Ulkem Çeviri Rusça
87 parallel translation
Ülkem için kendimi parçalıyorum, benden ne oluyor?
Я день и ночь вкалываю ради своей страны, и что же в итоге?
Ülkem için büyük değer taşıyorsun müsaade et de ülkemin çıkarları için kendim karar vereyim.
Вы очень важны для моей страны. Позвольте мне защищать интересы моей страны, как я считаю нужным.
Ülkem, malım mülküm, inançlarım.
Моя страна, мои пожитки, мои убеждения. Но я продолжала жить.
Ülkem için elimden geleni yapmak için gitmeliyim.
Мне жаль, папа, но я уже принял решение.
Ben kendi ülkemin kralıyım. Ülkem çok büyük değil, ama çok yoksul.
Я господин в своих владениях, хотя они и невелики, и небогаты.
Ülkem mi?
Моя страна?
Kendim için sağlık ve aşk genel olaraktan Ülkem ve tüm dünya için daha az aşağılanmalarını ve daha az acı çekmelerini istiyorum.
Хорошего здоровья моим друзьям и тем, кого я люблю а в целом как можно меньше страданий и унижений людям в моей стране и во всём мире
Ülkem için, her türlü fedakarlığa katlanırım.
Я готова пожертвовать всем ради своей страны.
Ülkem için neler yaptığım hakkında hiçbir fikrin var mı?
Знаешь, что я делал во имя Бога и Отечества?
Ülkem demokratik çabalar içerisinde olmayan hükümetleri desteklememelidir.
Моя страна не должна поддерживать то Правительство, что не было избрано демократическим путем
Ülkem tarafından yapılan bu test ardında çok kötü lekeler bıraktı.
После испытаний осталась ужасная помойка.
Benim evim yok! Ülkem çok soğuktur. Hayır!
Квартиры нет, дом нет, мой страна очень холодный.
Ülkem
В своем теле.
= Ülkem, Özgürlüğün tatlı ülkesi
"Моя страна - она твоя, " Прекрасная свободная земля,
Bu benim de savaşım Çavuş. Ülkem, toprağım ve insanlarım için savaşıyorum.
Это Вторая Мировая, сержант, а я дерусь за свою страну, землю людей.
Ülkem için ölebildiğime memnunum.
Я умираю за свою страну.
- Ülkem savaşı kazanın diye yardım ediyorum.
Я делаю все, чтобы помочь стране выиграть войну.
Ülkem için neler yapmam ki.
Чего не сделаешь для родной страны.
Bekleyemem. Ülkem için savaşmalıyım.
Я не могу, я должен сражаться за мою Родину.
Ülkem için savaşıyorum.
Я сражаюсь за свою страну.
Ülkem savaşa girdiği zaman, ülkemin kazanmasını isterim.
Если моя страна участвует в войне, я хочу, чтобы она победила.
Ülkem için savaştım ben. Baba, takılmış CD gibisin!
Ты как заезженная пластинка.
- Ve iyileştirme. Ülkem için!
Полный успех!
Ülkem benden çalındı, efendim.
Мою страну украли у меня, сер.
O, "Ülkem için, toprağım için canımı ortaya koydum." diyebilecek tek politikacı. O bir devrimci. Dünya politikacıları seçimleri kazanmak için para döküyorlar.
это единственный человек в политике, который может сказать, что я рисковал своей жизнью ради своей страны, своей земли, потому что он революционер, политики в мире с помощью денег побеждают на выборах, а он победил всех с помощью винтовки.
Ülkem sen çok yaşa!
Да здравствует моя страна!
Ülkem için yaptıklarımı hatırla.
Не забывай, что я сделал для страны.
Ülkem yıllarca burayı dinleme yeri olarak kullandı.
Моя... страна использовала его много лет как пост перехвата.
Ülkem yok olmaktayken hiçbir şey yapmadan oturamam.
Я не могу равнодушно смотреть, как гибнет моя страна.
Ülkem için doğru olan şeyi yapmak istiyorum.
Я хочу поступить так как будет правильно для нашей страны.
Ülkem, vahşet ve utançla parçalara bölünüyor ve ben ölümlerin durması için her şeyi yaparım.
Моя страна раздираема на части насилием и позором и я сделаю все, чтобы остановить убийства.
Ülkem için neler yaptığımı bilmiyorsun.
Вы не представляете, что я сделал для своей страны.
San Francisco yetkilileri adınıza tutuklama emri çıkarttı. - Ülkem de sizi almalarına izin verdi.
Власти Сан-Франциско отдали приказ о вашем аресте, и наша страна согласилась выдать вас им.
Ülkem için, İmparatorluğum için gözyaşı döküyorum.
Я лью слёзы по моей стране, я лью слёзы по моей империи.
Ülkem senin gibi soylu yürekliler için var taşıdığı şey küçük, kendi büyük olanlar için.
Моя страна для таких чистых сердец, как ты. Сколь бы малы они ни были.
Ülkem uğruna ölmeye hazırım, peki ya sen?
Я хочу умереть за свою страну.
"Ülkem için savaşmak istiyorum," dedim.
Я сказал им. Сказал : "Я хочу сражаться за свою страну".
Ülkem ailenizin yaşadağı rahatsızlık için özürlerini iletiyor.
Моя страна приносит искренние извинения вашей семье, за причиненные неудобства.
Ülkem bana borçlu.
Моя страна должна мне.
Ülkem için kendimi riske atabileceğim için gururluyum.
Рискую своей жизнью ради страны.
Ülkem adına bu doğru olabilir.
Насчет страны ты, скорее всего, прав.
Ülkem için hizmet veriyorum burada!
А я, служу здесь стране!
Ülkem güzel ama her şeyin üzerine kan bulanmış gibi.
Моя страна очень красивая, но там есть невидимый налёт крови на всём.
Ülkem çok misafirperver olduğu için... söyleyeceklerime inanmakta zorluk çekebilirsin... ama meclisteki bazı mevkidaşlarım... sizin gibilerin Kosta Rika'yı yozlaştırdığını düşünüyor.
Может, тебе сложно в это поверить, потому что моя страна очень гостеприимна. Но, коллеги по законодательной ассамблее считают, что такие, как ты, разрушают Коста-Рику.
Eski birimim.. Ülkem.
И это моя бывшая... страна.
Ülkem, o silahı onlarca yıl önce görevlendirdi.
Моя страна использует это оружие десятилетиями.
Manası... Ülkem evimdir.
Что означает : моя страна - мой дом.
Evet, belki de Ülkem için, gerçekten önemli birşeyler yapmış gibi hissediyorum.
Возможно. Если я чувствую, что я что-то должен сделать... Во благо моей страны.
Ülkem, doğru ya da yanlış ama Vietnam konusunda iyice manyağa bağladı.
"Моя страна, права она или нет". И эта вьетнамская война, просто долбанное безумие.
Ülkem size minnettardır. Ben de minnettarım.
Моя страна и я благодарим вас.
Ülkem için hayatımı vermeye hazırım ben.
Я готов отдать жизнь за свою страну.