Gorüyorum Çeviri Rusça
11,197 parallel translation
Kara görüyorum!
Вижу землю!
Tamam, Duncan'ı görüyorum.
Хорошо, вижу Дункана.
Turner'ı görüyorum Finch.
Вижу Тёрнера, Финч.
Tam bir kabus görüyorum.
Тут настоящий кошмар.
Bana her şeyi, herkesi görmeyi öğrettin. Ben de görüyorum.
Ты научил меня видеть всё, видеть всех, и я вижу.
Ama onların binlerce farklı versiyonunu görüyorum.
Но я вижу тысячи их версий :
Drone'u görüyorum.
Вижу беспилотник.
Ve bu sebeple, hatalı tutukluluğunuzun telafi edilebilmesi için size hibe verilmesini uygun görüyorum.
Поэтому я хочу предоставить вам максимальную компенсацию за неправомерное лишение свободы.
Görüyorum ki acıkmışsın.
Я вижу, ты голодна.
Hep bir rüya görüyorum Leon.
Мне все снится этот сон, Леон.
Sizleri, hepinizi, hep iş ortağım saydım ama en çok da seni ortağım gibi görüyorum.
Надеюсь, ты знаешь, что я всегда думал о тебе, ну, обо всех вас, как о сотрудниках, но... о тебе, больше, чем о других, мне нравится думать, как о партнёре.
Çocukluğumdan beri görüyorum.
Они были у меня с детства.
Şimdi de yeni bir rüya görüyorum.
А теперь у меня новый сон.
Zorlukla görüyorum.
Моей ноге хана. Я с трудом могу видеть.
Ben iki kişi görüyorum.
— Тремя детьми. Я вижу только двух.
Görüyorum ki bu gece Vali Threadwell de konuğunuz.
Я вижу, у вас сегодня в гостях губернатор Тредвелл.
İşimi yapmaktan feci zevk alıyorum çünkü ben de değişimi hemen görüyorum.
Я, блин, от этого возбуждаюсь, потому что тоже вижу моментальный эффект.
Görüyorum.
Я знаю.
Tuhaf, Daniel Sousa'yı görüyorum ama Jack Thompson'ı duyuyorum.
Смешно... Я вижу Дэниела Сузу, но слышу Джека Томпсона.
Bense armağan olarak görüyorum.
Я считаю это даром.
- Hayır ama Whitney Frost'u görüyorum, yarığa gidiyor.
Нет, но вижу Уитни Фрост, направляющуюся к разлому.
Ben bunu insanlığa yardım etme yolu olarak görüyorum. İnsanlık mı?
Послушайте, я думал только о том, как помочь человечеству.
Görüyorum ki büro tarafından şifresiz olarak 911 çağrısının versiyonu bir araya getirilmiş
Как я понимаю, ФБР синтезировали версию звонка в 911 без изменения голоса.
Pek çok hastamda gördüğüm bulguları sizde de görüyorum. Ama itiraf etmeliyim ki... bu yaşta hastaIığı bu kadar ilerlemiş birini... ilk defa görüyorum.
Mнoгиe пpизнaки poднят вac c бoльшинcтвoм мoиx пaциeнтoв, нo, пpизнaтьcя, я никoгдa нe cтaлкивaлcя c тaким зaпyщeнным opгaнизмoм y cтoль юнoгo чeлoвeкa.
Orada görüyorum bak. Pişmiş balık.
Я там видел : жареная рыба.
- Bu hareketlerini görüyorum dostum.
- Какие движения, мужик.
- Görüyorum, canlarına okuyorsun!
- Я вижу, потрясно!
Seni arkadaşım olarak görüyorum.
Я думаю, мы друзья.
Pekala, ben de seni arkadaşım olarak görüyorum.
О, ну, я тоже так думаю.
Bu kadar az bir yakınlaşmayla ilk defa böyle bir evlilik görüyorum. Az kalınmış bir yaşam.
Давненько я не видел брака, где так мало близости, так мало жизни.
Artık fark edemiyorsan söyleyeyim o coşkuyu hala görüyorum.
И раз тебе больше нечего сказать, ты все ещё светишься.
Görüyorum seni.
Я тебя вижу.
Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? - Çünkü onu ilk kez böyle görüyorum.
Потому что... я никогда его таким не видела.
Rüyamda insanları öldürdüğümü görüyorum masum insanları.
Мне продолжают сниться сны, где я убиваю людей. Невинных людей.
Evet, kesinlikle öyle görüyorum.
Да, именно так. Я считаю.
Ne görüyorum öyle?
И что я вижу?
Ben sadece sevdiğim kocamı görüyorum.
Я вижу мужа, которого я люблю, и никого другого.
Ethan Tanrımızı görüyorum.
Итан.. Я вижу.. нашего Господа.
- Görüyorum.
Следим.
Patrick'i görüyorum kuzey çıkışında.
Вижу Патрика... северный выход.
Onları görüyorum!
Я вижу их!
Niye hep ben zarar görüyorum?
Вяжите её! Почему мне всегда достаётся? !
Yüzüne bakamıyorum bile çünkü her baktığımda Pike'ın Lincoln'ün kafasına silah dayayışını görüyorum.
Я смотреть на тебя не могу. Потому что всякий раз вижу, как Пайк приставляет пистолет к голове Линкольна.
Düşüşünü görüyorum.
Вижу, как он падает.
Bu sebeple bunu imparatorlukla alakalı bir mesele olarak görüyorum. Bu da senin bölgesel yargı yetkine bir hâyli baskın çıkıyor.
Поэтому, я рассматриваю это дело на уровне Империи, что превосходит вашу территориальную юрисдикцию.
Bir dostun başına gelebilecek en kötü şey bu olur diye düşünmüştüm. Ama şimdi görüyorum ki neredeyse en iyi şeymiş.
Я думал, что это худшее, что может случиться с парнем, но теперь, теперь это чуть ли не самое лучшее.
Bu, sanki dudaklarının oynadığını görüyorum ama konuştuklarını anlamıyorum gibi.
Я словно вижу, как шевелятся их губы, но не понимаю их язык.
Bir harita görüyorum.
Я вижу... карту.
- Generali görüyorum.
Вижу генерала.
- Ward'u görüyorum.
- Я вижу Уорда.
Ve seni görüyorum Nayan, orada durup, iki dünya arasında sallanıp sonsuz kurtuluşun için bahse giriyorsun.
И я вижу, Наян, как ты стоишь здесь, колеблешься меж двух миров, рискуя бессмертием своей души.
görüyorum 679
görüyorum ki 81
görüyorsun 561
görüyor musun 747
görüyorsunuz 374
görüyor musunuz 176
görüyorsun ya 140
görüyorsunuz ya 100
görüyormusun 34
görüyoruz 16
görüyorum ki 81
görüyorsun 561
görüyor musun 747
görüyorsunuz 374
görüyor musunuz 176
görüyorsun ya 140
görüyorsunuz ya 100
görüyormusun 34
görüyoruz 16