Amino translate Turkish
204 parallel translation
They'll say you need an energy source, you need oxygen, you need water, you need carbon, you need organic compounds, you need amino acids, you need all this stuff.
Size bir enerji kaynağına, oksijene Suya, karbona, Organik bileşenlere, amino-asitlere, Bütün bunlara sahip olmanızı söyler.
some meteorites have amino acids in them.
İçinde bazı aminoasitler olan meteorlar.
We showed that we actually got solid pieces that survived impact, and embedded within that solid piece are amino acids.
Etkiden kurtulan bazı katı parçalarımız olduğunu gösterdik, Ve katı parçaların içinde gömülü bazı amino asitler.
You know about the problem of polymerizing amino acid residues?
Polimerize amino asit kalıntıları sorununu biliyorsunuz?
Well, I think I've succeeded in the copolymerization... Of amino acid residues and carbohydrate molecules.
Sanırım aminoasit kalıntıları ile karbonhidrat moleküllerini eşpolimerleştirmeyi başardım ben.
We should find phospholipid, amino acids, cholesterol, creatinine, and protein.
Fosfolipid, amino asit, keratin, kolesterol ve protein kıymetlerini görmemiz gerekiyor.
I thought we can improve the men's diet, sir, by introducing high-protein supplements like amino acids, natural grain, lecithin and let's see, well, things like that, sir.
Diyetlerini, yüksek proteinli gıdalar vererek geliştirebiliriz aminyo asitler, doğal tahıllar, lesitin ve onun gibi şeylerle efendim.
Double-chain, 51 amino acids... employing 17 basic aminos cross-linked by sulfur atoms.
Çift-zincirli, 51 amino asitli. Sülfür atomlarıyla çapraz bağlı 17 amino asit.
The abbreviations for the amino acids.
Amino asitlerin kısaltmaları. S
No amino acids!
Amino asit yok!
How Andromeda functions without amino acids.
Andromeda'nın nasıl olup da amino aside sahip olmadığına.
Diethyl para-amino tannadol.
Dietil para-amino tannadol.
So chemical reactions something like these must be responsible for the organic matter in interstellar space and the amino acids in the meteorites.
Bu tür reaksiyonlar belki de meteorlardaki aminoasitlerin, ya da yıldızlararası boşluktaki organik materyali de açıklıyor.
You drop some into water and, among other things, you make amino acids, the building blocks of proteins.
Birazını suya karıştırarak amino asit, yani proteinin yapıtaşını elde ederiz.
Amino acid synthesis, polypeptide chains transfer RNA, genetic code, enzyme expression enzyme phosphorylation.
Amino asit sentezi, polipeptit zincirleri RNA transferi, genetik kodlama, enzim salgılama enzim işleme. Daha yeni başlıyoruz.
We weren ´ t born in an amino-acid soup, suddenly, by chance.
Amino asit suyunun içerisinde birdenbire şans eseri doğmadık.
nothing- - not even the presence of simple amino acids in the oceans.
Hiçbirşey- - Okyanuslardaki basit amino asitlerin bile varlığı yok.
amino acids, nutrients- - raining into the ocean.
Amino acidler, besleyiciler- - Okyanusa yağıyor.
Amino acid content equals 64 %.
Amino acid doygunluğu % 64.
He can extract digital computer data, encode it in amino-acid sequences and transfer them into a fluid in the syringe.
Bilgisayardan dijital verileri alıp, amino asit dizilerinin içine şifreleyip, onları şırınganın içindeki bir sıvıya naklediyormuş.
But I'm waiting for a sero-amino read-out.
Ama sero-amino sonuçlarını bekliyorum.
Once a month, I absorb amino acids. I waste neither food nor fuel.
Bir ay amino asit absorbe edince ne yiyecek ne de yakıta ihtiyaç duyuyorum.
The heat activates the amino acids in the lactose, making it a natural sedative.
Dalga geçiyorsunuz. Sıcaklık laktozdaki amino asitleri faaliyete geçiriyor. Doğal bir sedatif.
The animals can't manufacture the amino acid, lysine.
Böylece hayvanlar amino asit, yani Lysine üretemiyorlar.
Amino acids, neurotransmitters, herbs, you name it.
Amino asitler, nöroaktarıcılar, bitkiler, ismini siz koyun.
A group of amino acids are about to combine to form the first protein. The building blocks, heh, heh of what you call life.
