Kalktım Çeviri Rusça
1,001 parallel translation
Kalktım!
- Я встаю, я встаю.
Kalktım!
Я встаю, я встаю.
Balıkları Sen'den tutmak için 5'te kalktım.
Лично в пять утра рыбачил на Сене.
Rüyamda kalktım ve pencereye gittim.
Мне приснилось, что я встала и подошла к окну.
Kalktım ve içeri geldim.
Я вышла сюда.
Bu sabah yataktan kötü kalktım ve acısını ondan çıkarttım.
Я чувствовал себя паршиво, и нагрубил ей.
Birine " Goriot Baba'yı vermeye kalktım.
Одному я попытался предложить "Отца Горио".
Dün gece bir partiye gittim ve seni karşılayabilmek için sabah 8'de kalktım.
Я вчера была на вечеринке, а сегодня встала в 8 утра, чтобы вас встретить.
- Sen varsın diye erken kalktım.
- Мне на пользу твое присутствие.
- Sabah 4 : 00'te kalktım.
О, я встал в 4 : 00. - 4 : 00?
Bu sabah kalktım ve evi hallettim.
Поэтому с самого утра убрала весь дом.
- Hasta yatağımdan kalktım. - O halde oraya geri dön.
Я встал со смертного одра.
Şu an uyuyor da olabilirdim, ama sırf size bir şeyler öğretmek için kalktım geldim!
- Я заметил! Я все еще мог быть в постели.. .. но я здесь, чтоб помочь тебе!
Bir keresinde onu görmek için çok erken kalktım.
Один раз я поднялся в такую рань, чтобы на нее посмотреть. Писаная красавица!
4'de kalktım ve şimdiden ormanda 6 mil yürüdüm.
Встал в 4утра, пришлось километров 10 накрутить по лесу.
Ve ayağa kalktım. Kalktım.
И я сбежал, вот так.
Sabah kalktım.
- Я встала. - Так.
Evet, ters tarafımdan kalktım.
Не требуй отжизни слишком многого.
Bir kaç sene sonra, Londra'da gerçekten intihar etmeye kalktım.
Много лет спустя в Лондоне я действительно оказался на самом пороге смерти.
Bu gösteri, haklarındaki şüphelerin kalktığı üç arkadaşımız içindir.
Все это для наших 3 друзей, недавно отчищенных от подозрений.
Paul'un başı belada diye beni atlatmaya mı kalktın?
Ты пытаешся увильнуть от меня теперь, когда у Пола неприятности?
Amerikalıların uzun uzun kahvaltı etmek için erkenden kalktıklarını sanırdım.
Я думала, что американцы встают к завтраку.
Herkes kalktı mı masadan?
все уже поели?
Efendin kalktı mı?
Встал твой господин?
Kral kalktı mı soylu beyim?
Король уж встал с постели?
Sizi soymaya mı kalktılar?
Вас пытались ограбить?
Evli olduğunu keşfedince..... durumu Mösyö Grandfort'a açıklamaya kalktınız mı?
А когда вы об этом узнали, вы предпринимали попытки объясниться с мсье Грандфором?
Kalktın mı?
Ты не спишь...
Southampton treni kalktı mı?
Поезд на Саутхэмптон уже проехал?
Sizi yerde yatırmaya falan mı kalktı yoksa?
Он вас на полу положил, или что?
Ama şu anki hayatım, içki içip, herkesle düşüp kalktığım zamankinden çok daha yoğun.
Но сейчас моя жизнь куда богаче, чем когда мы пили и спали со всеми подряд.
Bir keresinde onu görmek için çok erken kalktım.
Писаная красавица!
Araştırmalarım neticesinde şaşırtıcı bir sonuca vardım ve Fantmas'n gizemi kalktı.
В ходе расследования мы пришли к поразительному выводу : ... Фантомаса больше нет.
Bir kitap yayımlamaya kalktığını ve babamın izin vermediğini anlatmadı mı?
Он не рассказывал, как пытался опубликовать книгу, а папа ему не позволил?
- Yani vurmaya mı kalktı.
Имеете в виду, выстрелил в него.
Bir saat sonra kalktığımız yere tekrar geri dönmüş olabiliriz.
Через час мы можем снова оказаться здесь.
- Üretimden kalktı. Depoya bir bakayım.
Их больше не выпускают.
- Roma uçağı kalktı mı?
Самолет на Рим вылетел?
Kalktın mı?
Уже проснулась?
- Efendin kalktı mı?
- Хозяин твой проснулся?
- Kral kalktı mı değerli beyim?
- С добрым утром.
Kalktığı anda kimsenin ona inanmayacağından korktuğunu anladım.
Он боялся, что ему не поверят. Мне это сразу было видно, как только он встал.
Cenazesi kalktı mı?
Уже похоронили?
Kalktım ve duvarın arkasına bir baktım ki...
Пошёл в сортир, где я их спрятал, и...
Senin için yataktan mı kalktı annen?
Это не для того, чтобы есть. Тебе надо было это похоронить. Это домашний ланч.
Son iki yüzyılda, kölelik illeti ki binlerce yıldır geçerliydi dünya çapında kımıldanan bir devrimle neredeyse tamamen ortadan kalktı.
За последние два столетия унизительное рабство, сопровождавшее нас тысячи лет, полностью уничтожено всколыхнувшей всю планету революцией.
Sonra onun cinliği tuttu ve, süslü bayanlarla düşüp kalktığımı öğrendi.
И, будучи гениальным ученым,.. она догадалась, про мои интрижки на стороне.
- Elbette yapmayacağım. Kötü bir şey yapmaya kalktıkları an kafalarına vurup tıpkı bu herife yaptığımız gibi ondan kurtulacaksın.
Как только они захотят сделать что-то грязное ты треснешь их по голове и избавишься так же, как от того.
Bu sabah saat kaçta kalktığımı biliyor musun?
Ты знаешь, когда я проснулся сегодня?
Karım çığlık attı ve doğum masasında ayağa kalktı.
Жена моя :
Karımın suratı değişti. Ağzının kenarları sarktı ve kaşları kalktı. Sağ eli deformasyona uğradı.
Лицо моей жены стало меняться. а правая рука будто деформировалась.