English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Adopting

Adopting translate Turkish

422 parallel translation
We're adopting a baby.
Biz de bir bebek evlat ediniriz.
I was merely adopting the reverential tone customary with your high office.
Ben sadece sizin geleneksel saygılı tavrınızı benimsiyordum.
How do I go about adopting a French orphan?
Bir Fransız yetimini nasıl evlat edinebilirim?
Jervis, even you cannot go leaping about from country to country adopting orphans.
Sen bile ülke ülke dolaşıp, yetimleri evlat edinemezsin.
But, of course, you're not really adopting her in this case... - you're merely sponsoring her.
Onu evlat edinmeyeceksin, sadece sponsor olacaksın.
It's the strain of adopting to your form. The insatiable desire for sensation and experience.
Şeklinize uyum sağlamanın baskısı, heyecan ve deneyim için doyumsuz bir arzusu var.
I was planning on adopting all you children too.
Ben de hepinizi evlat edinmeyi planlıyordum.
Many who used to hide their feelings openly declared their anti-Semitism to the point that France began adopting certain German values, and sought to get closer to Hitler, in the hope of creating a Europe where France and Germany would collaborate and obviously anti-Semitism became a common element between many Germans and Frenchmen.
Duygularını saklayan pek çok kişi bir noktaya kadar anti-Semitizm düşüncelerini açıkça ifade etti öyle ki Fransa, belirli Alman değerlerini benimsemeye başladı ve Fransa ve Almanya'nın işbirliği yapacağı yeni bir Avrupa yaratma umuduyla Hitler'e yaklaşmanın yollarını aradılar ve anti-Semitizm pek çok Alman ve Fransız arasında açıkça ortak bir unsur haline geldi.
How about adopting him, mister?
Onu evlat edinmeye ne dersin bayım?
Because of this cover story... in one of your sleazier national tabloids... she has been forced to go underground... disguising her appearance... and adopting the alias of Babs Johnson.
Bu saklı hikayenin amacı... ulusal bir adi tabloid yayın sonucu... iğrençliğini gizlemek üzere yeraltına girmeye zorlanmasını ve takma adı Babs Johnson'ı evlat edinmesini açıklamaktır.
By marrying Nero to your daughter and adopting him, you've signed your death warrant.
Nero'yu evlat edinip, kızınızla evlendirerek kendi ölüm fermanınızı imzaladınız.
We'd given up hope of a child of our own and had talked about adopting one.
Tam da kendi çocuğumuz olması konusunda umutsuzluğa düşmüş, evlat edinmeyi tartışıyorduk.
The Stolzes took little Andryusha to bring up, adopting him as one of their family.
Stolz ailesi küçük Andryusha'yı aldılar onu yetiştirdiler ve evlat edindiler.
I'm a bit disappointed in him, adopting that attitude.
Böyle bir tutum takındığı için biraz hayal kırıklığına uğradım.
So, what do you think about your son and me adopting a child?
Evlat edinmemiz konusunda ne düsünüyorsun?
I want to live a normal, happy life, whether it's being married and adopting children, whether it's being famous and rich.
Normal, mutlu bir hayat sürmek istiyorum. Evli ve bir çocuk evlat edinmiş de olabilirim, ünlü ve zengin de olabilirim.
My wife finally agreed to adopting a child. Great huh?
Sonunda eşim bir çocuk evlat edinmeyi kabul etti.Mükemmel ha?
I don't know why you insisted on adopting this disgusting brat!
Bu iğrenç velette neden ısrar ettiğini bilemiyorum!
By adopting Camille I inherited her parents'land... increasing the property my father and I already owned.
Camille'yi evlat edinmemle miras kalan ailesinin toprakları babam ile benim zaten sahip olduğumuz mülkleri çoğalttı.
But sometimes I think adopting him was a mistake.
Ama bazen onu evlat edinmenin bir hata olduğunu düşünüyorum.
... taken their time adopting a policy of coexistence with the medfly'cause that's the only realistic course open to us.
... sineklerin ortama uyum sağlama sürecini geciktirmek çünkü önümüzdeki tek çıkar yol bu.
