English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ O ] / Oculus

Oculus Çeviri Rusça

53 parallel translation
Oculus Reparo.
Oculus Reparo.
Oculus Reparo.
Oкулac Peпэро.
Zimmer'ın şirketi son günlerde denenen gizli bir cihaz geliştiriyor. Kod adı "oculus".
Компания Циммера тайно разработала и сейчас испытывает прибор под кодовым названием "Окулус".
İkimiz de onu Oculus'u çalmak için gönderdiğini biliyoruz.
Мы оба знаем, что ты послал ее выкрасть "Окулус".
Oculus ne?
Что за "Окулус"?
Oculus'u istiyorum.
Мне нужен "Окулус".
Pa kenbe ex oculus.
Pa kenbe ex oculus
Oculus öğretisi yeniden düzenlendi.
Дефект Окулуса модернизировали.
Hiç kimseye Oculus çatlağı hakkında hiçbir şey söyleme.
Ничего и никому не говори об Окулус Рифте.
Benim adım Steve, Oculus müşteri hizmetlerinden arıyorum.
[Индийский акцент] Здравствуй, Эрик, меня зовут Стив я из службы поддержки Окулуса.
Butters, Oculus müşteri hizmetleriyle konuştum, dediler ki sanal gerçeklik cihazını takıp bu dünyada mahsur kalan benmişim.
Баттерс, я говорил с поддержкой Окулуса, мне сказали, что это я ношу гарнитуру и застрял в виртуальной реальности. Серьёзно?
Oculus müşteri hizmetlerine ulaşmaya çalışıyoruz.
- Мы пытались дозвониться в СП Окулуса.
Oculus müşteri hizmetleri, ben Steve.
Служба поддержки Окулуса. На линии Стив.
- Oculus cihazını sen satın aldın, Kyle.
Ты купил гарнитуру Окулус Рифт, Кайл. - Не.
Sizden Oculus sanal gerçeklik cihazı alıp almadığımı söyleyebilir misiniz? - Ya da ben.
Скажите, я покупал у вас Окулус Рифт?
Başından beri burada, sırayla Oculus sanal gerçeklik cihazını deniyorduk.
Мы все были здесь с самого начала, пуская OR по кругу. - Не, чуваки, это виртуалка.
Butter, Oculus sanal gerçeklik cihazı müşteri hizmetlerini ne zaman aradın?
Баттерс, когда ты звонил в поддержку Окулус Рифта?
Birlikte, Oculus cihazıyla oynarken.
Когда мы с ним игрались!
Bu Oculus CTO'nun adresine gelmiş.
Этот Oculus Rift прислали техдиректору.
Senin üstün olarak o Oculus'u bana vermeni emrediyorum.
Как твой начальник, я приказываю тебе отдать мне этот шлем.
Oculus ya da iWhack gibi yeni aygıt platformlarında öncü arayüzlerde çığır açmak endüstri olark hayatta kalmamızı sağlayacak.
НА ТАБЛИЧКАХ : "Золтбейс". "Моя грязная вагина". Внедрение новейших интерфейсов на передовые платформы, вроде "Окулуса" и "Ай-Вэк"
- En kutsal yerimiz. Oculus Keşif odamız. Geçmişe, şimdiki zamana ve geleceğe en büyük penceremiz.
- Наша святая святых, комната с Оком, нашим самым мощным окном в прошлое, настоящее и будущее.
Oculus sadece Yüksek Konseyin emrine amade en büyük sırrıyla birlikte.
О существовании Ока известно лишь Высшему совету, а так его величайший секрет -
Oculus sadece zamanı görmemizi sağlamıyor istediğimiz gibi şekillendirmemize de yarıyor.
Око позволяет не только просматривать время, но и возможность менять его по нашему усмотрению.
Dünyayı kurtarabilecek tek kişinin Savage olduğunu öğrendiğimiz andan beri Oculus'u seni manipüle etmek için kullanıyorduk.
С того момента, как мы поняли, что Сэвидж единственный, кто может спасти мир мы использовали Око для манипуляции тобой.
Druce bana Oculus denen bir şey gösterdi.
Брюс показал мне нечто, называемое Оком.
- Zaman Efendilerinde Oculus adlı bir şey var, onunla hem geleceğe bakabiliyorlar hem de geleceği şekillendirebiliyorlar.
