English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ G ] / Getiriyorum

Getiriyorum Çeviri Rusça

1,015 parallel translation
Tamam hemen getiriyorum efendim.
Да синьор!
Biraz verebilir misiniz? - Bekleyin getiriyorum.
Спасибо, вы очень добры.
Depoya gidip Lizzie'yi buraya getiriyorum.
Я иду в сарай и приведу ее сюда.
- Adamı da getiriyorum!
- И его я тоже собираюсь привести!
Getiriyorum.
- Ладно, несу.
Sana aynı benim gibi gözü pek müşteriler getiriyorum.
Я привожу тебе клиентов вроде меня - таких же храбрых.
- Hemen getiriyorum.
- Сейчас.
Biraz portakal getiriyorum.
Я принесу немного апельсинов.
Tarzan izin verirse, ben getiriyorum.
Я принесу чай, если мне это дадут сделать.
- Onları kaldır Bert, çayı getiriyorum.
- Убирай карты, Берт, чай готов.
Sana havlu getiriyorum.
Подождите, я возьму полотенце.
ben yeni bir güneşin vicdanını getiriyorum, şimdiye kadar gelecekte kayboldu, ve bugün yenildi, beklemediğin sevgisinin eski umudu.
И я несу с собой мораль нового солнца, пока затерянного в будущем и завоеванного в настоящем, старая надежда
Suyunuzu getiriyorum, General.
У меня есть вода для вас, Генерал.
- Hemen getiriyorum.
- Я как раз собиралась накрыть.
- "Hemen getiriyorum," ne?
- "Я как раз собиралась накрыть", а дальше?
- Hemen getiriyorum, Rose-Ann.
- Я как раз собиралась накрыть, Розанна.
Hemen getiriyorum.
Я сейчас принесу его, мадам.
- Bir içki. - Viskiyi getiriyorum.
- Одну рюмочку.
Ben fonksiyonumu yerine getiriyorum.
Я выполняю свою функцию.
Bir tane daha getiriyorum.
Ешьте, если хотите.
Size Apella için zafer getiriyorum.
Я принесла победу Апелле!
Gemiye bir ziyaretçi getiriyorum.
Я беру гостя на борт.
- Sana çorba getiriyorum.
- А я что делаю?
Elbette, hemen getiriyorum.
Хорошо.
Yemeği hemen getiriyorum.
Сейчас принесу.
Getiriyorum. Endişelenme.
Не волнуйся ты так.
Hepinize ölüm getiriyorum.
Привел... Я привел смерть для вас.
Şimdi öfkemi tekrar getiriyorum.
а сегодня я испытываю только злость.
Gereğini yerine getiriyorum.
Видишь? Я необходим.
- Elbette, Bay Creed. Getiriyorum.
- Да, мистер Крид, сейчас принесу.
Yarı yoldan kaçışını gözüme getiriyorum da...
Так и вижу ее сейчас, бегущую от алтаря...
Hemen bir tane daha getiriyorum.
- Разумеется, сейчас я принесу вам еще один.
Tanrının mesajını getiriyorum...
Сжальтесь. Слушайте слово Божье.
Buraya benim gibi umutsuz ve ıstıraplı insanları getiriyorum.
Я ведь привожу сюда таких же, как я, несчастных, замученных.
Getiriyorum ; uzun sürmez
Сейчас принесу, я не долго
Evet efendim, getiriyorum.
Сию секунду, господин министр.
Diplomamın ne faydası var? Ay sonunu zor getiriyorum.
Зачем мне диплом, если я с трудом свожу концы с концами.
- Evet her şey yolunda. - Onu eve getiriyorum.
Я собираюсь привезти его к нам.
Yok etmiyorum. Öğütüp hamur haline getiriyorum.
Я не уничтожаю, а перемеливаю.
Hemen getiriyorum.
Сейчас же принесу.
Getiriyorum.
Одну секунду.
Ben editörünüm. Malzemeni haber haline getiriyorum.
То, что я твой редактор и я придаю твоим материалам форму и вид.
Bütün üçüncü sınıf alçak yardımcıları kaybettik... ama harika örnekler getiriyorum, yaklaşık yirmi dakika sonra evde olacağım.
Я потерял всех этих вонючих третьесортных рабочих... но зато добыл несколько великолепных образцов... Я буду дома примерно через двадцать минут.
- Hemen getiriyorum, Bay Cho. Hayır, dur bakalım.
Сию минуту, синьор Джо.
- Hemen getiriyorum.
Сию минуту.
Gazeteyi hemen getiriyorum.
Газету я вам сейчас верну. Не торопитесь, я ее уже прочитала.
Peki, bunun ardından iki güzel tavşan yahnisi... Getiriyorum.
- О, нет.
Onu mağaraya götürün. Ben Tyree'yi getiriyorum.
Несите его в пещеру.
- Erken gelmişsin. - Hemen içkileri getiriyorum.
Ты раньше, чем я думала.
- Şans getiriyorum. Şans...
Везучая...
Ben eşyalarımı getiriyorum.
Я собираюсь принести свои вещи.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]