Discuss Çeviri Rusça
14 parallel translation
Kutsal Kitapları tartışırdım orada ulemayla
And I'd discuss the holy books With the learned men seven hours every day
Ailem için çok gergin bir dönemdi, ama bunu konuşmak istemiyorum.
Очень напряжённый период для моей семьи, который я не хочу обсуждать. Very tense period for my family, which I don't want to discuss.
Söz konusu Kitty Kelley olunca tartışılacak çok şey oldu.
Well, there's only so much to discuss when it comes to Kitty Kelley.
Konuşacak çok şeyimiz var.
Much to discuss.
Uh, evet, ç-çok uzun zaman önce... ama şimdi konuşacak daha önemli şeylerimiz var. Hadi.
Uh, yes, a-a long time ago, but we have more important things to discuss.
Ekmek küfü projemde aldığım not yüzünden sanıyordum ama ikide bir özel olarak görüşmek için bahane arıyorlarmış.
I thought it was because of the crappy grade I got on my bread mold project, but they kept on excusing themselves to discuss it in private.
- Bunu konuşmak için iznim yok.
I'm not at liberty to discuss that.
Son bölümleri tartışmadan biraz daha şaraba ihtiyacım olacak.
And I'm gonna need a little more before we discuss those last few chapters.
Dürüst olmak gerekirse, eğer bu daha katılımcı bir ailemizin başına gelseydi sorunu çözmek için daha teşvik edici konuşmalar yapardık.
And honestly, if this had happened with one of our more committed families, we'd have more of an incentive to discuss a resolution.
- Tartışacak başka bir şey kaldı mı?
Did we have anything further to discuss?
Aramızda tartışıp size bir yanıtla döneceğiz.
We'll discuss amongst ourselves and come back to you with an answer.
Eğer onları canlı bulursak şartları konuşuruz.
If we find them alive, then we can discuss terms.
Benim varsayımıma göre, biz de, onlar da o korkunç can kaybı olmadan amaçlarımıza ulaşabilirdik.
... at the highest levels, and discuss what might have been. Я сформировал теорию, по которой каждый из нас мог-бы... I formed the hypothesis that each of us could have достигнуть свои цели без ужасных людских потерь.
- Okul alanında yasak ilişki yaşayan...
I thought we were here to discuss this.