- У Повелителей Времени есть штука под название Око, которая позволяет им не только видеть будущее, но и менять его.
Eğer bizi kontrol etmek için şu Oculus denen şeyi kullanıyorlarsa o zaman onu yok etmeliyiz.
Если они используют Око, чтобы контролировать нас, то нам нужно его уничтожить.
Druce bana Oculus'un bizi Başlangıç Noktasında kontrol edemediğini söylemişti. Muhtemelen Başlangıç Noktasının zamanın dışında var olduğundandır.
Ну, Дрюс сказал мне, что способность Ока контролировать действия не работает в Точке Исчезновения, вероятнее всего, потому что сама Точка Исчезновения существует вне времени.
Gideon, rotamızı Oculus Kaynağı'na çevir.
Гидеон, проложи курс на Источник Ока.
Oculus hakkında bildiğimiz her şeyin üzerinden geçtim ve birkaç yuvarlak fizik hesaplamalarının da yardımıyla şansımız olduğuna karar verdim.
Я.... я уже проверил всё, что мы знаем об Оке с помощью "предварительных" физических расчётов, я определил, что у нас есть шанс.
Captain, Başlangıç Noktasının yanındaki Oculus Kaynağı'na ulaştık.
Капитан, мы прибыли к Источнику Ока на дальней стороне Точке Исчезновения.
İyi iş çıkardın. Destek ekipleri gelmeden Oculus'a gidelim.
Нам нужно добраться до Ока, пока не подоспело подкрепление.
Oculus'u yok edebilmek için güvenlik sisteminin devam etmesini sağlamam gerek.
Я должен поддерживать контакт с системой, чтобы разрушить Око.
- Oculus'u yok edebilmemiz için birinin orada kalması gerekiyordu.
- Кто-то должен был остаться, чтобы уничтожить Око.
Oculus yok olduğu için gösterebileceğim bir şey yok.
Из-за разрушения Ока данных о времени не остаось.
Gideon, Oculus'ın yok olduğunu doğruladı.
Гидеон подтвердила, что Око уничтожено.
Oculus yokken zaman kontrolümüz altında değil.
Без Ока время само по себе.
Oculus sadece zamanı görmemizi sağlamıyor... -... aynı zamanda değiştirmemize de olanak sağlıyor.
Око не только открывает нам окно во времени, но также и способность его формировать.
- Bizi kontrol etmek için Oculus'u kullanıyorlarsa o halde onu yok etmemiz gerek.
– Если они использовали Око, чтобы нас контролировать, тогда нужно его уничтожить.
Oculus'u yok ettiğimiz için zaman çizgisi belli değil.
Временная линия не чёткая из-за разрушения
Oculus'u yok ettiğimiz için Zaman Efendileri artık bir tehlike oluşturmuyor.
Повелители Времени уже не угроза, так как Око разрушено.
Oculus'un mu var?
Даже "Окулус"?
Oculus Frink... ya da Froculus sizlere tamamlanmış bir sana gerçeklik deneyimi sunar.
Окулюс Фринк, или Фрокулюс позволяет полностью погрузиться в виртуальную реальность.
Oculus'u yok edebilmemiz için birinin orada bulunması gerekiyor.
Нужно, чтобы кто-то остался, чтобы уничтожить Окулус.
Eski ortağınız, oculus patladığında ortaya çıkan zaman enerjisiyle ölmüştü.
Ваш бывший коллега был убит во время взрыва Окулуса волной временной энергии.
Evet, bu bir Oculus Rift değil sonuçta.
Да, это не кровавый Окулус Рифт.
Bir dakika, konuyla alakalı mı bilmiyorum ama, birkaç kere Oculus dediğini hatırlıyorum.
Погоди. Не знаю, важно это или нет, но он все время повторял слово "окулус".
- Bir dakika. Oculus mu?
- Стоп. "Окулус"?
Sen işte. Big Head öyle söyledi. Oyun Oculus'a çıkıyor değil mi?
- Голован сказал, что ты делаешь проект под "Окулус", так ведь?
Captain Hunter'ın tarifine göre Oculus devasa bir zaman bilgisayarı.
Основываясь на описании капитана Хантера,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]