And i'm happy for you translate Turkish
315 parallel translation
And I want you to know that I'm really happy for you and Lucien.
Ve bilmeni isterim ki sen ve Lucien ile burada çok mutluyum.
I've been thinking things over for some time now... and I'll be happy to make you my wife.
Bir süredir üzerinde düşünüp duruyordum eşim olmandan mutluluk duyarım.
I think he's a grand guy, and I'm very happy for you, sis.
Bence harika biri ve senin adına çok mutluyum.
And, anyway, I'll be happy about it, because I'll be doing it for you, Trudy.
Ayrıca öyle olsa da bundan mutluluk duyarım, çünkü bunun senin için yapıyor olurum Trudy.
- You'll be happy to hear he's in fine health, and I'm here to fetch you back to Alaska for the wedding.
- Onun iyi olduğunu duyunca sevineceksin. Ve seni düğün için Alaska'ya götürmek için geldim.
Uh, I want you both to know that I'm very happy to do anything that will make sure that the government of the people by the people and for the people shall not perish from this earth.
- Cesur ol. - Siz ikinizden halk ve halkın hükümetinin bu dünyadan yok olmaması için her şeyi yapmaktan mutlu olacağımı bilmenizi istiyorum.
Doesn't it impress you that I have been sober for almost a year and I'm happy?
Bir yıldır hiç içmediğim halde mutlu olabildiğimi görmüyor musun?
And I'm very happy for you too.
Ve senin içinde çok mutluyum.
I'm happy for you and Hilda.
Hilda ile sana mutluluklar diliyorum.
But my wanting my children to be happy, while not taking away my love for you... will make Bernice happy, and therefore make the children happy.
Çocuklarımın mutlu olmasını istemem, sana olan aşkımın bitmesini istemeden Bernice'i mutlu edecek ve böylece çocuklar da mutlu olacak.
I'm so happy for you. And who's this?
Senin için çok mutluyum.
And, baby, if you're happy, I'm happy...'cause that's what I'm living for- - you, me, and now, little Noodles.
Ve, bebek, sen mutluysan, ben de mutluyum... çünkü bunun için yaşıyorum- - sen, ben, ve şimdi, ufak sersem.
I'm happy for her and I'm happy for you.
Onun ve senin için çok mutluyum.
And I'm sure you'll be happy to know... that I have notified your local draft boards... and told them that you are now all... eligible for military service.
Ayrıca gittiğiniz yerlerdeki askerlik şubelerine... artık, askere gitmeye hazır olduğunuzu bildirdiğimi... duymaktam mutlu olacağınıza da... eminim.
I know, and I'm happy for you.
Biliyorum, senin için seviniyorum.
I'm sorry... all he wanted was for you to be happy in this car... and now he's dead.
Özür dilerim... Bütün istediği arabayı beğenmenizdi, ama o artık yok.
This bone isn't for the dogs, and I'm throwing it out just to make you happy.
Bu kemik köpekler için değil ama sadece seni mutlu etmek için atıyorum.
Oh, I'm so happy, and I have you two to thank for it!
Öyle mutluyum ki. Ve bunun için ikinize de teşekkür borçluyum!
That's really wonderful. I'm very happy for you and Marilyn.
Senin adına sevindim Marilyn.
Well, then I'm happy and sad for you.
Öyleyse senin adına mutlu ve üzgünüm.
Wyatt... I'm happy for you, and for Ariana too.
Wyatt... senin için mutluyum, Ariana için de.
You're the joker in my deck, and I'm very happy for your success.
Başarına da çok seviniyorum.
I go out of my way for you! I do everything to try and make you happy!
Seni mutlu etmek için her şeyi yaptım!
I'm very happy for her, but it makes me feel like shit that you're finding her the love of her life and I'm here like, what?
Onun adına çok mutluyum, ama sen ortaya çıkıp Jane'e hayatının adamını buluyorsun, bir de bana bak. Kendimi bok gibi hissediyorum.
I have finally found my calling and I knew you'd be happy for me, honey.
