Matter Çeviri Rusça
119 parallel translation
# Her ne söylersen söyle #
# No matter what you say
# It don't matter What I want to do #
* * It don't matter What I want to do * * * И не важно, Что я хочу делать *
What's the matter?
Что случилось?
- It is of no matter.
Это не имеет значения.
Mesela, "Wakarima-suko" demek, "Makarnaya su koy" demek!
Вотаноумэтэ. ( Water No matter )
Dünya Savaşı'nda emrinde hizmet ettiğim General Curtis LeMay ise diyordu ki :
А Генерал Кёртис Лемей, у которого я служил... And General Curtis LeMay, whom I served under под непосредственным руководством, во время Второй Мировой Войны, сказал : ... as a matter of fact, in World War II, was saying :
Anlatmazsanız her halükarda...
... and if you don't, no matter what...?
Sorun ne?
What's the matter?
- Chloe, sorun ne?
- Chloe, what's the matter?
"Fecal Matter" a tatil yaptırdığım güne kadar hep Krist'e müziğimi dinletmeye çalıştım ama o, hiç dinleme zahmetine girmedi sonra, bir gün bana geldi ve dedi ki "Sonunda yaptığın kaseti dinledim."
Мы с Дейлом записали для него демо-кассету "Фейсал Матер" Я всучил её Кристу но он и не думал её слушать а потом вдруг сам подошел и говорит : "Я послушал запись..." 350 00 : 29 : 45,344 - - 00 : 29 : 47,877 "... знаешь очень не дурно...
Kardeşlerinin ne istediği, ya da benim ne düşündüğüm önemli değil.
It doesn't matter what your sisters want or what I think.
An meselesi.
Matter of time.
Ve Jean Michel de.
And so does jean michel, for that matter.
Ne kadar yıkamaya çalışsan da orada kalır.
But it doesn't matter how much you try to wash it, It's still there.
Önemi yok.
It doesn't matter.
Driscoll, biyolojik bağlarının önemli olmadığı konusunda haklı olabilir.
And Driscoll might have been right that their biological relationship doesn't matter.
Sorun nedir, Komiser?
What's the matter, Chief?
Hayır, kaç kez yıkarsan yıka böyle lekeleri çıkaramazsın.
No, you can't get these stains out, no matter how many times you wash'em.
Someone once told me, no matter what... Bir keresinde biri bana ne olursa olsun arkanda bir arkadaşını bırakmazsın demişti.
Однажды кто-то сказал, что ни за что нельзя бросать друзей в беде.
Jesse, "Gray Matter" adında bir şirket duydun mu hiç?
Джесси, ты слышал о компании "Грей Мэттер"?
â ™ ª doesn't matter about the mess â ™ ª â ™ ª you're goin'through â ™ ª no one's ever gonna love you â ™ ª
* * *
Esasında bugün yaşlı bir çiftin Noel'ini kurtardım.
As a matter of fact, I saved an old couple's Christmas today.
Sorunun ne senin?
What is the matter with you?
- Sorunun ne senin?
What's the matter with you?
O Washington zaten, fark etmiyor.
It's Washington. It doesn't matter.
Aslına bakarsan, inanıyorum.
As a matter of fact, I can.
New York Times'tan Andrew Ross Sorkin köşe yazısında Walter White'la olan ilişkinizden ötürü bu merkezlere yapılan bağışın, Gray Matter Teknolojileri'nin hisse bedelini sağlama almak için yapılan bir çeşit reklam manevrası olduğunu yazmış.
... чтобы удержать рыночную стоимость акций Gray Matter Technologies поскольку вы были связаны с Уолтером Уайтом.
- Gray Matter Teknolojileri.
Это Gray Matter Technologies.
Julian denetimli serbestlikle dışarıdayken, yeniden çuvallaması an meselesi.
С Джулианом на испытательный срок, it's only a matter of time until he messes up again.
Ne fark eder?
What does that matter?
Geceyi nasıl bitireceğini bilen bir kadından hoşlanıyorum. # JESSE DEE - NO MATTER WHERE I AM #
Мне нравятся женщины, которые знают, чем кончится их вечер.
Fark eder mi?
Would it matter?
Bu biraz daha küçük bir mesele.
William : It's about, uh, a smaller matter.
Onu uluslararası olarak takip ettiğiniz haberinin yayılması an meselesi tabi eğer daha yayılmadıysa.
It's only a matter of time before word gets out that you're tracking him internationally, if it isn't out already.
- Anna'ya bakmıştım ama mühim değil.
I was just looking for Anna but it doesn't matter.
- Bana sorarsanız harikaydı. - Aslında ben daha çok Newport'tayım zaten.
I thought it was wonderful.As a matter of fact, I'm in Newport quite a lot.
Bir şey mi oldu?
Is something the matter?
- Her kim olursa olsun, sizinle evlenecek kadının çok şanslı olduğunu biliyorum.
I know that any woman, no matter who she was, would be lucky to claim youas her husband.
Bu konuda daha yanlış düşünemezdin.
Your thinking could not be more wrong in this matter.
Bir önemi yok artık. 8 adamın cesedini onun dolabında bulsam bile hiçbir şey diğer kaptanları, hazırlandıkları yoldan alıkoymaz.
It doesn't matter either way. Short of my retrieving eight corpses from her armoire, nothing would dissuade the other captains from the course that she's set now.
Artık ne önemi var?
What does it matter now?
Ne önemi mi var?
What does it matter?
Olanlardan sonra burada bir hayatımız olmayacaksa, artık ne önemi var?
What does it matter what happened then if we have no life now?
Jimmy Olsen Matter Eater Lad'e karşı Hm.
"Джимми Олсен против Пожирателя материи".
♪ Cap Anson'a sahipsen n'olmuş? ♪ Geceleri tek başına ♪ geçirdikten sonra
d It really don't matter if you've got a Cap Anson d d If you spend your nights in your underwear prancin'd d With your cardboard stand d Of Scarlett Johansson!
Once Upon a Time in Wonderland 1x11 - Heart of the Matter -
Однажды в Стране Чудес "Суть вопроса" 11 эпизод 1 сезона
Büyük Increase Matter.
Сильное преувеличение Мэтр
Benim de küçük bir kot çanta almama az kaldı.
It's only a matter of time before I have a tiny denim backpack, too.
Önemli değil kim olduğun
чтоб наказали их! No matter who you are
Önemli değil kim oldukları
чтоб наказали их! No matter who they are
Nereden geldiğinin ne önemi var?
What's it matter where they came from?