Diyorum Çeviri Rusça
14,215 parallel translation
Keşke biraz daha centilmen olabilseydim diyorum.
Я реально хотел бы быть большим джентльменом, понимаешь?
Biraz daha buralarda takılıp etrafı şöyle bir yoklayayım diyorum.
Думаю потусуюсь тут пару дней, осмотрюсь вокруг.
Yaptıklarını diyorum.
Что ты сделала.
- Sözünü ettiğin kişiyi diyorum.
- Ты о ком говорил сейчас.
Manolo, sana efendim diyorum... Sırf seni kızdırmak için.
Маноло, я называл тебя "сэр", специально чтобы позлить.
Susannah, ailevi bir sorun çıktı diyorum.
Сюзанна, это было неотложное семейное дело.
Susannah, ailevi bir sorun çıktı diyorum ya.
Сюзанна, это были неотложные семейные дела.
Kutlamayı diyorum.
О празднике.
Hayır, diyorum ki senin dört milyon doların yok.
Нет, хочу сказать, что у тебя не четырёх миллионов долларов.
Ne diyorum biliyor musun? Yol al!
Так что ты меня понял - отвали!
- Sana diyorum dostum madem o binada yaşıyor diyorsun, sana inanıyorum.
Я вам говорю, если вы говорите, что она тут жила, я верю.
- Bitmedi mi hâlâ diyorum?
- Ты уже закончила?
Diyorum ki, burayı görürse ve neler yapılabileceğini görürse...
Мне кажется, если он увидит это место и увидит, что можно...
Nolan'ı diyorum.
Я о Нолане. О Нолане.
Diyorum sana, o dedektif kardeş gittikçe daha meraklı oluyor.
Говорю тебе, этот братец-детектив становится всё более подозрительным.
Acele et. Elinde ne varsa diyorum.
Все, что есть.
O yüzden beraber çalışmalıyız diyorum, adamım.
Так давай работать вместе.
Tamam, "öldü" diyorum.
Окей, пусть будут "умершие".
Kafamı her kaldırdığımda inşallah gitmiştir diyorum.
Да, каждый раз, когда я поднимаю глаза вверх, надеюсь, что его не будет.
Hey, ne halt edi... Kime diyorum!
Эй, где... извините?
Bu bir deneme değil diyorum.
Я говорю, что это не просто какая-то интрижка.
Bunu diyorum. Dünkü baskına o yüzden sadece o gitti kaçakçılık birimiyle birlikte.
Поэтому только она участвовала вчера в рейде отдела
Neden bahçede uyudun diyorum.
- Хочу знать, почему ты спишь в пристройке. - А...
Seni mahcup etmek istemiyorum Clare. Zaten olan olmuş, daha fazla olmasın diyorum.
Я не собираюсь стыдить тебя, Клэр, я хочу, чтобы ты не продолжала в том же духе, чтобы ты покончила с этим.
- Tekrar düşünün diyorum. Söyledikleriniz yeminli ifadenizle örtüşmüyor. "Kaptan Poldark evime gelip bana çabuk ol dedi,"
Когда капитан Полдарк явился в мой дом, то велел поспешить и поднять всю деревню, потому что случилось кораблекрушение, и чем скорее все разграбить, тем лучше, поскольку скоро заявятся представители властей.
Arkadaşlarıma da artık Marslı gibi görünmek zorunda değilsiniz diyorum.
Я говорила всем своим подругам, что они не должны выглядеть как марсиане.
- Yok, cidden diyorum.
— Нет, правда. Признаюсь.
Rahatsız oldu. Ben kimim ki karısına sır tutamaz diyorum?
Вроде, кто я такая, чтобы говорить ему, что его жена не умеет хранить секреты?
Son kez diyorum, Captain Hawdon'la evleniyorum. Ve bu olay burada bitsin.
В последний раз говорю, я выхожу за капитана Хоудона и точка.
Hizmetli diyorum, Bumble.
Горничная, Бамбл.
Bunu oylamalıyız diyorum.
Давайте проголосуем.
Yani diyorum ki Rebecca'yı uzaklaştırarak bu meseleyi çözemezsin.
Так что говорю тебе, отталкивать Ребекку – не лучший способ.
Yani diyorum ki, dün gece hap meselesi yüzünden bana sinirlenmiştin.
Ты же злишься из-за вчерашнего и таблеток.
"Buz ve Ateşin Şarkısı" nın sonu diyorum.
Это же конец саги "Песнь Льда и Пламени".
Her düşündüğümde de benim hatam mıydı acaba diyorum.
И каждый раз я спрашиваю, не моя ли это вина.
Eğer hastalanmasam bundan yakasını sıyırabilir miydi diyorum...
Если бы я не заболел, возможно, он не влип бы во всё это.
Tamam, tamam, sadece yan etkiler konusunda çok endişeliydin diyorum.
с восклицательным знаком. Ладно, ладно, ты просто так переживал по поводу побочки.
- Ne? Kravatı diyorum.
Галстук.
Sadece diyorum ki tanrı adına savaşıyorlardıysa...
Это было бы логично, раз уж ты сражаешься во славу Господа.
Ben birlikte çalışıp daha iyi bir yer yapalım diyorum.
И я говорю, что работая вместе, мы сделаем его ещё прекраснее.
Koruyucu meleğin olmak çok daha eğlenceli olacak. Diyorum ki... Çok çalışıyorsun.
Ох, это будет гораздо веселее быть твоим ангелом хранителем, теперь я могу просто подойти к тебе и сказать
Kendime münferit bir olaydır diyorum.
Я говорю себе, что это был единичный случай.
Sana onları öldür diyorum, kızla başla.
А я говорю убить их всех, начиная с девушки.
Sıradaki adımımızı konuşmanın zamanı geldi diyorum.
думаю, пора поговорить о следующих шагах.
Senin işkence diyorsun, bense onları kurtarıyorum diyorum.
Это не мучение, а спасение.
"Seramoniyi durdurun" derken Kate'i o sürtük kraliçeden kurtarın diyorum.
А точнее вышвырните эту стерву из Кейт.
- Su diyorum.
— Воды.
Diyorum ki sen batının en iyisisin. Nasıl? Notorious D.O. İki G.
Я говорю, что ты герой Дикого Запада, тот самый Ди О Дабл Джи, грёбаный Билли Кид.
Diyorum ki yılanlarla dolu evler ateşe veriliyor.
Я говорю о домах, полных змей, горящих в огне.
En kötü cezadan diyorum.
Худшего, помяните мое слово!
Sahiden diyorum size.
Несправедливо!
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorsun 241
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorlar ki 68
diyorsun ki 51
diyoruz 105
diyorum ki 259
diyorsun 241
diyor 1008
diyorsunuz 82
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorlar ki 68
diyorsun ki 51
diyoruz 105