00am translate Turkish
147 parallel translation
It's 2 : 00am.
Gecenin 2'si.
Now, we can establish the time of the killing as between 12 : 30, when Paine must've got here and, uh, 3 : 00am, when the killer knocked out the watchman on the pier.
Artık öldürülme saatinin... Paine'nin buraya geldiği 00.30 ile... katilin rıhtımdaki gözcüyü bayılttığı 3.00 arasında olduğunu söyleyebiliriz.
He took him to the hotel. 20 minutes was enough to scoot back to the pier, slug the watchman at 3 : 00am and drop Paine's body.
Onu otele bıraktı. Rıhtıma varmak, saat 3'te gözcüyü bayıltmak... ve Paine'nin cesedini suya atmak için 20 dakika yeterliydi.
He says he'll contact Scalise in an hour, and you should be in the East River Drive across from Bellevue at 3 : 00am.
Scalise ile bir saat içinde temasa geçeceğini söyledi. Ayrıca gece 3'te Bellevue'nun karşısındaki East River yolunda olmanı söyledi.
Then meet me at havnegade in copenhagen at 1 : 00am.
Sonra Kopenhag'daki Havnegade'de saat 1'de benimle buluş.
- Ιt's aΙmost 1 : 00am.
- Saat neredeyse 1 oldu.
Where were you on the day of the incident from 2 : 00am to 5 : 00am?
Olayın olduğu gün saat 2 ile 5 arasında neredeydiniz?
I am going to New York tomorrow at 6 : 00am.
Yarın sabah saat 6'da New York'a gidiyorum.
That puts it between midnight and 2 : 00am.
- En fazla da sekiz saat. - Geceyarısıyla, 2 arası.
Effectively September 11, 11 : 00am, U.N. SPACY SDF-1 Macross and the Zentradi 425th Bodol Fleet have agreed to peace.
Eylül 11, saat sabah 11 : 00, B.M. SPACY SDF-1 Macross ve Zentradi 425. Bodol Filosu barış ilan etmişlerdir.
- About 6 : 00am.
- Saat 6 : 00 gibi.
Let's say 6 : 00am.
Hadi 6 : 00 diyelim.
IRAN, DESERT ONE, 200 MILES EAST OF TEHERAN, APRIL 25TH, 1980 - 4 : 00AM
İRAN'DA BİR ÇÖL TAHRAN'IN 330 KM. GÜNEYDOĞUSU 25 NİSAN 1980 SAAT : 04 : 00
BEIRUT, MEDITERRANEAN BEACH SATURDAY, JULY 20TH - 8 : 00AM
BEYRUT, AKDENİZ SAHİLİ 20 TEMMUZ CUMARTESİ. SAAT : 08 : 00
BEIRUT AIRPORT MONDAY, JULY 22ND - 10 : 00AM
BEYRUT HAVAALANI 22 TEMMUZ PAZARTESİ.
ISRAEL, BEN-GURION AIRPORT TUESDAY, JULY 23RD - 8 : 00AM
İSRAİL, BEN-GURİON HAVAALANI 23 TEMMUZ SALI. SAAT : 08 : 00
The alarm rings at 6 : 00am
Zil sabah 6.00'da çalar.
There will be a truck at the gate at 2 : 00am
Saat 2'de kapıda bir kamyon olacak.
The S.S. Nevonia, from Southampton, at 01 : 00AM.
Gece 1'de Southampton'dan kalkacak S.S. Nevonia.
Pick them up tomorrow at 9.00AM.
Yarın sabah 9 ; 00 da hepsini toplayın.
'This idiot next door had his leaf-blower going at 7 : 00am.'
Yandaki geri zekâlı sabahın yedisinde yaprak temizleme makinesini çalıştırıyor.
Full NSC briefing at 9 : 00am.
Güvenlik Kurulu brifingi 9'da.
You were on the phone till 4 : 00am.
Gece 4'e kadar telefondaydın.
