English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ Y ] / Yapılacak bir şey yok

Yapılacak bir şey yok Çeviri Rusça

89 parallel translation
Heurtebise, yapılacak bir şey yok.
Эртебиз, мы ничего не можем поделать.
Biliyorum.Bununla ilgili yapılacak bir şey yok.
Знаю. Ничего не поделаешь.
Yapılacak bir şey yok mu?
Но разве ничего нельзя придумать?
Yapılacak bir şey yok, evladım. Ama şey...
Ничего такого, мой мальчик, но мы...
- Yapılacak bir şey yok demiştin.
Значит, сдаться и ждать.
"Artık çok geç, o öldü, yapılacak bir şey yok ve üzgünüm, gelemeyeceğim."
"Уже поздно, он мертв, уже ничего не сделаешь". "И я прошу прощения, я не могу приехать".
Onu yakmaktan başka yapılacak bir şey yok.
Осталось только поджечь его.
Yeni kafalar lazım. Çarşamba'ya kadar yapılacak bir şey yok.
Я не закончу до среды.
Yapılacak bir şey yok dedin.
Что мы ничего не можем поделать.
Theo, yapılacak bir şey yok
Тео, здесь уже ничего не поделаешь.
Yapılacak bir şey yok.
Ничего подобного.
Şey, bence yapılacak bir şey yok.
Тут нечего решать.
" Kaşlarını çatmak dışıda yapılacak bir şey yok
"... хмуришься, как подумаешь
Yapılacak bir şey yok.
Очень плохо.
Benim için yapılacak bir şey yok.
Только о нем мы должны беспокоиться.
Ama şimdilik yapılacak bir şey yok.
Но сейчас уже ничего не сделаешь.
- Yapılacak bir şey yok mu?
- Сделать ничего нельзя?
- Yapılacak bir şey yok.
- Делать-то и нечего.
Col ile ilgili yapılacak bir şey yok, değil mi?
Ничего связанного с Колом, не так ли?
Yapılacak bir şey yok.
Он ничего не делал.
Veda mı edeyim. Yapılacak bir şey yok mu?
Никаких предложений, ничего?
Yapılacak bir şey yok.
Делать нечего.
Canım, yapılacak bir şey yok.
Дорогая, я не думаю, что тут нужно что-то делать.
Eh işte 3 öğün sıcak yemek, rahat bir yatak. Televizyon izlemek ve bir şeyler okumaktan başka yapılacak bir şey yok.
Да, ты знаешь, трехразовое питание, удобная постель, ничего не делаешь, только читаешь, да смотришь телевизор.
Artık yapılacak bir şey yok.
Вряд ли кто-то смог бы чем-нибудь помочь...
Bu insanlar acı çekiyor ve yapılacak bir şey yok.
Есть люди, которые страдают и не в силах это поправить.
Yapılacak bir şey yok.
Ничего нельзя сделать.
Yapılacak bir şey yok.
Здесь ничего нельзя поделать.
Yapılacak bir şey yok.
Мы то ничем не можем помочь
Yapılacak bir şey yok.
Здесь нечего делать.
Yapılacak bir şey yok.
С этим ничего не поделаешь.
Yapılacak bir şey olmadığına inanamıyorum. Yapılacak bir şey yok.
Ничего нельзя поделать.
İmzan var. Yapılacak bir şey yok.
Твоя подпись стоит на бумагах, и тут уж ничего не сделаешь.
Charlotte, burada yapılacak bir şey yok.
Шарлотта, тебе нечего здесь делать.
Yapılacak bir şey yok işte maalesef.
Ну, уж что есть, то есть.
Böyle olmasını istemezdim ama yapılacak bir şey yok. - Umutlarını yitirebilirler ama ben yitirmeyeceğim.
- Они могут утратить надежду, но я - нет.
Yani, burada yapılacak fazla bir şey yok, gerçekten.
Не знаю. Здесь особенно-то и нечем заняться.
Zaten şu anda yapılacak pek fazla bir şey yok.
Да. Как раз сейчас должны сообщить его адрес.
Bir yandan da, yapılacak başka bir şey yok galiba.
В каком-то смысле это единственное, что мне остаётся.
Yapılacak bir şey yok.
Вы больше ничего не сможете сделать.
Yapılacak pek bir şey yok.
С этим что-то надо делать.
Öğrenci konseyi olmasına rağmen, çok fazla yapılacak bir şey yok.
Пусть так, но закон есть закон.
Yapılacak bir şey yok.
И всё?
Onu ısıtmak ve beklemek dışında yapılacak pek bir şey yok.
- Надо её согреть и подождать. - Правильно. Значит?
Ama, onun gerçek kimliğini kanıtlayan bir şey olmadıkça,.. yapılacak fazla bir şey yok.
Штука в том, что без доказательств мы не так уж и много можем сделать.
Yapılacak pek bir şey yok, ama biraz sihirle bir şeyler yapabilirim.
У нас не так много материала, с которым можно работать, но я могу попробовать немного "поколдовать."
- Bugün yapılacak başka bir şey yok.
- А больше у меня сегодня операций нет.
Bu, yapılacak bir şey var mı yok mu diye bir soru değil.
Вопрос не в том, можно ли что-то сделать или нет.
Diğer tarafta yapılacak pek bir şey yok, ama burada oturup diğer insanların her şey maffedişini izliyorum.
На той стороне особо не чем заняться, кроме как сидеть и смотреть, как другие люди все портят.
Yapılacak başka bir şey yok.
Больше нам здесь делать нечего.
Daha fazla ne yapabilirim ki? Senin için yapılacak artık fazla bir şey yok.
Единственное, что я могу для тебя сделать, это - больше ничего для тебя не делать.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]