Sanatçı Çeviri Rusça
3,189 parallel translation
Broadway'de çalışan bir sanatçı olarak sonunda burada içki içen senin şerefine.
За тебя, наконец-то выпивающую здесь в качестве работающей на Бродвее актрисы.
Ve neredeyse hepsini yanımdaki olağanüstü genç sanatçılara borçluyum. Hepsine ve sizlere teşekkür ederim.
И я практически полностью обязан ему этой экстраординарной команде молодых артистов, поэтому я благодарю их всех, а также вас.
Sanatçılar birbirine yardım etmekten utanmamalı.
Артисты не должны стесняться помогать друг другу.
Müzikal dalında en iyi yardımcı kadın sanatçı adayları...
И номинантами на премию за лучшую женскую роль второго плана в мюзикле становятся
Müzikal dalında en iyi kadın başrol sanatçısı adayları...
Сейчас, номинанты на лучшую главную женскую роль в мюзикле.
Bana karşı aday olduğun için, yardımcı sanatçı için sana oy vermeyecekler.
Со мной в составе, они не будут голосовать по каким-нибудь признакам.
Müzikal dalında en iyi kadın yardımcı sanatçı adayları...
Номинанты на лучшую женскую второплановую роль в мюзикле :
Sırada, müzikal dalında en iyi kadın sanatçı...
Далее, награды для лучшей актрисы в мюзикле... Уфф. - Замечательно.
En iyi müzikal, en iyi kadın sanatçı, en iyi parça.
Лучший мюзикл, лучшая актриса, лучшая музыка.
Gerçi her zamanki gibi mahkeme salonu sanatçısının çizimleri bana hiç benzememiş.
Даже не смотря на то, что я совсем не похож на рисунках судебного художника.
Evimizde dünyaca ünlü bir şarkıcı var,... Kral tarafından şereflendirilmiş muhteşem bir sanatçı,... ama onunla yemeğe oturmak senin saygınlığını mı zedeleyecek?
Всемирно известная певица сейчас в нашем доме, ее творчество одобрено королем, а ты отказываешься есть с ней за одним столом?
Dennis Feinstein bolluğun, repçilerin teknoloji dahilerinin, Olimpik Extreme sporcularının ve tabii ki koku sanatçılarının bulunduğu yeni jenerasyona ait.
Деннис Файнштейн принадлежит к новому поколению богачей - рэпперов, техногениев, медалистов экстремальных игр и, конечно, "художников ароматов".
Annemle babam tuvalette beni yaparken eczanenin radyosunda ismi Shania olan bir kadın sanatçı çalıyormuş.
В туалете аптеки, где родители зачали меня, по радио играла песня какой-то певички по имени Шенайя.
Usta, gerçek bir sanatçı. Tanrının cezası Mona Lisa, yarattığı şu banknotlara bak.
Мастер, настоящий художник, чёртова Мона Лиза, такие зеленые у него получаются.
Bu sanatçının yaratısına gölge düşürür dedim ama anlatamadım.
Я сказала ему, что это скомпрометирует намерения художника, но он был со мной не согласен.
Red Hook'ta yepyeni bir sanatçı var. Tüm para birimlerini kalıplaştırarak, ruhsuz bir plutokratın yoksulların üzerine dışkılamasının heykelini yapmış.
Художник из Ред Хук отобразил мировую валюту в скульптуре бездушного богача, который испражняется на бедняков.
Kavramsal bir sanatçı mı yani?
Это неординарный художник?
Bizler sanatçıyız.
Мы артисты.
Ve sanatçılar gördükleri dünyaya bir ayna tutmak zorundalar.
А артисты должны отражать тот мир, который видят.
Ben sanatçı anonim kalır bakın.
Вижу, наш художник остается анонимным.
Biliyorsun kadın sanatçılar çok marjinal oluyorlar.
Знаешь, роль женщин-художниц так принижают.
Kadın sanatçılar hakkında çok şey bilmen inanılmaz.
Это настолько невероятно, что ты так много знаешь о женщинах в искусстве.
Beni muhtemelen Fare Sıçan'ın eski solisti olan sanatçı olarak tanıyorsunuz.
Вам, наверное, я знаком, как артист, ранее известный как главный вокалист "Мышекрыса".
Bu geceden sonra, beni sadece Fare Sıçan'ın eski solisti olarak bilinen eski sanatçı olarak tanıyacaksınız.
Теперь вы будете знать меня только как бывшего артиста, ранее известного как главного вокалиста "Мышекрыса".