I haven't eaten since 6 : 00am, and that was half of a cream-cheese bagel - and it wasn't even real cream cheese.
Sabah 6'dan beri bir şey yemedim. Sadece yarım dilim ekmek üstünde krem peynir yemiştim. Hatta krem peynir bile değildi, light krem peynirdi!
Around 9 : 00am.
Sabah saat dokuz civarında.
'You know the one. 7 : 00am.'
Hangisi olduğunu biliyorsun. Sabah yedide.
Fine. 8 : 00am tomorrow we want to see you, your daughter, and your lawyer down at the station.
Tamam, yarın sabah sekizde sizi, kızınızı ve avukatınızı karakolda görmek istiyoruz.
No. I will if you're not at St Michael's at 11 : 00am tomorrow.
Ama yarın saat 11.00'de Aziz Michael'da olmazsan hayatını bitireceğim.
First Report 6 : 00AM.
günaydın - herkes nasıl?
Made his way to the roof around 1 : 00am.
Saat bir civarında çatıya çıkmış.
He used a credit card to buy an 11 : 00am train ticket to New York.
Saat 11 : 00'de Baltimore New York trenine bileti kredi kartıyla almış.
At 2 : 00am, the door that opened was Samantha's.
Sabah saat 2'de Samantha'nın kapısı açıldı.
- Who has a guest at 2 : 00am?
- Saat 2'de kimin misafiri gelir ki?
The 5 : 00am-er.
Sabah saat 5'te.
We entered the suspect's property at 5 : 00am and arrested him.
Biz sabah saat 5 de şürhelinin mülküne girdik ve onu tutukadık.
16 of our spies disguised as fishermen Will depart from Samchuk Port at 1 : 00am on May 23, And approximately at 3 : 00am,
Ajanlarımızdan 16'sı balıkçı kılığında Samchuk Limanı'ndan 23 Mayıs saat 01 : 00'de ayrılıp yaklaşık 03 : 00'da Kuzey Kore sularına giriş yapacaklar.
Within three hours, If the North's patrol boats seize it, They will arrive at Wonsan Port at approximately 9 : 00am.
Üç saat içinde Kuzey Kore güvenlik botları onları yakalarsa yaklaşık 09 : 00 gibi Wonsan Limanı'na varacaklar.
May 2 7, 1 982, 1 : 00am, Samchuk Port, Kangwon Province
27 Mayıs 1982, Saat : 01 : 00 Samchuk Limanı, Kangwon Eyaleti
At 6 : 00am today, the corpses of two girls, aged 5 and 6 were found in a subway on line 7 by a custodian.
Bugün saat 6'da biri 5 yaşında diğeri 6 yaşında olan iki kız cesedi 7. metro hattındaki görevli tarafından bulundu.
It's 5 : 00AM already.
Saat 5 oldu bile.
2 : 00am and there's traffic on the 405.
Saat sabahın 2'si ve 405'de trafik var. Oh!
- 10 : 00am.
- Sabah onda.
Honey, it's 7 : 00am!
Tatlım, daha sabahın 7'si!
As in morning, 7 : 00am?
Sabah yedide mi?
If they don't like the movie, reshoots 8 : 00am tomorrow, OK?
Filmi beğenmezlerse yarın tekrar çekimler var, tamam mı? .
I realised Benjamin was missing at about 1.30am or 2 : 00am.
Benjamin'in kaybolduğunu 01 : 30, 02 : 00 gibi fark ettim.
According to police, there was a hit-and-run around 2 : 00am.
Polise göre, saat 2 civarında bir çarpıp-kaçma olayı olmuş.
Wheeler was doing inventory until 1 : 00am Thursday morning.
Wheeler perşembe günü sabah 1 : 00'e kadar kayıt tutmuş.
Well, it's Monday morning, 9 : 00am.
Bugün pazartesi sabah 9 : 00.
It's 6 : 00am.
Çabuk ol.
- It's a flight to Vegas. 8 : 00am.
Yarın sabah saat 8'de.