Bir grup amino asit birleşerek hayat dediğinizin yapı taşı olan ilk proteini oluşturacak.
The amino acids are moving closer and closer and closer.
Amino asitler birbirlerine yaklaşıyor, yaklaşıyor ve yaklaşıyor.
You ´ ve worked on amniotic fluid samples.
Amino sıvılar üzerinde çalışmıştım.
Lay off the amino acids.
Amino asitlerini bırak biraz.
The amino acid sequence is in a combination I've never seen.
Amino asit dizilimleri, daha önce hiç görmediğim bir kombinasyonda.
The residue couldn't be analysed..... because it contained synthetic corticosteroids with unknown amino acids.
Kalıntılar analiz edilememiş çünkü bilinmeyen amino asitlerle birlikte yapay kortikosteroidler içeriyormuş.
We have located an M-Class planet and it shows high amino acid and protein readings.
M-Sınıfı bir gezegen tespit ettik amino asit ve protein değerleri çok yüksek.
Voyager's sensors picked up high levels of proteins and amino acids, which we assumed meant this was a planet filled with vast supplies of edible plant life.
Voyager'ın sensörleri bu gezegende, yüksek seviyede yenebilir bitki ve protein olduğunu tespit etmişti.
The residue is a concentration of proteins and amino acids.
Protein ve amino asit konsantrasyonunun kalıntıları.
This amino acid has been formed as a result of the breakdown of the toxin in her bloodstream.
Bu amino-asit, o toksinin kanına karışmasından sonra oluşmaya başladı.
According to the so-called experts it's all a matter of amino acid re-sequencing and disulfide shuffling.
Sözde uzmanların bir kısmına göre bütün olay amino asitlerin yeniden sekanslanmaları ve disülfit harmanlanmasıymış.
High concentrations of amino acids, proteins... and fragments of non-humanoid DNA.
Yüksek seviyede amino asitler, proteinler... ve insanımsı DNA'sı olmayan parçalar var.
You say a 20-letter code to any scientist, and they immediately think... protein amino acid sequence code, which is what this turned out to be.
Bu yirmi kodu herhangi bir bilimadamına gösterirseniz, hemen elimizdekilerin protein amino asit dizilişinin kodu olduğunu düşünürlerdi.
Minerals, amino acids, antioxidants, you name it.
Mineraller, amino asitler, antioksidanlar, ne ararsan.
It's loaded with amino acids, carbohydrates- - all the nutrients necessary for the crew to withstand these stressful conditions.
Mürattabatın bu koşullara dayanması için- - gerekli olan besinler, karbonhidratlar ve amino asitler yüklü.
You have to use a rendering of the amino acids in DNA.
Sen DNA'daki aminoasit eriyiğini kullanmak zorundasın.
An amino acid, maybe.
Ve belki Amino Acid.
Alteration of the amino acids of Thermolicyn could...
Termolizindeki aminoasitlerde yapılacak alterasyonların sonucu :
They will help stabilize your internal clock by chemically suppressing certain amino acids in your brain.
Bunlar beyninizdeki bazı amino asitleri baskılayarak biyolojik saatinizi düzene sokacaktır.
400million years ago, a bolt of lightning... created the first amino acid, the origin of life.
400 milyon yıl önce, bir yıldırım.. .. hayatın kaynağı olan amino asidi yaratmıştır.
Girl needs her amino acids.
Kızım o aminoasitlere ihtiyacım var..
You need a high-potency, high-mineral, mega-amino... anabolic body-building supplement.
İhtiyacın olan enerji yüksek mineral, mega-aminoasit... İşte kusursuz vücut geliştirici.
Secret messages encoded in amino-acid chains in carb-free breakfast bars.
Gizli mesajlar... kalorisiz kahvaltı gıdalarında... gizli aminoasit zincirleri bulunuyor...
It's a neuropeptide called Substance PK, a synthetic combination of amino acids - hydroxytryptamine and thyrotropin.
Öz PK adı verilen bir nöropeptid, bir amino-asit olan hidroksytriptamin ve tirotropin'ın karışımı.
Molecules look like amino acids.
Moleküller amino asitlere benziyor.
The Gandarium are a genetically engineered life form, designed to bridge the DNA and RNA sequencing during third-stage amino synthesis.
Gandarium genetik olarak düzenlenmiş, DNA ve RNA arasındaki üçüncü-devre amino sentezinde köprüdür.