English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ Ş ] / Şımarık

Şımarık Çeviri Rusça

555 parallel translation
Zengin babanın şımarık veledi.
Вы просто испорченное чадо богатенького папочки.
Aptal ve şımarık veledin teki olduğumu düşünüyorsun.
Ты думаешь, я глупая, избалованная малявка.
Benim şımarık, bencil, pohpohlanmış ve yapmacık biri olduğumu söylüyor.
Он говорит, что я испорченная, эгоистичная,.. .. избалованная и насквозь пропитанная лицемерка.
- Şımarık bir velet işte.
- Просто избалованный ребенок.
Sağduyusu yok ki. Connie Allenbury'den bahsediyoruz... uluslararası çapkın beyinsiz şımarık zengin kızı!
Это же Конни Алленбери, прожигательница жизни, избалованный безмозглый ребенок!
Şımarık bir çocuksun ve şamarlanman lazım.
Ты избалованный ребенок и тебя надо пороть.
Ve tabii ki şımarık.
Да, конечно.
Şımarık olan.
От испорченного.
Ne yardan ne de serden geçen şımarık bir kız.
Она просто маленькая собака на сене.
Vivian şımarık, titiz zeki ve merhametsizdir.
Вивиан — капризная, придирчивая, умная и жестокая.
Ha, beraber mutlu değil miydik? Ta ki o gelene kadar! Şımarık şımarık hareketler!
Разве у нас не было всё хорошо до того, как она приехала, вся из себя высокомерная, считающая меня чем-то вроде обезьяны?
Şımarık bir çocuk gibi inatçı.
Она упряма, как избалованный ребёнок.
Siz güvensiz, şımarık ve erkeklerin çekici bulduğu bir kadınsınız.
Вы неуверенная, избалованная женщина, привыкшая привлекать мужчин.
Sanırım, zarif şımarık yüzünle düşünebilirsin.
онечно, ведь твое милое личико изуродовано.
Onların biraz şımarık biraz arsız, biraz huysuz olmalarından hoşlanıyorum.
Я люблю когда они немного дерзки... немного нахальны, немного шаловливы
Sırf Crassus, yanında iki şımarık, boya küpü tazeyle... Capua'da mola vermeye karar verdiği için!
А всё из-за Красса, который решил заехать в Капую... с парочкой капризных размалёванных матрон!
Peki, kaplıcadaki kızın şımarık görüntülerinin anlamı nedir?
И что бы могло означать это появление время от времени девушки у источника?
Pis şımarık!
Грязная тварь!
Şımarık bir çocuksun sen.
Ты неуч и буян!
Dokunursam, bu, pataklama adı verilen eski bir geleneği göstermek için, şımarık veletleri eğitmek için kullanılan ceza şekli.
Если я снова коснусь вас, то только чтобы исполнить древний земной ритуал порки. Эту форму наказания применяли к испорченным детям. Вы можете идти.
Şımarık çocuk... Zavallı aptal.
Ты смел соблазнить мою дочь!
Pekala şimdi hepiniz yazın bakalım. Roma rakamı bir "Kötü yıkanan şımarık kaplumbağa Charlie'yi ıslatır."
Все запишите эти сокращения.
Aynen öyle, kır hepsini, şımarık Gine kızı.
Вот так. Разбей все, ты разбалованная девчонка.
Seni cılız, şımarık kız.
Быстро все убирай!
Şımarık velet!
Да по какому праву?
- Küstah ve şımarık.
Его поведение оскорбительно.
Sen - zavallı, şımarık çocuksun.
Ты - жалкий, избалованный мальчишка.
Şımarık kocanın aklı başına gelir karısına döner uzun süredir gerçek aşkı yaşadığı kadına.
Блудный муж образумился... и возвращается к своей жене... к которой питает крепкую, проверенную временем любовь.
Milyonlarca insan işsiz, delinin teki Almanya'da iktidara gelmek üzere. Ama biz sadece, şımarık bir kızın, en iyi arkadaşının nişanlısı uğruna bir Lord'u terk ettiğini okuyoruz.
Миллионы безработных в Германии к власти скоро придёт сумасшедший, а у нас пишут только о том как избалованная наследница бросает лорда ради жениха своей лучшей подруги.
Şımarık bir çocuk, parazit gibi bir hizmetli ve alkolik bir kocakarı. Ölüp ölmemeleri kimin umurunda?
Избалованная наследница, жадная горничная и спивающаяся карга -... кого волнует, мертвы они или нет?
Bu, uzun saçIı, akılları başlarında olmayan serseriler, bu şımarık veletler, fareler gibi, grup halindeyken cesaret bulurlar ve
Эти длинноволосые, умственно нестабильные, жалкие хулиганишки. Эти жалкие выскочки, которые проявляют смелость, только охотясь группами, как крысы, прибыли в Брайтон с определённой целью помешать жизни и собственности его населения
Çocuğunuz şımarıklık ediyor, Bay Spock.
У вашего ребенка началась истерика, мистер Спок.
Şımarık yumurcak!
Сопляк!
Seni çölden aldığımdan beri şımarık bir çocuk gibi davranıyorsun!
Я относился к тебе, как к избалованному ребёнку, с тех пор, как я подобрал тебя в пустыне!
Bu, iki şımarık ülke arasındaki saçma bir dalaştan başka bir şey değil.
Это дурацкий спор двух зарвавшихся стран.
Yani dedektif, biz şımarık tipler değiliz.
Я хочу сказать... что мы не члены братсва...
Şımarık bir götün, çocukça, aceleci bir hareketi.
Детский поступок..
Arkadaşın şımarık bir İrlanda domuzu gibi çığlık atarak öldü, dedim.
я сказал, что твой друг подыхал, визжа как заколота € ирландска € свинь €.
Şımarıklık ediyor.
И даже больше того.
İster çocuğumuz şımarık bir kız ya da yaramaz bir erkek olsun
А будь наше чадо, плохим сорванцом,
Enerjik ve becerikli. Şımarık, sapık ve ruh hastası. Sence uygun bir tanım oldu mu Kent?
Энергичной и изобретательной, порочной и растерянной.
Yani birgün Elain ve ben evleneceğiz ve özel okula giden üç şımarık çocuğumuz olacak.
Рано или поздно мы с Элейн поженимся и у нас будет трое испорченных детишек, которые поступят в частную школу.
Şımarık ve terbiyesiz çocuklarını... onları süpürgeyle, kemerle nasıl dövdüklerini anlatıyorlardı.
Они говорили о своих никчемных детях о том, как они бьют их мётлами и ремнями.
Gönlünün istediği her şeye sahip olmasına rağmen, prens şımarık, bencil ve zalimmiş.
И хотя у него было все, о чем только можно мечтать, он был злым избалованным эгоистом.
- Küçük şımarık Lucy için endişelenme.
- Не беспокойся обо мне.
Şımarık küçük tavşan.
Шаловливая зайка.
Ağrısız, Radar, Sıcak Dudak, Fıstık ve Çavuş Vollmer'i bizim çocukları tımar ederken izleyin.
Добряк, Радар, Горячие Губки, Меню и сержант Волмер собирают ребят по кусочкам.
Sizi şımarık hıyarlar!
Испорченные маленькие гадёныши.
Amma ukala ve şımarık bir kız.
Какая стерва.
Seni sımarık! Sımarık!
Бесстыжая дрянь...
Ve de kızışınca gözü dönen o şımarık hayvanlardan.
Стоит ли брать грант или Колумб?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]