Şeyler Çeviri Rusça
84,409 parallel translation
Boktan şeyler buldum.
Всплыло одно говнецо.
Yaptığı şeyler, ve yaptığı şekiller...
То, что она делает, и как она это делает.
Kötü şeyler görünce,... onları silemezsin.
Как только ты увидел ужасные вещи, ты их не сотрёшь.
Olur böyle şeyler.
Такое бывает.
- Bazı şeyler yanlıştır işte.
- Да. Некоторые вещи недопустимы.
Axelrod zamanla senden öyle şeyler isteyecek ki kimliğin ve doğan değişecek.
Аксельрод всё чаще будет требовать от вас то, что постепенно изменит саму вашу природу.
Hayır, organize bir suç yok, sadece küçük şeyler.
Особо ничего не организовано, лишь какая-то мелочевка.
Seninle anlaşılan bazı şeyler paylaşmış.
Он сказал мне, что рассказал тебе кое-что.
Gelecek günlerde benim hakkımda şeyler duyacaksın.
В ближайшие дни, вы узнаете кое-что обо мне,
Şimdi ben senden bir şeyler alacağım.
Сейчас я заберу что-то у тебя.
- Hep beraber yapabileceğimiz bir şeyler bulmalıyız.
Может, мы мало общались. Да.
Özel şeyler!
Это было личное!
Anne bir şeyler yemeli.
Матерь должна есть.
Sahip olduğunu hiç bilmediğin şeyler.
Ты не представляешь, как.
Ayrıca yapman gerekecek şeyler için.
За то, что ещё предстоит сделать.
Sahip olacağımız şeyler bu ikisi arasındadır.
Нам с тобой положено лишь то, что посередине.
Gelin, bir şeyler içelim.
Давай, присоединиться к нам для быстрой один.
Bağlantıların kesilmesi gibi şeyler.
Перепутались-соединениях, такого рода вещи.
Hepimiz bu piçleri öldürmek istiyoruz ama yapmıyoruz çünkü uğruna yaşadığımız şeyler var.
Мы все хотели завалить этих уродов, но не стали, потому что нам есть ради чего жить.
Hayır, hayatımız boyunca siz bizden bedavaya bir şeyler aldınız.
- ( уотсон ) Не, это ВЫ бесплатно всю жизнь у нас отбираете.
İkimiz ortak bir şeyler yiyebiliriz.
Можем взять что-нибудь на двоих.
- Bir şeyler yapmayı beceremem ki. - Fark etmez.
У меня плохо с поделками.
Hadi bir şeyler içelim.
Давай выпьем.
Ödümü koparttın. Alacağı bazı şeyler varmış.
Ей просто нужно забрать пару вещей.
Alık gibi sırıtıp böyle şeyler söyleyemezsin yahu.
Такое нельзя говорить с дурацкой улыбочкой.
Gördüğümüz minik şeyler robottu... -... bu da onların arayüzü.
Крошечные ребята – роботы, а это – их интерфейс.
Bir şeyler ters gitti ama esasında insanları mutlu etmek için tasarlandılar.
Что-то пошло не так, но их цель – радовать тебя.
Birinin bir şeyler yapması gerektiğini anlıyorum ama bu kişi neden sensin?
Кто-то должен что-то сделать, но почему именно вы?
Vardyler daha önceden keder diye bir şeyler karşılaşmadı ki.
Варди прежде не слышали о горе.
Bir şeyler yap ve kurtar onu.
Сделайте что-нибудь и спасите его.
- Oluyor böyle şeyler.
Бывает и такое.
Bu şeyler güvenli mi?
А это не опасно?
Yoksa benden sakladığın bir şeyler mi var?
Боже! Вы что-то скрывали?
Harika şeyler yapacaksın.
Ты будешь заниматься великими вещами.
Kulağıma bir şeyler geldi.
Слышал слухи.
Burada işi kaptığımda, "Sonunda ondan iyi bir şeyler yapabildim." demiştim.
Я его люблю. Когда меня взяли сюда, я подумал : "Ну наконец-то! Я его сделал".
Beni erkek adam yapmakla ilgili bir şeyler.
Чтобы я стал мужчиной.
Dönemin bitmesine az kaldı ve seninle konuşmak istediğim şeyler var.
Не уходите. У нас осталось мало времени в семестре, и я хочу... кое о чём с вами поговорить, например...
Çok sayıda önemli akademisyen ve alandaki lider düşünürler benim çalışmamla ilgili iyi şeyler söylüyorlar.
Многие известные академики и лучшие умы науки лестно отзываются о моей работе.
Diğer herhangi bir yeni mezun gibi, ben de sadece potansiyel işverenlere bir şeyler söylemenizi diliyorum.
Как любой недавний выпускник, я лишь прошу замолвить словечко перед работодателями.
Marcel, bölümünde benimle ilgili iyi şeyler söyle.
Замолви за меня словечко, Марсель, на твоей кафедре.
Olabilecek şeyler hakkında endişeleniyorum.
Просто, беспокоюсь о том, что может случиться. А что случится?
İşle alakalı şeyler işte.
Просто, знаешь, работа.
Josh, bu hafta sonu olan evlenme teklifiyle ilgili bir şeyler söyleyebilir misin?
— Джош, дружище... поделитесь деталями на счёт этих выходных?
- Bir şeyler söyle işte.
Хотя бы чуть-чуть.
Belki ufacık bir şeyler açıklayabilirim.
Может и не страшно, если я раскрою для вас небольшую деталь.
Bütün gün boş boş oturup boktan şeyler söylediğin mi?
Сидел весь день и нёс всякую херь?
"Bütün gün boş boş oturup boktan şeyler söylerim"
"весь день сидел и нес всякую херь".
Hoşuna gitmeyen bazı şeyler yaptığımızı biliyorum.
И хотя кое-что тебе делать
- Keşke yapabilseydim ama bir şeyler yanıyor.
Ах, если бы. Но... Чуешь, пригорает?
Özel şeyler!
Личное!