English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / A toast

A toast translate Turkish

3,509 parallel translation
Gentlemen, I'd like to propose a toast to Leon.
Beyler, kadehimi Leon'ın şerefine kaldırmak istiyorum.
Gentlemen... may I propose a toast... to Eskimo Joe.
Baylar,... kadeh kaldırmak istiyorum. Eskimo Joe'ya.
Let's make a toast.
Kadeh kaldıralım.
Okay, guys, before we dig in, I just want to make a toast... to Suziey.
Yemeğe yumulmadan önce, Suziey'e kadeh kaldırmak istiyorum.
[laughs] Are you supposed to cheer everybody if you're just making a toast for one person?
Eğer birisi için kadeh kaldırıyorsan herkesle şerefe yapman gerekmez miydi?
Ladies, I would like to give a toast.
Bayanlar, size kadeh kaldırmak isterim.
I'd like to make a toast to my little girl.
Senin için kadeh kaldırıyorum benim küçük kızım.
First of all, I'd like to propose a toast. To my best unit in years.
Öncelikle, son yıllardaki en iyi birimime kadeh kaldırmak istiyorum.
And now a toast.
- Şimdi kadeh kaldırıyoruz.
So a toast to Dan.
Her neyse, Dan için kadeh kaldıralım.
I'd like to propose a toast to the bravest, most erotic book I have ever read.
Okuduğum en cesur en erotik kitaba kadeh kaldırmak istiyorum.
A toast... To... beautiful women, beautiful fighters, and a big, beautiful gate for the Miramar Playa.
Kadeh kaldıralım bu güzel kadına güzel dövüşçülere ve büyük güzel bir hasılat için Miramar Playa
A toast your health, my dear General.
Yine de şerefinize sayın Generalim.
A toast!
Şerefe!
A toast.
Kadeh kaldıralım.
Uh, guys, I know it's, um... kinda cheesy, but I would like to propose a toast.
Çocuklar, biliyorum biraz klişe olacak ama kadeh kaldırmak istiyorum.
A toast with water- -
Suyla kadeh kaldırmak.
He was plenty strong last time he whooped us. ♪ To Ciara O'Breen, a toast.
Son seferinde bize ne kadar güçlü olduğu zaten haykırdı.
Weren't you going to make a toast?
Sen kadeh kaldırmayacak mıydın?
Uh, and on that note, may I make a toast to Rachel and Finn on this very special Valentine's Day?
Bu hikâyeden sonra bu özel Sevgililer Günü'nde Rachel ve Finn şerefine kadeh kaldırmak istiyorum.
A toast to the... Hudson-Hummel-Berry clan.
Hudson-Hummel-Berry klanının şerefine.
And I'd like to make a toast to the new friends and old friends and family.
Ve yeni arkadaşlara, eskilere ve aileye bi konuşma yapmak istiyorum.
Right, Chris, as best man, will you make a toast?
Chris, sağdıç olarak kadeh kaldırır mısın?
Let's celebrate with a toast of Møn's finest.
Mon'un en iyi tostuyla kutlayalım.
Look, I know it's not like me, but I would like to make a toast.
Bakın, biliyorum bu benim tarzım değil, ama kadeh kaldırmak istiyorum.
I'd like to propose a toast. To the Diamonds, but more importantly to the city of Toronto and its people. There's no place I'd rather call home.
Kadeh kaldırmak istiyorum Diamonds'a, ama daha önemlisi Toronto'ya ve insanlarına.Evim demek isteyeceğim başka bir yer daha yok.
Ladies and gentlemen... Take your glasses in hand for a toast to the great Indian killers who have made our home a safe place to work and drink!
Bayanlar ve Baylar evimizi çalışmak ve içmek için güvenli hale getiren Kızılderilileri öldüren cesur adamların şerefine kadehlerinizi kaldırın!
I'd like to make a toast to her tonight in front of everyone.
