And i'm really sorry translate Turkish
801 parallel translation
I accepted his apology and I told him something he really didn't want to know. So I'm kind of sorry.
- Özrünü kabul ettim ve gerçekten bilmek istemediği bir şey söylediğimden biraz üzgünüm.
Yes, I know. I'm awfully sorry to interrupt this way... but it's so hard to get to see you the regular way, and... this will only take a minute, really.
Evet, farkındayım ve bu şekilde böldüğüm için son derece üzgünüm ama normal yollardan sizi görmek çok güç, ayrıca bu sadece bir dakikanızı alacak, gerçekten.
I've acted very childishly, and I'm sorry, really sorry.
Çok çocukca davrandım, ve üzgünüm, gerçekten üzgünüm.
I'm sorry, I really must catch my plane or Lady X and that wretched gardener will be running amok.
Aksi takdirde Lady X ve sefil bahçıvan etrafta çılgın gibi koşturmaya başlayacaklar.
I'm really sorry, and I sympathize with you.
Gerçekten çok üzgünüm, durumunuzu anlıyorum.
Tell Maddox I'm sorry, really sorry, and I'll make it good.
Maddox'a üzüldüğümü söyle, çok üzüldüğümü. Sorumluluğu alıyorum, bütün zararını karşılarım yaşlı adamın.
- It was awful and I'm really sorry.
- Kötü davrandım, özür dilerim.
To have murdered so many people in such a short space of time Is really awful And I really am very, very, very sorry that I did it
Bunca insanı o kadar kısa sürede öldürmek çok korkunç ve bunu yaptığım için çok, çok üzgünüm.
Sorry, I didn't want to sound bitter, but... there would have been some opportunities... really wonderful opportunities, for that man and me.
Üzgünüm, böyle acı şeyler söylemek istemezdim, fakat... bazı fırsatlar çıkacaktı karşımıza... gerçekten, harika fırsatlar.
I'm really sorry, Willy, but I was out with Mieze, and I forgot all about it.
Gerçekten üzgünüm Willy ama dün Mieze ile dışarı çıktım ve tümüyle aklımdan gitmiş.
I had to take a tranquilizer to give you this pink slip... and I really am very sorry.
Bu ihtarnameyi sana vermek için sakinleştirici almak zorunda kaldım. Gerçekten çok üzgünüm.
And I'm really sorry but there's nothing I can do for you.
Ve çok üzgünüm ama senin için hiçbir şey yapamam.
Cath, listen, last night at the hotel I think I really went over the line, and I'm sorry, I swear.
Cath, dinle, dün gece otelde fazla ileri gittim ve üzgünüm, gerçekten.
I'm really sorry, but try and understand.
Çok üzgünüm ama anlamaya çalış.
I know we let you down and I'm really sorry.
Güvenini kötüye kullandık, çok üzgünüm.
I heard about what happened, and I'm really sorry.
Olanları duydum ve çok üzüldüm.
It was a simple mistake and I'm really sorry.
Bu sadece bir hataydı ve ben gerçekten üzgünüm.
I put myself in front of the town and I'm really sorry.
Kasabanın yerine kendimi koydum, ve gerçekten özür dilerim.
OK, Officer, I admit I broke the law, and for that I'm really sorry.
Tamam Memur Bey. Yasayı çiğnediğimi kabul ediyorum ve üzgünüm.
And I'm really sorry for Bell because she don't deserve it.
Ayrıca Bell için de çok üzüldüm çünkü o kadın bunu hak etmiyor.
I overheard about your mom, and I'm really sorry.
Annen hakkındakileri duydum, gerçekten üzüldüm.
I miss you already and I'm really sorry.
Seni şimdiden özledim ve gerçekten çok üzgünüm.
And I'm really sorry.
Özür dilerim.
And I'm really sorry.
Gerçekten üzgünüm.
And I'm really sorry about your son
Ve oğlunuzun durumuna da gerçekten üzüldüm.
Which is, um, why I haven't written lately, and I'm really sorry.
Sizden gelen bütün emirleri yerine getiririm. - Barry.
Listen, I'm really sorry, and in a perfect world, I could tell you this in person.