So you feel better about adopting her options rather than creating your own?
Onun tercihlerini benimsemeyi kendininkilerini yaratmaya tercih ettin.
- We're not adopting anything. I want no sex.
- Bir şey falan aldığımız yok, cinsiyet falan da olmayacak.
Today environmentalists from all over the globe... are adopting a new, more holistic approach to their studies... which they call "deep ecology."
Günümüzde dünyanın dört bir yanındaki çevreciler... araştırmalarının sonucunda yeni ve ortak bir sonuca ulaşıyorlar... buna "derin ekoloji" diyorlar.
- About adopting him?
- Onu evlat edinmeyi mi?
But you know, adopting a child isn't easy.
Fakat biliyorsun, evlat edinmek öyle kolay değil.
I mean, I was thinking of adopting Susie.
Susie'yi kendim evlat edinmeyi düşünüyorum.
"I think you have a much better chance of success in life " by sticking to your own trade than by adopting any other course.
Bence hayatta başarılı olmak için kendi işinize yoğunlaşmanız bu tür kurslara kabul edilmeyi beklemenizden daha iyi olacaktır.
No you don't see them adopting a whole lot of crack babies do you?
Sürüyle uyuşturucu bağımlılarının çocuklarını evlat edindiklerine de denk gelmezsiniz.
We've only known Tina for a few months. We're adopting her baby.
Onun bebeğini evlatlık edineceğiz.
- Does she know you're adopting her?
- Evlatlık edindiğini biliyor mu?
I'm adopting her.
Onu evlatlık ediniyorum.
Perhaps, but adopting a siege mentality is ultimately self-defeating.
Olabilir, ama kuşatma zihniyetini benimsemek er geç kendine zarar verir.
Hopefully there would have been a transfer made by the adopting family.
Umarım evlatlık edinen ailenin de bir para transferi olmuştur.
Wilbur, the adopting couple is waiting in your office.
Wilbur, evlatlık alan çift ofisinde bekliyor.
Little, we tfy to discoufage couples ffom adopting childfen outside theif own species.
Little, kendi türleri dışındakileri evlat edinmek isteyen ailelere destek vermemeye çalışırız.
There's not a chance in the world that I am adopting a retarded dog.
Hayatta salak bir köpeği sahiplenmeme imkan yok.
You ever hear of adopting?
- Sadece merak ettim.
The witness is adopting a contemptuous attitude toward this Tribunal which is giving him trial that he never gave a living soul nor dead ones either!
Sovyet Rusya'ya saldırılmasına karşı olduğunuzu söylemiştiniz. Buna rağmen Alman kamuoyuna hiçbir uyarıda bulunmadınız. Bunu önlemek için hiçbir baskı veya spekülasyonda bulunmadınız.
I considered adopting...
Ben, evlat edinelim dedim.
We're thinking of adopting so I'll have company.
Evlat edinmeyi düşünüyoruz, yani bir misafirim olacak yakında.
- Well, I'm not adopting her.
Onu evlatlık olarak almayacağım.
For not adopting you when your parents died.
Annen ve baban öldüğünde seni evlatlık olarak almadığım için.
Why would I have talked about adopting a child?
Neden bir evaltlık almayı düşündüm?
I would show them the new numbers showing more and more people adopting Linux and new people porting, new users and I'd show them our customer list
Onlara yeni rakamları gösterecektim daha daha fazla insanın Linuxu kabul ettiğini ve yeni insanlar kullanıcılar gösterecektim ve onlara müşteri listemizi gösterecektik
I'm not interested in adopting a lifestyle.
Ama hayat tarzımı değiştirmek istemiyorum.
I'm not interested in adopting a lifestyle.
Yeni bir yaşam tarzına alışmakla ilgilenmiyorum.
- Have you thought about adopting?
- Evlatlık edinmeyi düşünür müsünüz?
You ever consider adopting?
Evlat edinmeyi düşündün mü?
We talked to the couple adopting the boy.
Erkeği evlat edinen çiftle konuştuk.
I'M EVEN THINKING OF ADOPTING GUS.
Gus'ı evlat edinmeyi bile düşünüyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]