000 translate Turkish
55,481 parallel translation
You have 10,000 men under your command for the purpose of maintaining public order.
Emrinde 10.000 adam var. - Amacınız düzeni sağlamak.
Between them, they can rustle up 12,000 warriors.
İçlerinden 12.000 savaşçı çıkartabilirler.
You don't need 12,000 fighting men for that.
Bunun için 12.000 askere ihtiyacın yok.
10,000 boys. All under 12 years.
10.000 oğlan, hepsi 12 yaş altında.
Plus, 5,000 more each year for as long as you grant us passage through your seas.
Ayrıca her sene 5.000 daha. Denizlerinizden geçiş hakkı verdiğiniz müddetçe.
Do you really consider your faith better served by a rumor? Or by the word of the conqueror of this island with an army of 100,000 souls behind his sword?
- Dedikodulara kulak asarak mı yoksa kılıcının arkasında 100.000 askerden oluşan bir ordu olan bu adanın fatihinin sözüne göre mi kaderine karar veriyorsun?
We expect to leave here with 10,000 young men as agreed.
Anlaşmamız doğrultusunda buradan 10.000 genç erkekle gitmeyi bekliyoruz.
May I remind you, a fleet of 3,000 longships controlling the seas, surrounding your island.
3.000 gemilik bir filonun adanızın etrafındaki denizlere hâkim olduğunu hatırlatabilir miyim?
Hey, Paul. Hey, do you know they pay $ 36,000 a year to house one convict?
Bir mahkûmun yıllık masrafının 36 bin dolar olduğunu biliyor musun?
See, normally, I'd have to charge $ 2,000 for an out-of-district placement.
Bak, aslında eyalet dışı yerleştirmeden dolayı... iki bin dolar ödemelisin.
$ 3,000 is a lot of money.
Üç bin dolar büyük bir meblağ.
It's our responsibility to protect the 2,000 colonists on this ship.
Asıl sorumluluğumuz, gemideki 2000 koloni üyesini korumak.
$ 100,000.
100.000 $.
I don't know, it's like I feel like I'm being crushed and then... like, then next I'm falling 1,000 feet from the sky.
Bilmiyorum, eziliyormuş gibi hissediyorum sonra da 300 metreden aşağı düşüyor gibi oluyorum.
And it's like one moment you're being crushed, and the next you're falling from 1,000 feet up in the sky.
Ve bir an eziliyormuş gibi hissederken hemen sonrasında 300 metre yükseklikten düşüyor gibi olabilirsiniz.
I don't know, it's like I feel I'm being crushed and the next I'm falling, like, 1,000 feet from the sky.
Bilmiyorum, eziliyormuş gibi hissediyorum. Sonra da 300 metreden aşağı düşüyor gibi oluyorum.
I'd watch you drown 1,000 times.
Senin boğulmanı 1.000 defa izlerdim.
Meanwhile, these fanatical insurgents... trying to erase 5,000 years of history... unwillingly cover your tracks. It's a pretty good scam.
Bu arada da, bu fanatik isyancilar 5000 yillik tarihi silmeye çalisirken istemeden de olsa sizin izlerinizi de siliyorlar.
This is 5,000 years old.
5000 yillik bu.
That was safely hidden for 5,000 years before you dropped a hellfire missile on it.
Sen, üstüne bir füze attirmadan önce 5000 yil güvendeydi o sey.
No way to our contact. Dropping to 12,000, 280 on the EDI.
Radar temasi yok. 12 bine düsüyoruz.
Can't you find the box, look inside and when I see a 3,000 years old prune in there...
Kutuyu bulup içine baktiğimda, 3000 yillik cesedi görünce...
Mr. Morton here essentially killed himself... when he severed the barrier chain... that had kept Ahmanet power imprisoned for 5,000 years.
Bay Morton zaten Ahmanet'i 5000 yildir kilit altinda tutan zincire ates ettiğinde öldürdü kendini.
Our pensions average 45,000 dollars a year.
Emekli maaşlarımızın ortalaması yılda 45,000 dolar.
1,215,000 dollars is what we withdraw from the bank.
Bu da 1,215,000 dolar ediyor. Bankadan bu kadar alacağız.
Now I realize you guys are 4,000 years old.
4,000 yaşında olduğunuz şimdi kafama dank etti.
Now, my research suggests that, as deputy headmaster of one of Edinburgh's leading private schools, you earn, near enough, £ 70,000 per annum.
Şimdi araştırmalarıma göre Edinburgh'un önde gelen özel okullarından birinin müdür yardımcısı olarak senelik 70 bin pound civarında kazanıyorsun.
I expect to see a £ 1,000 payment in there..... by the end of the week.
Bu hafta sonuna kadar hesapta bin poundluk ödeme görmeyi bekliyorum.
I gave you £ 4,000!
Sana 4 bin pound bıraktım!
What did you think I was gonna do with £ 4,000, Mark?
4 bin pound ile ne yapacağımı sanıyordun ki Mark?
£ 16,000!
16 bin pound!
£ 16,000, to be divided in four equal parts.
16 bin pound. Dördümüze pay edilecekti.
£ 4,000, not even any interest.
4 bin pound. Faizi bile yok.
We could be turning over £ 10,000 a week every week of the year.
Sene boyunca her hafta 10 bin pound kaldırabiliriz.
You think I haven't heard that 100,000 times, Mark?
Bunu yüz bin defa duymadığımı mı sanıyorsun Mark?
Cunt robbed me of £ 16,000.
Kancık benden 16 bin pound çaldı!
He pleads guilty on the cocaine, which, remarkably, is a first offense, enters into an approved rehab, £ 1,000 fine, six months suspended.
Kokain suçundan ötürü suçunu kabul eder. Şaşılacak şey ama daha ilk suçu. Bu yüzden rehabilitasyon programına girer.
" Loans are available of up to £ 100,000.
" 100 bin pounda kadar kredi almak mümkün.
Is there anything left of your £ 4,000 I gave you?
Sana verdiğim 4 binden bir şey kaldı mı?
£ 100,000.
100 bin pound.
"He transfers the full £ 100,000 " to the bank account of Veronika Kovach in Bulgaria. "
"100 bin doların hepsini Veronika Kovach'ın Bulgaristan'daki banka hesabına aktarır."
You might have to do it 1,000 times before it gets any easier.
Belki binlerce kez tekrarlamalısın.. ... taki daha da rahatlayana kadar.
Uh... Ten thousand. $ 10,000, $ 10,000.
On... bin dolar.
I'll give you $ 40,000.
Sana 40,000 dolar vereceğim.
Y'all come down here and spend $ 10,000 on one vacation.
Buraya geliyorsunuz ve bir tatil için 10,000 dolar harcıyorsunuz.
You said you have a family, and I've offered you $ 40,000.
Sen de bir ailen olduğunu söyledin, ve sana 40,000 dolar teklif ettim.
- $ 40,000, isn't that enough?
40,000 dolar, yeterli değil mi?
We have an initial search area. It's about 2,000 square miles roughly the same size as the state of Delaware.
Bu alan kabaca Delaware eyaleti ile aynı ölçüde, yaklaşık 2000 km kare boyutlarında.
When you leave, you give me the bag. And I give you $ 10,000 in cash.
Çıkarım, çantamı alırım on bin, nakit.
You boys are killing me with these quar...
Şu çeyreklikleriniz beni öldüre... 10,000 DOLAR
£ 4,000.
4 bin pound.