Fırıncı Çeviri Rusça
308 parallel translation
Fırıncı gibi konuşuyorsun.
Вы разговариваете как садовник.
- Öyle mi... 40 pound kasaba, 35 fırıncıya...
– Ему надо на что – то жить. – А надо ли? – Мы должны 40 фунтов мяснику 35 – булочнику.
Bakın efendim, kasap, fırıncı...
Вот : Мясник, булочник.
Milyonerler de alır kısmetini, fırıncıdan bir farkı yok.
Богач, печник, рабочий получит сверток свой.
Fırıncının da verdiğini sanmıyorum.
Не знаю. Даже булочник не знал.
Kasabı ve fırıncıyı...
Mяcник и пeкapь yмecтилиcь, a вoт...
Bay Godet'i arıyorum, fırıncı.
Я ищу магазин господина Годе, булочника.
Bay Godet'i arıyorum, fırıncı.
Я ищу господина Годе, булочника.
Fakat bir ay önce babam öldü. Ben de çalışmak için Bay Godet'in yanına geldim.Fırıncı, tanıyor musun?
Но месяц назад мой отец умер, и я приехала, чтобы поработать у месье Годе, булочника, знаете?
Fakat fırıncı Bay Godet ölmüştü.
Но месье Годе, булочник, умер.
Kek, Kek, fırıncı ban iyi bir kek pişir.
Тебя пеку, пирог, пеку, чтоб побыстрей подать к столу.
Ben de fırıncı olmak istedim.
А я всегда знал, что останусь здесь и буду булочником.
Fırıncı yamağıyım.
Помощник пекаря. Я работаю помощником пекаря.
"Demiryolu işçisi Hans Petersen'in oğlu....... 20 Mayıs 1914 doğumlu fırıncı Rudolf Petersen, kısırlaştırılacaktır."
"Рудольф Петерсен, пекарь, родившийся 20 мая 1914 года, " сын железнодорожника Ханса Петерсена, обязан пройти стерилизацию ".
Bay Petersen, fırıncı yamağı olarak çalıştığınızı söylemiştiniz, değil mi?
Господин Петерсен, вы сказали, что работаете помощником пекаря. Так?
Bir keresinde biri bana yardım etti. Bir fırıncı.
... в красивых туфлях, под ручку со своими женихами.
Kış günü bu fırıncı benim için bir rahatlama ifade ederdi.
Иногда мне немного помогал один пекарь.
Fırıncı da bunun farkındaydı.
Но, наверно, отец был прав.
- Adım Enzo, fırıncı.
- Я Энцо... пекарь.
Sen de fırıncı!
Молочник, заходи!
Ekmek istiyorsan, fırıncıyı düzeceksin.
Хoчешь хлеба, тpахай пекаpя.
Gelecek sefer fırıncının av köpeğini getireceğim.
В следующий раз возьму собаку у булочника.
Fırıncıların ruhu!
Дух пекарей!
Fırıncı kimin için çalıştığımı biliyor ve ne kadar müşterisi olursa olsun... ilk önce benimle ilgileniyordu.
Bладелец знал, с кем я, и неважно, сколько людей было в очереди обо мне он заботился в первую очередь.
İşte fırıncı orada, Tepsisi aynı şeylerle dolu Aynı ekmekleri ve börekleri satıyor.
Вот, как всегда, проходит пекарь со своими булочками.
Artık bir fırıncıyım.
Я теперь пекарь.
Kellogg'da düzgün bir fırıncı değilmiş. Adam inek ahırlarında çalışmış.
ћожет, их стоит подержать в печи, а не просто высушить в кормушках?
Acele etsene biraz, fırıncı tepsiyi bekliyor.
Быстрее Подносы нужны для выпечки
Fırıncı Bay Depnen için bir vazo yapıyordu.
Она делала вазу для м-ра Дапнина, пекаря.
Bunu fırıncılar, dükkancılar dahil kimse yapmak istemezse...
Такую ведь уже никто не берет, ни булочник, ни бакалейщик.
Kasap mı, fırıncı mı, mumcu mu?
Так кто же он, милочка? Не отпирайтесь, все равно узнаю.
Evet, ama sen fırıncının karısı değilsin!
Работают, работают, но ты же не пекарь! Ты не хлеб продаешь.
- "Ben fırıncı değilim." - "Kasap olmama sebep olma."
Я не пекарь... "... но не заставляйте меня становиться мясником. "
"Madende ki Fırıncı" yı oynamak ister misin?
Хочешь поиграть в пекаря Mineshaft? ( Mineshaft - название ресторана. )
Ama bu sefer ben fırıncı olacağım.
Но я не готова быть пекарем в это время.
Her gece bir kamyon yakınımdaki fırıncıya çekiyor ve yer altı tanklarına bir ton un pompalıyor.
Каждый вечер к нашей бакалее подъезжает грузовик и высыпает тонну муки в подвальные ёмкости.
Sonunda çaresizlikten fırıncı ile evlendim.
Пришлось самой идти за круассанами.
Elaine, bir kaç dakika önce tek ve en eski şeyi aldığımı sandığıma ve bunun fırıncıların dolandırıcılığı olduğa ikna oldum.
Элейн, еще мгновение назад я был убежден, что пал жертвой изощреннейшего....... кулинарного мошенничества в истории.
" Kuveykırlar, Fırıncılar, Mum Yapıcılar.
"Квакеры, шмакеры, парикмахеры."
Fırıncı, kendi gözleriyle görmüş.
Кочегар видел это собственными глазами.
Ben fırıncıyım sanıyordum.
- Мне. Я думал, что я пекарь.
Fırıncı beni yere düşürdü.
До дороги меня подвез булочник...
Kasapmış, fırıncıymış! Seni kafasız ihtiyar!
Не смей говорить со мной о таких мелочах!
Fırıncı...
булочник,..
Kabin basıncı sıfır.
Давление в кабине : нуль.
... bir sayısını takip eden üç sıfır... veya bir milyonun onun altıncı kuvveti olarak yazılır yani bir sayısı ve takibinde altı tane sıfır.
Или миллион как 10 в шестой степени, то есть единица, за которой следует шесть нулей.
Nabzınız yok. Kan basıncı da sıfıra sıfır.
У вас нет пульса, нет кровяного давления.
Kırk fakiri, aşçıları ve fırıncıları ile Bülbül gibi şakıyan kuşları, Yol verin
И поющими птицами. Дайте дорогу принцу Али!
Basınç sıfır
Давление ноль.
Yani şimdi sen 13-F'teki adamın, uçuşun ortasında kabinde hiçbir basınç değişikliği yaratmadan, uçağa hiçbir yan etki bırakmadan kaçırıldığını mı söylüyorsun?
Вы хотите сказать, что человек, сидевший на месте 13-Ф, был похищен прямо во время полёта, при этом не было ни разгерметизации кабины,... ни каких-либо других последствий для самолёта?
Siz de fırıncının dikkatini çekeceksiniz.
Bы пpивлeчeтe внимaниe пeкapя.