6500 translate Turkish
90 parallel translation
I came 4,000 miles to get a story.
Bir hikaye yakalamak için 6500 km geldim.
- 6,500.
- 6500.
Look at that, 6,500.
Şuna bak, 6500.
A man doesn't travel 4,000 miles just to prove he's a louse.
İnsan, pislik olduğunu göstermek için 6500 kilometre katetmez.
6500 convolutions.
- 6500 devir.
6500 convolutions a minute.
Dakikada 6500 devir.
Let's make that an even $ 6,500, and you've got yourself a deal.
Yuvarlak hesap 6500 dolar diyelim, anlaşalım.
On a single spur of track 4000 miles long.
6500 km uzunluktaki kör bir hatta tek bir rota izleyerek.
396?
6500 motor mu?
396-cubic-inch Camaro versus a 302-cubic-inch Camaro.
6500 motor Camaro'ya karşı 4900 motor Camaro.
Victor 6500, 650 here, do you read?
Victor 6500, burası 650, anlaşıldı mı?
6500, do you hear me?
6500, beni işitiyor musun?
- 6500 here, I hear you.
- 6500, duyuyorum.
- Victor 6500, Toulon brigade?
- Victor 6500, Toulon ekibi mi?
I have saved 6 500 marks for my trip around the world
Yapacağım seyahatler için 6500 mark biriktirmiştim.
You give me 6500, and I'll refine it to number four right here myself.
Bence 6,500 yapalım. Ve kalan işleri bizzat burada ben yaparım.
As delicately as possible, as intimately as possible... 6000, 6500, 7000, 7500.
Mümkün olduğunca incelikle, mümkün olduğunca nazikçe... 6000, 6500, 7000, 7500.
Six and a half.
6500 veririm
Those things live three and a half miles down in an abyssal trench.
O şeyler 6500 metre derinlikteki cehennemi bir çukurda yaşıyorlar.
And a half.
6500.
I have $ 6000. Can I have 6500?
6000 verildi. 6500?
Sixty-five hundred to the dark-haired person on the right.
Sağ taraftaki siyah saçlı kişiden 6500 dolar.
We are at 6500.
6500'deyiz.
The gulag - the secret empire of concentration camps - stretched over four thousand miles from the Baltic to the Pacific.
Gulag Toplama kamplarının gizli imparatorluğu, Baltık'tan Pasifiğe 6500 km den fazla alanı kapsamaktadır.
This is jus wha he said! y ou dream abou his 6500 imes! And you've old me abou i approximaeIy 3500 imes!
Bu rüyayı bana 650 bin kez anlattın bende sana binlerce kez söyledim ama yine söyliyeyim sende babama söyle
- Sixty-five hundred.
- 6500.
Who's gonna make it 65?
Kim 6500 veriyor?
We got 65 right here!
6500 tam buradan geldi.
$ 6500 going once.
6500 $'a gidiyor.
$ 6500 going twice.
6500 $'a gidiyor.
Sold for $ 6500 to the gentleman.
6500 $'a beyefendiye sattım.
- No, no, no. See, I paid $ 6500.
- Hayır, hayır. 6500 dolar ödedim.
- And paid $ 6500?
- 6500 $ mı ödedin?
Distance, 6,500.
Mesafe 6500.
13 million pounds per day.
Günde 6500 ton.
We just got the DVD-ROM delivered... 6,500 pages of McNamara documents.
DVD'si az önce geldi. 6500 sayfalık McNamara dokümanı.
That guy right there is $ 6,500, but he's a mutt.
Şu eleman 6500 dolar ama gerizekalıdır.
He said Gill was supposed to come by, pick them up, pay off the $ 6500 balance.
Gill'in 6500 dolarlık denge payını, kimlikleri toplama ve elde etme işini hallettiğini söyledi.
"Broward County Florida Middle schools mistakenly..." "failed over 6500 students in June..." "due to what later called a computer error."
Florida'nın Broward İlçe Ortaokulunda haziran ayında 6500 öğrenci bilgisayar sisteminde çıkan bir arıza sonucu sınıfta kaldı.
Repeat, 6,500 and rising.
Tekrarlıyorum. 6500'de ve artıyor.
Eventually, over 4,000 miles from its source, it empties into the Atlantic Ocean.
Nihayet, kaynağından 6500 kilometre kadar sonra Atlantik Okyanusu'na dökülür.
Lex, that's 4000 miles away.
Lex, orası 6500 km. uzaklıkta.
Indeed, this saw blade makes 6,500 revolutions per minute.
Bu testere bıçağı dakikada 6500 kere dönüyor.
- It's the 6500 block of Alderton.
- Alverton, 6500 numaralı blok.
He's crossing 64th Road, heading towards the commercial district.
6500'den ticari bölgeye doğru gidiyor.
6,500 dollars?
6500 dolar mı?
Do you know how invigorating it is to go in and write a check for $ 6,500 and not care?
Kılın kıpırdamadan 6500 dolarlık bir çek yazmak insanı ne kadar canlandırıyor, haberin var mı?
In 6500 BC, some guy looked at his sick friend and said, " I have an idea.
Milattan önce 6500'de bir adam arkadaşına baktı ve şöyle dedi : "Bir fikrim var."
6,500 children were unjustly convicted.
6500 çocuk haksız yere hüküm giydi.
Well, 6,500 men and women
6500 kadın ve erkek.
There are 6500 miles of sewers under the city.
Şehrin altında 6500 mil uzunluğunda kanalizasyon var.