English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Alakay

Alakay translate Turkish

89 parallel translation
It shows an interest in life.
Hayata dair bir alakayı gösteriyor bu.
I fail to see the connection.
Aradaki alakayı göremiyorum.
I don't see the connection.
Alakayı göremedim.
That kind of depends on how you define business, actually.
Bu alakayı nasıl anladığına bağlı, aslında.
First Chuck balls on you and your stupid space-penis costume.
Hem seninle hem de şu uzay penisi kostümünle alakayı kesiyor.
I DON'T KNOW IF YOU'LL UNDERSTAND THE CONNECTION, BUT I WANTED TO KNOW MORE ABOUT YOUR FATHER.
Aradaki alakayı anlamayabilirsin ama, ben baban hakkında sorular soracaktım.
Now, Alakay, let me show you something, OK?
Dur, Alakay, sana bir şey göstereyim mi?
No, Alakay.
Hayır Alakay.
No, Alakay.
Hayır, Alakay.
Pay attention, Alakay.
İyi izle Alakay.
And that, Alakay, is how you attack...
Ve işte Alakay, saldırı dediğin böyle olur...
Alakay?
Alakay? VAHŞİ HAYVAN YAŞAM ALANI AVLANMAK YASAKTIR
Alakay!
Alakay!
- Daddy!
- Baba! - Alakay!
Alakay?
Alakay?
Alakay has come home!
Alakay evine döndü!
Alakay! Yeah!
Alakay!
And I'm going to use Alakay, yes.
Ve Alakay'ı kullanacağım, evet.
They're griping that Alakay never went through the rite of passage, blah, blah, blah, so technically speaking, he can't be a member of the pride.
Alakay'ın kabul töreninden hiç geçmemesine takmışlar kafayı konuşup duruyorlar işte. Kısacası, o resmi olarak sürünün bir üyesi olamaz.
- Alakay!
- Alakay!
Good night, Alakay.
İyi geceler Alakay.
Hey, Alakay, I just happened to walk by, I thought I'd wish you luck.
Hey Alakay, geçiyordum uğradım, sana şans dileyim dedim.
Alakay has failed the test!
Alakay testi geçemedi!
As your new leader, I hereby banish Alakay!
Yeni lideriniz olarak, sizlerin önünde Alakay'ı kovuyorum!
I'm in charge now, thanks to Alakay, the dancing lion.
Yönetim artık bende, sağolsun bizim dansöz aslan Alakay sayesinde.
Your son, Alakay, he said he could fix it.
Ne yapmayı düşünüyorsun? Oğlun Alakay, düzeltebileceğini söyledi.
Alakay!
Zuba! Alakay!
Now, Alakay, let me show you something, OK?
Şimdi, Alakay, sana bir şey göstereceğim, tamam mı?
Pay attention, Alakay.
Dikkatini buraya ver, Alakay.
And that, Alakay, is how you attack...
Ve asıl iş, Alakay, nasıl saldırdığına...
They're griping that Alakay never went through the rite of passage, blah, blah, blah, so technically speaking, he can't be a member of the pride.
Ayrıca Alakay'ın törelerimizin gerektirdiklerini de yapmadıklarını söylüyorlar, ıvır zıvır gibi şeyler işte. Yani tekniksel konuşmam gerekirse, o kabilenin bir üyesi olamaz.
Good luck, Alakay.
İyi şanslar, Alakay.
Good night, Alakay.
İyi geceler, Alakay.
Hey, Alakay, I just happened to walk by, I thought I'd wish you luck.
Hey, Alakay, bir uğrayıp şans dilemek istedim.
Alakay, turn around!
Alakay, arkanı dön!
As your new leader, I hereby banish Alakay!
Yeni lideriniz olarak, Alakay'ı buradan sürüyorum!
I'm in charge now, thanks to Alakay, the dancing lion.
Şimdi yetkili benim tabii dans eden aslan, Alakay'ın sayesinde.
Your son, Alakay, he said he could fix it.
Oğlun, Alakay, bu işi halledebileceğini söyledi.
She's lovely, but I don't see the resemblance.
Çok güzel. Ama alakayı anlayamadım.
How does that apply here?
- Konumuzla olan alakayı çözemedim.
I... don't quite see how that's relevant.
Alakayı kuramadım.
well, that's why we couldn't make the match.
O yüzden alakayı kuramamışız.
- Yes. We like to keep a low counselor-student ratio so that everyone gets the focused individual attention that they need.
Evet, danışman-öğrenci oranını düşük tutmaya çalışırız ki herkes ihtiyacı olan ilgi ve alakayı görebilsin.
- That's a non-sequitur.
Alakayı kuramadım.
It's a very nice story, but I'm not sure what it has to do with... Ali, listen to me.
- Çok hoş bir hikaye ama alakayı anlamadım.
How is that even relevant? I don't need to show relevance, but since you asked, whatever happened to your client on that island turned him into a cold blooded killer.
- Alakayı sana göstermeme gerek yok ama madem sordun, müvekkiline o adada her ne olduysa, onu soğukkanlı bir katil hâline getirmiş.
- Alakay.
- Alakay.
Good luck, Alakay.
Bol şans Alakay.
Alakay, turn around!
Alakay, arkana dön!
- It's Alakay!
- Bu Alakay!
Alakay, Zuba, you did it!
Alakay, Zuba, başardınız!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]