English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / And get out of here

And get out of here translate Turkish

4,479 parallel translation
Let's just call somebody to help and get out of here.
Buradan kurtulmak için birisini arayalım.
Let's get to that truck and get out of here.
En o kamyona almak ve buradan çıkalım,
Suck it up and get out of here.
Kes artık ağlamayı. Hemen gidelim buradan!
You know what? I'm just going to get my work and get out of here.
İşim bitmek üzere ve buradan toz oluyorum.
So just get your shit and get out of here.
Pılınızı pırtınızı toplayın ve gidin.
All right, let's get in and get out of here. And you made that look so hard. Oh, my God.
Bu terapi olayını hiç anlamıyorum.
Great, so let's just slap a coat of paint on the place and get out of here,'cause I really think that you need to move on, Sally.
Güzel, o zaman burayı boyayıp defolup gidelim. Çünkü artık yoluna devam etmeni istiyorum Sally.
Just give us the money and let us get out of here.
Bize parayı ver, buradan gidelim.
Hey, just give us the money and let us get out of here.
Bize parayı ver, buradan gidelim.
And you get the fuck out of here.
Sen de siktir git buradan.
- Get out of here! - A minute and a half in.
Bir buçuk dakika ileride.
Get out of here right now. Look, he is flat the entire session, but when I hit him about faking the intercept and wanting to be caught, he spikes.
Bak, görüşme boyunca çizgisi dümdüz ama sahte ihbar konusunu ve yakalanmak istemesini söylediğimde çizgisi yükseldi.
Or you can just wait here for them to come and get you out of the car.
Onların gelip seni arabadan çıkarmasını da bekleyebilirsin.
I got to get in and out of here with the flight key as quickly as possible.
Mümkün olduğunca hızlıca içeri girip, uçuş anahtarını alarak dışarı çıkmam lazım.
You can give me the flight key, and I can finish the upload for you and get it out of here.
Uçuş anahtarını bana verebilirsin, yüklemeyi senin yerine ben tamamlarım ve onu buradan çıkartırım.
Get Navarro on the phone, and tell him to get us out of here.
Navarro'yu ara ve bizi buradan çıkarmasını söyle.
If this is anything like what i dealt with... It's not worth it, and you should get out of here.
Eğer bu üstesinden gelebileceğim birşey olsa buna değmez, ve sen burdan gitmelisin.
And get him out of here, via his desk.
Onu da götürün buradan, masasına da uğrayın.
I think we should pack our shit and get the hell out of here, you guys.
Bana kalırsa eşyalarımızı toplayalım ve buradan toz olalım, çocuklar.
You are gonna get out of here, and you're gonna survive.
Sen buradan çıkacaksın ve hayatta kalacaksın.
My plan was to get him out of here, and begin the last operation annihilating the people and proclaiming a free Hub Battle Land!
Planım onu buradan çıkartıp, son operasyonu başlatmak, yani insanları ortadan kaldırıp özgür İnbot Savaş Alanını ilan etmekti!
Why do not you get out of here and never come back?
Git ve bir daha da gelme.
- Sean, you're not gonna die. No, we're gonna get out of here and we're gonna forget all about this place.
Biz edeceksin buradan çıkıp yapacağız bu yer hakkında unutmak.
We torch this place, and we get the hell out of here.
Aydınlatana Burası, ve biz buradan cehennem olsun.
Leave the lattes and get the fuck out of here.
Latteleri bırak ve defol git.
Let me just sign the waiver and we'll get out of here.
Hemen belgeleri imzalayıp buradan gideceğiz.
But when I get out of here, and I will get out of here, I'll be coming for Hood.
Ama ben buradan çıkınca ki çıkacağım Hood için geleceğim.
So, maybe we give each other what we want, what we need... and just maybe we all get out of here alive.
Yani birbirimize istediklerimizi ve ihtiyaçlarımızı verecek olursak belki bir ihtimal hepimiz buradan sağ çıkarız.
You're still thinking you're gonna get out of here and keep on keeping on killing whoever gets in your way.
Hala buradan çıkabileceğini ve önüne çıkan herkesi öldürmeye tekrar tekrar devam edebileceğini düşünüyorsun.
And we're getting down and here's this skull taking shape, and we get out on the side, and I put Terry to work on cleaning the side of the skull'cause he's really our best preparator.
Daha da aşağıya gittikçe kafatası şekilleniyordu. Kenarı belirginleşmişti ve onu Terry'ye temizlettim. Çünkü en iyi hazırlık yapan oydu.
I've strict orders to get you out of here and before the riff-raff come.
Ayak takımı gelmeden önce buradan çıkmanızı kesinlikle emrediyorum.
And how to get the fuck out of here.
Ve burdan nasıl çıkacağımız ile ilgili.
I'm getting you out of here, and we're gonna get you a new arm, you hear me?
Seni ordan çıkaracağım ve kolunu da iyileştireceğiz, tamam mı?
And get these people out of here so we can conduct a proper investigation.
Bütün bu insanları gönderin ki, biz de doğru dürüst bir araştırma yapalım.
What do you say we get the hell out of here and work off some of these pastries?
Ne dersin buradan gitsek de şu pastalardan biraz daha mı bitirsek?
And then I'll figure out a way to get you out of here.
Sonra da seni buradan çıkarmanın bir yolunu bulacağım.
Oh! We gotta get him dried up and out of here.
Onu kurutup buradan çıkarmalıyız.
We go to the B B, we grab our shit, we grab Brit, and then we get the fuck out of here.
B B'ye gidiyoruz, senin saçmalıklarını topluyoruz, Brit'i alıyoruz, ve sonra da bu lanet olası yerden defolup gidiyoruz.
Okay, we need to find Doug and get the hell out of here.
Her neyse. Doug'ı bulup buradan gitmemiz lazım.
And, hey, if you're lucky enough, one of y'all might get out of here alive.
Ve eğer şanslıysanız, biriniz buradan sağ kurtulabilir.
Now, can we get out of here and go home?
Şimdi, burdan çıkıp eve gidelim mi?
Let's get out of here and check this stuff out at my house.
Hadi burdan gidelim ve bunlara evimde bakalım.
So, he comes to the door. I hit him, and we get his wallet and we just get out of here.
Şimdi, kapıya gelince onu bayıltıp, cüzdanını alır ve gideriz burdan.
Let's just out of here and get back to the car.
Buradan gidelim ve arabaya geri dönelim.
Come and get me out of here.
Gel, al beni buradan.
I got to find it and get you out of here!
Onu bulup seni buradan çıkarmam gerek!
I want us to leave, for us to get out of here and go back to the city.
Gidelim istiyorum, buradan defolup şehre dönelim.
Now all we have to do is get this door open, get the hell out of here, and you will bring me to my son.
Tek yapmamız gereken bu kapıyı açıp buradan çıkmak ve siz beni oğluma götüreceksiniz.
- All right, let's, uh, let's go ahead and get him out of here. - He's from Kapp.
Güvenlikten.
So, maybe we give each other what we want, what we need, and just maybe we all get out of here alive.
Yani birbirimize istediklerimizi ve ihtiyaçlarımızı verecek olursak belki bir ihtimal hepimiz buradan sağ çıkarız.
If you don't get up and walk out of here right now, I am going to burn this whole place to the ground with you in it.
Eğer ki şimdi kalkıp gitmezsen buradan bütün evi senin birlikte yakıp kül edeceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]