Herkesin önünde, ona kadeh kaldırmak istiyorum.
She even agreed to pay me $ 400 to make a toast to you tonight in front of everyone.
Bu akşam herkesin önünde sana kadeh kaldırmak için 400 dolar ödedi.
I would like to make a toast.
Kadeh kaldırmak istiyorum.
A toast? Oh, yeah.
Evet.
Well, I'd like to propose a toast.
Kadeh kaldırmak istiyorum.
Uh, I would just like to propose a toast to Ed.
Kadehimi Ed'e kaldırmak istiyorum.
Let's finish with a toast to friendship
Arkadaşlığımızı pekiştirmek için küçük bir kokteylimiz var.
So, a toast to the new chairman.
Evet, yeni yöneticiye kadeh kaldıralım.
This is the tenth year I've arranged the Multicultural Fishing Trip so perhaps we should start with a toast?
Bu yıl çok kültürlü Balık Avı'nı düzenleyişimin onuncu yılı bu nedenle belki de bir kutlama ile başlamalıyız.
Now I suggest a toast to our fantastic and generous host, Johnny.
Şimdi fantastik ve cömert ev sahibimiz Johnny'nin şerefine kadeh kaldırmayı öneriyorum.
You know, make a toast or something to celebrate his life, you know?
bilirsin işte onun için kadeh kaldırmak veya onun gibi bir şey he?
- May I propose a toast?
- Kadeh kaldırabilir miyim? - Lütfen.
I would like to make a toast.
Ben kadeh kaldırmak istiyorum.
You know, I didn't say anything when Lumpy gargled champagne during his toast, or he decided to helicopter a six-month-old during the groom's dinner.
Bak, Lumpy'nin kadeh kaldırma esnasında şampanyayı gargara yapmasına bir şey demedim. Düğün öncesi yemeğinde altı aylık bebeği kafasının üstünde çevirmesine de...
and you get him to make a beautiful toast to his granddaughter.
Ve torunu şerefine kadeh kaldırmasını sağlayacaksın.
Just having a little toast.
Sadece kadeh kaldırıyordum.
That was a nice toast.
İyi bir konuşmaydı.
However, I cannot let a single moment pass without first... raising a zero-calorie toast to one Mr. Kurt Hummel, aka... NYADA finalist.
Ama önce şunu yapmadan bir saniyenin bile geçmesine izin veremem Bay Kurt Hummel, aka NYDSA finalisti şerefine kalorisiz bir kadeh kaldırmalıyız.
It seems that John collapsed suddenly after a light breakfast of tea and cumquat marmalade toast.
John'un çay ve reçelli tost yediği hafif bir kahvaltıdan sonra yere düşmesi gibi gözüküyor.
A further toast.
Ben de kadeh kaldırmak istiyorum.
Would you like your slam burger in a traditional sesame bun, in a taco, on French toast, or rolled up in a naan, which is this traditional Indian flatbread?
Slamburgerinizi klasik susamlı ekmeğe mi, taco olarak mı tost ekmeği arasına mı, yoksa naana dürülmüş şekilde mi istersiniz ki bu sonuncusu da geleneksel Hint pidesidir?
It's when you're sitting in the tub, for me, eating french toast, got weed coming, got a ho coming, got kwasi bringing me a rolls royce.
Öylece oturabildiğimiz zamanlar, yani, Fransız tostu yiyebildiğim zamanlar, otun ve fahişelerin geldiği zamanlar, Kwasi'nin bana Rolls Royce aldığı zamanlar.
- Aargh! Give me two three-minute eggs, dry toast, and a cup of Maxwell House before we go to Indian bingo.
Tombala oynamaya gitmeden önce bana bir rafadan yumurta kızarmış ekmek ve Maxwell House kahvesi getir.
It takes a half-hour to generate enough power to make toast.
O jeneratör, tost yapmak için yeterli elektriği yarım saatte biriktiriyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]