English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Addict

Addict translate Turkish

2,366 parallel translation
He's a drug addict.
Uyuşturucu bağımlısı.
Probably a Facebook addict with halitosis.
Muhtemelen, nefesi kokan Facebook bağımlısıdır.
At least he's not a drug addict who hangs out with goats all day.
En azından tüm gün keçilerle takılan bir uyuşturucu müptelası değil.
She was a drug addict.
- Ne? Uyuşturucu bağımlısıymış.
- Another cell phone addict?
- Bir telefon bağımlısı daha mı?
Drug-addict thing.
Uyuşturucu bağımlısı şeyi.
You think I'm the drug addict. Eh.
Bir de beni uyuşturucu bağımlısı sanıyorsun.
- You were... but your assistant, Paramita... She's an addict.
- Öyleydin ama yardımcın Paramita bir bağımlı.
She has a son, she's an ex-addict, and we met at AA.
Bir oğlu var, eski bir bağımlı, ve biz AA'da tanıştık.
Even though I had a mum who was a drug addict, it still felt so really attractive for some reason, even after years of watching her go downhill.
Her ne kadar uyuşturucu bağımlısı bir anneye sahip olup yıllar boyunca onun tepetaklak gidişin görmüş olsam bile, bir sebepten bu çok çekici geliyordu.
I was alright, but I was an alcoholic, a drug addict.
İyi yaşıyordum ama alkolik ve uyuşturucu bağımlısı oldum.
- He's a drug addict.
- O bir eroinman.
Hi, my name is Bruce, and I am an addict and an alcoholic.
Merhaba, adım Bruce. Ben bağımlı ve alkoliğim.
My name is Jack, and I'm an alcoholic and a drug addict.
Adım Jack. Alkolik ve uyuşturucu bağımlısıyım.
- That I'm a junkie, a shitty addict.
- Ben kahrolası bir bağımlıyım.
Now, all of a sudden, I'm a sex addict because I want to do it more than once a month?
Ayda bir kereden fazla yapmak istiyorum diye beni seks bağımlısı ilan etti.
Sometimes one has zero coping skills, becomes a heroin addict, the other one overcomes dyslexia and becomes a Scout.
Bazen birinin hiç yeteneği yoktur, eroinman olur diğeriyse disleksiyi yener, izci olur.
She thinks I'm a drug addict. Why would she be at my gig?
Bağımlı olduğumu düşünüyor, neden beni izlemeye gelsin?
So just think about going in there and listening to an ex-drug addict who happens to be my manager.
Bu yüzden içeri gir ve menajerim olan eski uyuşturucu bağımlısını dinle.
I'm crazy, not the 45-year-old drug addict who refuses to get her shit together.
Deli olan, bu pislikten kurtulmayı reddeden 45 yaşındaki keş kadın değil, benim.
I'm a drug addict.
Uyuşturucu bağımlısıyım.
You're the real addict here, foley. Not me.
Asıl bağımlı sensin, Foley, Ben değil.
You're an addict?
Bağımlı mısın?
Have you Orgasm Addict?
Orgazm Bağımlılığı var mı?
Sex addict.
Seks bağımlısıyım.
I'm a sex addict.
Yani, ben seks bağımlısıyım.
Thanks. I'm Mike, gratefully recovering sex addict.
Teşekkürler, ben Mike, seks bağımlılığından kurtulduğum için minnettarım.
You know how I know an addict is lying?
Bir bağımlının yalan söylediğini nasıl anlarım, biliyor musun?
No, because my last boyfriend was an alcoholic, and I promised myself I'd never date an addict again.
Çünkü son erkek arkadaşım alkolikti... ve bağımlı biriyle bir daha asla çıkmayacağıma söz verdim.
Neil. Sex addict.
Seks bağımlısı.
Okay, do you remember when on our first date, when you said to me that you couldn't date another addict and you wouldn't date another addict?
Hatırlıyor musun, ilk buluşmamızda bana bağımlı biriyle çıkamadığını... ve başka bir bağımlı ile çıkmayacağını söylemiştin?
Now, go tell Mommy you're a sex addict.
Şimdi git anneciğine seks bağımlısı olduğunu söyle.
I just think I'm worried about this whole addict thing, you know?
Sanırım bu bağımlılık şeyi beni baya endişelendiriyor.
After all, I picked an addict, that says something.
Neticede bağımlı birini seçtim, bu bir şey anlatıyor.
The right sleeve of an internet porn addict, the breathing pattern of an untreated heart condition.
Sağ eli, internet porno bağımlılığını açıklıyor. Nefes düzenine göre teşhis edilmemiş kalp problemi var.
- He works late one time, and you're implying that he's a drug addict.
İş için geç kaldı, uyuşturucu tiryakisi olduğunu ima ettin.
You've turned this perfectly worthless loser into an addict.
Bu aptal hergeleyi bir bağımlıya çevirdin.
An addict - Unfit to be a parent.
Bağımlı, güçten yoksun bir ebeveyn.
Apparently he was a cocaine addict?
Görünüşe göre kokain bağımlısıymış.
This guy moved in, he was a bum, a drug addict and he only cared about himself.
Bu herif taşındı, serseri, uyuşturucu müptelasıydı ve yalnız kendini düşünürdü.
You're my friend, but you're a crazy drug addict.
Arkadaşımsın, Ama çılgın bir uyuşturucu bağımlısısın.
You're an addict. You get a big payday.
Bağımlısın, büyük bir ödeme aldın.
And the other a lying, thieving, out-of-control addict?
Ve diğeri ise yalancı, hırsız ve kontrolden çıkmış bir bağımlı mı?
Like a cat or a meth addict.
Bir kedi yada eroinman gibi.
My husband's an aspirin addict.
Kocam bir aspirin bağımlısı.
This guy was no drug addict.
Bu adam uyuşturucu bağımlısı değil.
Because you're a sociopath and an addict and I can't even look at you right now.
Çünkü bir sosyopat ve bağımlısın ve şu an seni görmeye bile katlanamıyorum.
Addict.
Bağımlı.
Don't be so polite, you little drug addict.
Bu kadar kibar olma, seni küçük keş.
You know, if I was an ex-drug addict or an ex-alcoholic, I guarantee you would be able to look past that.
Uyuşturucu bağımlısı veya alkolik olsaydım yemin ederim sana söylerdim
No one's gonna take the time to search for the body of a fugitive drug addict.
Kaçak bir uyuşturucu bağımlısının cesedini aramak için kimse uğraşmayacaktır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]