Belki eski Bayan Elliot, bizim sanatçıyla ilgili bazı anılarını paylaşmak ister.
Знаете, может, бывшая миссис Эллиот захочет поделиться некоторыми воспоминаниями о своей жизни с актером.
Kadehimi, Rayna'nın plak şirketine katılan ilk sanatçı Scarlett O'Connor için kaldırıyorum.
Я бы хотел поднять тост за Скарлетт О'Коннор, первого артиста, присоединившегося к лейблу Рэйны Джеймс.
Bir sanatçı olarak kim olduğunu çok iyi biliyorsun, müziğini de sen sahnedeyken her şey kendiliğinden oluyor.
Ты знаешь кто ты как артист, ты... твоя музыка, то, какая ты на сцене... ты просто знаешь.
Aday gösterilen tüm sanatçılarımızı desteklemeyi planlıyoruz.
Мы планируем поддержать всех наших номинированных артистов.
Herkese, Rayna'nın desteklediği ilk sanatçı olduğunu söyle.
Скажи людям, что ты первый опыт Рэйны, как продюссера.
Burası da Opry'de ilk kez sahne alan sanatçılar için ayrılmış özel soyunma odası.
Это так называемая "в нашем круге" гардеробная предназначена для артистов, у которых дебют в Опри.
Kendisi harika, heyecan verici yeni bir sanatçı. Ve adı, Scarlett O'Connor.
Она чудесная, захватывающая новая артистка, и ее зовут Скарлетт О'Коннор.
Sanatçı Juliette Barnes, karakoldan çıkarken yorum yapmadı ama uyuşturucu sebepli cinayet ve intihar olarak görünen olayına sinirli olduğu her halinden belli oluyordu.
Певица Джулиетт Барнс не оставила комментариев, покидая полицейский участок, но была явно шокирована тем, что называют наркотическое убийство-самоубийство.
Scarlett, sen bir sanatçısın.
Послушай, Скарлетт, ты артистка.
Eğer bir sanatçı olsaydım, insanlar o çizimler için milyonlar öderdi.
Если бы я был художником, люди бы заплатили миллионы за те рисунки.
Sen bir sanatçı değilsin.
- Ты не художник.
Yani sanatçılar ilgini çekiyor.
Так у тебя слабость к художникам?
Pek çok sanatçı genç yaşta yarı delirmiş hâlde can verdi.
Мм, и многие великие художники Умерли молодыми и жестокими, полусумасшедшими
- Ben sanatçı değilim.
Я не художник.
" Tanıdığım Gauguin isimli bir sanatçı beni çağırmıştı.
" Я был приглашен моим знакомым художником чьё имя было Гоген.
Evvelki gece, başka bir sanatçı arkadaşı bıçakla yanına yaklaşıp onunla konuşmuştu. Arkadaşının adı Van Gogh'tu.
" Накануне вечером он обратился из-за гильотины, нависшей над его другом по имени Ван Гог.
Ben bir şairim... Sanatçıyım.
Потому что я поэт, художник.
Yani o hem bir sanatçı hem de bir paralı asker. Hayır.
Так он и художник и наемник?
O standarta göre ailemizde bir siyah kuşaklı bir dâhi sanatçı ve bir baş balerin de var.
Да, и по твоим словам в нашей семье есть черный пояс, гений искусства и прима балерина, так что...
Daha çok sanatçılar gibi değil misiniz?
Не назвали бы вы себя скорее художниками?
Sanatçı arıyoruz, emekçi değil.
Мы ищем творцов, не просто работников. Хорошо.
Bu tutumunuzun diğer... sanatçıları etkilemesinden endişe ediyoruz.
Мы обеспокоены тем, что ваше настроение заразит наших остальных... творцов.
Ölçü sanatçısı.
Объемный дизайн.
Şu kadarını söyleyeyim. Dün gece 23 yaşında, dansçı ve pandomim sanatçısı biriyle çıktım.
Скажем так, прошлую ночь я провел с 23-летним мим-танцором.
Tuna, ben bir sanatçıyım ve sanatımı da icra edeceğim.
Тунец, я исполнитель, да и исполню я.
Frank Gleason büyük bir sanatçı ve harika bir dosttu.
Фрэнк Глисон был замечательным художником и замечательным другом.
Pek çok sanatçı genç yaşta yarı delirmiş hâlde can verdi.
Подумай о том что ты делаешь. Множество великих художников умирают молодыми и жестоко, полубезумный.