English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Aday

Aday translate Turkish

7,968 parallel translation
My bet is they're no longer on the island.
Bence adayı terk etmişler.
And he's using the island nation to smuggle heroin into the United States.
Amerika'ya eroin sokmak için bu adayı kullanıyordu.
Alicia Florrick the candidate too creative, too zealous, in her pursuit of the state's attorney's office?
Aday Alicia Florrick, Eyalet Savcılığı ofisine giden yolda fazla yaratıcı, fazla mı heyecanlıydı?
Shakhti, you see the list of candidates for tomorrow's meeting?
Shakhti, yarın ki toplantı için aday listesini gördün mü?
Schultz pays off voters and brings them to the polls... so they can vote for his candidates.
Schultz, oy verenlere rüşvet verip onları oylamaya getiriyor ve böylece kendi adayına oy attırıyordu.
Were you nominated for an Emmy for producing the SAG awards?
SAG ödülleri prodüksüyonu için Emmy'ye aday mıydın?
♪ yeah, and you need it ♪
Adamın Amerikan Cumhuriyetçi partisine aday olmasını isterler.
Casey. You willing to give up your candidate for a few shifts
Ben daimi birini bulana kadar adayını bırakıyorsun, tamam mı?
It's something we use to see if you're a potential candidate for the program.
Program için potansiyel aday mısınız diye görmekte kullandığımız bir şey.
I've been asked to run for president.
Başkanlığa aday gösterildim.
The Democratic Committee has asked me to run for president.
Demokratik Komite başkanlığa aday olmamı istedi.
The logic is, I would run to make myself a viable candidate for vice president.
Benden istenen, başkan yardımcılığı için uygun bir aday olmak için yarışmam.
I'm not gonna run unless we all agree.
Hepimiz kabul etmeden aday olmayacağım.
Grace will approve your decision because she knows you want to run and she doesn't want to stand in your way.
Grace kararını onaylayacaktır Çünkü aday olmak istediğini biliyor ve yolunda durmak istemez.
If it's up to your family, I don't want you to run for president.
Eğer karar ailene ait ise, başkanlığa aday olmanı istemiyorum.
At last, the people's candidate of Greece has agreed to sit down with us.
Sonunda, Yunanistan halkının adayı bizimle görüşmeyi kabul etti.
His people said you're up for some big grant.
Adamları büyük bir bağışa aday olduğunu söyledi.
Most likely candidate.
Daha çok olası aday.
Carson and I both feel he's the obvious candidate.
Carson ile onun ilk aday olduğunu düşünüyoruz.
Kimlee gets my vote.
Benim adayım Kimlee.
In fact, you seem like a prime candidate for The Chair.
Aslında bakarsan sen Azap Sandalyesi'ne aday biri gibi görünüyorsun.
Alfredo says there's a promising candidate who attends a meeting near his garage.
Alfredo garajının yakınındaki toplantılara katılan ümit verici bir aday olduğunu söylüyor.
He embarrassed them, and they're the closest thing he has to an enemy.
Onları yerin dibine soktu Düşmanlığa en yakın aday onlar.
He's... probably gonna lose it and Dan and I were hoping he's a viable candidate for a bionic prosthesis, so if he's in chronic pain or in a C-collar for too long and that delays rehab, which...
Büyük olasılıkla bacağını kaybedecek. O yüzden tek umudumuz Dan'in biyonik protez adayı olması. Eğer kronik ağrı sorunu olursa ya da boyunluğu çok uzun süre takarsa rehabilitasyon gecikir.
But we do need to present our candidate to the board tomorrow.
Adayımızı yarın yönetim kuruluna sunmamız gerekiyor.
We have a general surgeon in the making.
İyi bir genel cerrah adayımız var sanırım.
Here comes the almost bride.
İşte gelin adayı geliyor.
Did you ever see a prettier almost bride?
Gelin adayından daha güzel bir şey gördünüz mü?
I think that you should consider evacuating the island.
Bence adayı boşaltmayı düşünmeniz gerek.
Evacuating in the middle of peak season would cause a heck of a lot more damage than any rats ever could.
En yoğun sezonun ortasında adayı boşaltmak sıçanların verebileceği zarardan çok daha fazla miktarda zarara yol açar.
Ghat hero, running for president... but ask him to get me customers and he runs like an athlete!
Ghatın kahramanı, başkanlığa aday ama bana müşteri getirmesini istediğimde, Bolt gibi kaçar!
We could help you find another candidate.
Başka bir aday bulmanızı sağlardık.
We'd like you to run for New York State Senate.
Seni New York Eyalet Senatörü olarak aday göstermek istiyoruz.
Beckett, if you do run, I'll help with your campaign.
- Beckett eğer aday olursan kampanyanda sana yardım ederim.
We're taking this island back.
- Bu adayı geri alıyoruz.
She's Catherine's candidate for chief.
Catherine'in şef adayı.
Mm, she's a solid candidate, certainly. But so is Bailey.
Sağlam bir aday olduğu belli ama Bailey de öyle..
She would be excellent for the job.
İş için mükemmel bir aday.
Well, I know, but I'm dating him, I... so I have to be absolutely sure that he's the best person for the job.
Biliyorum ama onunla çıkıyorum. Yani iş için en iyi adayın o olduğundan kesinlikle emin olmalıyım.
Fist bump?
Başkan adayı mıyım neyim?
But I'm willing to be a fool, so why do you care? Do you like me? We'll make abalone rice that's full of oceany fragrance.
Çeviri : ohyoulovemetoo Yeppudaa Çevirmen Adayı
The Manchurian Candidate, The Ipcress File, Telefon- - all spies who one day just lose it.
Mançuryalı Aday, Ipcress Dosyası Telefon, tüm casuslar bir gün kafayı yer.
The FBI Academy is the toughest boot camp, hardest grad school rolled into one.
FBI Akademisi en sert aday kampı her şeyin bir arada olduğu en zor lisansüstü eğitim birimi.
- Every class of New Agent Trainees,
- Yeni Aday Ajanların her sınıfı...
That way, you're identifiable to us as a New Agent Trainee, or NAT, and not visiting law enforcement, a D.E.A. trainee, or a neighboring marine.
Bu şekilde, Yeni Ajan Adayı ya da YAA olarak bizim için tanınabilir olursunuz, ve güvenlik polisiyle, Narkotik adayıyla ya da yakındaki bir deniz piyadesinden ayrılırsınız.
So you are going to pick a fellow trainee, figure out the missing piece of their story in the next 24 hours, or you're out.
Kendinize eş aday seçecek 24 saat içinde hikayelerindeki kayıp bölümü çözeceksiniz, yoksa kapının dışındasınız.
Very impressive, Trainee Amin.
Çok etkileyici Aday Amin.
Well, you're the only applicant with this much clinical evaluative experience, but it's not really relevant to what we do here.
Bu kadar klinik değerlendirme deneyimi olan tek aday sensin, ama bunun yaptığımız işle pek ilgisi yok.
I think Joey's a real candidate. Sure.
- Bence Joey iyi bir aday.
No, no, no...
Hayır, diğer aday için haksızlık demek istedim.
Ow! Jeez.
Çeviri : ohyoulovemetoo Yeppudaa Çevirmen Adayı

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]