Dinle, gerçekten üzgünüm, bunu sana yüzyüze söyleyebilmeyi isterdim.
I mean, I really pounded Hank and I am sorry.
Hank'i fena hırpaladım. Özür diliyorum.
It really is, and I'm sorry.
Gerçekten, üzüldüm.
Lisa, honey, I'm sorry... but I really had a good time watching football with you... and I think you had a good time with me.
Lisa, tatlım, Özür dilerim... ama seninle maç izlerken gerçekten harika vakit geçirdim... ve sanırım sen de benimle geçirdin.
Listen, I'm really sorry, right, but I've had a bit of a rough week... and I just don't think I can go through with this.
Dinle, çok üzgünüm tamam mı, fakat çok zorlu bir hafta geçirdim... ve bunun üstesinden gelebileceğimi sanmıyorum.
And I'm really sorry.
Ben de çok özür dilerim.
- I'm really sorry. I just came out and bonk!
Tam dışarı çıkıyordum, çarpıverdim.
I'm really sorry about your test and all.
Sınav için çok üzgünüm.
Okay, well I just wanted to call and say that I'm really sorry about the fight we had.
Pekala şunu söylemek için aramıştım kavga ettiğimiz için gerçekten çok üzgünüm.
And I'm really sorry to bother you at home.
Ve sizi evde rahatsız ettiğim için çok özür dilerim.
Honey, I'm really sorry, but Frasier's waiters had a terrible accident and he really needs my help.
Tatlım, çok çok özür dilerim. Ama Frasier kadim bir dostumdur ve garsonları korkunç bir kaza geçirmiş. Bu muhteşem açılışta bana çok ama çok ihtiyacı var.
I'm sorry it wasn't one of those movies with guns and bombs and buses going really fast!
Silahların ve bombaların olmadığı ve ve otobüslerin çok hızlı gittiği bir film olmadığı için üzgünüm.
George, I know all about make-up sex and I'm really sorry.
George, barışma seksi hakkında bilgim var ama gerçekten özür dilerim.
She died for me, and I tried to tell her that I was sorry, but I don't think she'll ever really know.
Benim için öldü. Ona çok üzgün olduğumu söylemeye çalıştım, ama artık bunu hiç bilemeyecek.
and I'm really sorry.
Bu benim suçumdu ve hakikaten üzgünüm.
- and I'm really sorry if I'm full of attitude.
Benim işte.
Listen, if it means anything, I'm really sorry about everything that's been going on for you, you know, with Marsha and every...
Bak, Marcia ile aranızda geçenler için gerçekten üzgünüm ama...
I'm really sorry about this. Why don't you stay and watch the end of the movie.
Bunun için gerçekten üzgünüm Kalıp filmin sonunu izlesene.
I'm really sorry to interrupt graduation and everything.
Mezuniyet törenini ve her şeyi böldüğüm için özür dilerim.
No. I changed my mind, and I'm really sorry.
Hayır, fikrimi değiştirdim gerçekten çok üzgünüm.
Hey, look, I'm sorry, and I feel really bad about this, but...
Bakın, üzgünüm ve bu konuda kendimi kötü hissediyorum...
And I'm very sorry, but I really don't know where your father is.
Ve çok üzgünüm fakat Babanın nerede olduğunu gerçekten bilmiyorum.
You're my best friend, and... I'm really sorry that I always yell at you and stuff.
Sen en iyi arkadaşımsın ve her zaman sana bağırdığım için de üzgünüm.
I'm really and truly sorry!
İnanın gerçekten çok üzgünüm!
I'm really sorry about everything... and... just know I'll always be there for you.
Tüm olanlar için gerçekten üzgünüm. Ve sadece şunu bil, ben her zaman yanında olacağım.
and i'm proud of you 44
and i'm grateful 35
and i'm starving 33
and i'm not gonna lie 17
and i'm very sorry 29
and i'm so sorry 99
and i'm an alcoholic 48
and i'm 661
and i'm done 46
and i'm glad 37
and i'm grateful 35
and i'm starving 33
and i'm not gonna lie 17
and i'm very sorry 29
and i'm so sorry 99
and i'm an alcoholic 48
and i'm 661
and i'm done 46
and i'm glad 37