Sonunda istediğimi buldum ve benim için mutlu olacağını biliyorum tatlım.
So, I hope, for your sake, that you have a great marriage and a happy life.
O yüzden, senin iyiliğin için, umarım iyi bir evliliğe ve hayata sahip olursun
And if you've gained a certain respect for me over the last three weeks... of course, I'm happy about that.
Ve eğer geçen üç hafta sonunda senin gözünde biraz saygı kazandıysam elbette, bundan mutluluk duyarım.
I'm too happy for words and love you dearly.
Mutluluktan ne diyeceğimi bilmiyorum.
And I'm really happy for you and your cat.
Senin için gerçekten mutluyum ve kedin için de.
It's an exciting moment, Kes, and I'm very happy for you.
Bu çok heyecanlandırıcı bir an, Kes, ve senin için çok seviniyorum.
I'm his best friend, you know. And I'm very happy for him.
Ben onun en iyi arkadaşıyım ve onun adına çok mutluyum.
I get that. I get that big-time, and I'm happy for you.
Anladım senin adına mutluyum.
Well, I'm sure I'm very happy for your daddy and you.
Şey, babacığın ve senin için çok mutlu olduğumdan eminim.
I'm happy for you and for her.
Her ikiniz adına da çok sevindim.
I'm so happy, sir, for you and the little boy.
Sizin ve küçük çok için çok sevindim, efendim.
And I'm really happy for you and your cat.
Ve senin adına çok mutluyum ve kedin adına da.
And I'd be happy to pay you $ 100 over the rental price for the inconvenience.
Normal kira ücretinden 100 dolar daha fazla ödemeye hazırım rahatsızlık yüzünden.
I'm very happy for you and wish you both the best.
Senin adına çok sevindim ve ikinize de mutluluklar dilerim.
And, Ike? I'm happy for you, honey.
Senin adına çok seviniyorum lke.
Yes, and I'm happy for you.
Evet. Ve senin adına sevindim.
And, uh, by the way, John, I just wanna say that I'm--I'm happy for you. You got promoted and all.
Bu arada terfi ettiğin için mutlu olduğumu söylemek istiyorum, John.
I know we didn't spend much time together... but I think some of my good taste was rubbing off on you, and I'm so happy for that.
Biliyorum birlikte pek vakit harcamadık sanırım iyi zevklerimden bazılarını senden almışım. - Ve bu yüzden çok mutluyum!
Okay, Will, you know that I'm happy for you, but remember there is a line between being enthusiastic and being obnoxious.
Will, senin adına sevindim. Ama unutma ki, hevesli ile iğrenç olmak arasında ince bir çizgi var.
I know. and I'm happy for you.
Senin adına da mutluyum.
And instead of being happy for me, you think that I'm evil...
Ve benim için mutlu olmak yerine, sen benim bir şeytan olduğumu düşünüyorsun.
And I'm so happy for you too, Betty.
Ben de senin adına çok sevindim Betty.
You're not happy, I'm not happy and it's not good for you... and it's sure as heck not good for the bank
Mutlu değilsin, ben de değilim ve sana faydası yoksa... kesinlikle bankaya da faydası yoktur.
You made me feel that maybe I didn't have to keep planning anymore... because it felt like I was actually living... and that for once I wouldn't have to work so hard at being happy.
Sen bende artık plan yapmama isteği uyandırdın... Çünkü hayatımda ilk defa... mutlu olmak için uğraşmak zorunda kalmadım.
And I'm happy for him, and for you, of course. Congratulations.
İkiniz için de seviniyorum tabii.
Best wishes for your wedding I'm very happy about you and Prem patching up
Düğün için mutluluklar.. Prem ve senin için çok mutlu oldum.
Yeah, well, um, I heard a rumor that A.M. Seattle isn't happy with their regular hosts, and I think she's angling for you to take over.
Evet ama... "Sabahleyin Seattle" her zamanki sunucularından memnun değilmiş. Bebe programı senin almanı istiyor bence.