросе.
Ya ağaçların içindeyse ve şu an bizi izliyorsa? Belki de şimdiden sonrasında bize tuzak kurmak için arabamın arkasına süründü
Может, он уже пробрался в мою тачку, чтобы убить нас позже.
- Şu an burada olduğunun farkında mısın?
Он же здесь.
Her anın farkında olacaksın.
Ты будешь осознавать каждое действие.
Şu an elinde dolu bir silahla dolaşan beş yaşında bir çocuk gibisin.
Сейчас ты как пятилетка с заряженным ружьём.
Şu an inanıyorum ki, bir çok iyi şey... -... aslında kötülükten gelir.
Но я считаю, что много хорошего может проистекать из плохого.
Şu an binlerce kişi Rakka etrafında toplanıyor.
Они стекаются сейчас в Ракку десятками тысяч.
Aslında şu an Suriye'de olan olaylar şiddetleniyor.
Фактически, с сегодняшними событиями в Сирии, она усилилась.
Aslında, şu an hiç vaktim yok.
Вообще-то, мне пора.
Hep başarılı olduğunu ve şu an şemsiyeli kokteyliyle Tahiti'de keyif çattığını düşünüyordum, ta ki beş yıl sonrasında Fitzwilliam'ın restorasyonuna kadar.
Всегда полагал, ему это удалось, и что он сидит - потягивает коктейли с зонтиком где-нибудь на пляжах Таити, когда спустя 5 лет, во время реконструкции в Фицуильме, они разобрали стену.
Nasıl olacağını göstereceğim sana ama şu an ne yaptığının farkında değilsin.
Я покажу тебе, как, но сейчас ты не понимаешь, что творишь.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]