English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Anglo

Anglo translate Turkish

252 parallel translation
You anglosaxens.
Siz Anglo-Saksonlar.
Er... might I suggest The Anglo-American Grill?
"Anglo-Amerikan Izgara" adını önerebilir miyim?
Here is to The Anglo-American Grill, my lord.
Anglo-Amerikan Izgara'ya lordum.
Today the Royal North Surrey Regiment... is under orders to join Sir Herbert Kitchener's Anglo-Egyptian army... for the reconquest of the Sudan!
Bugün, Kuzey Surrey Kraliyet Alayı, Sudan'ın yeniden fethi için... Sir Herbert Kitchener'ın İngiliz yönetimindeki Mısır ordusuna... katılma emri almıştır!
- until relieved by Anglo-Egyptian troops. " - Bravo!
- kurtarılana dek ellerinde tuttu. "
I understand how an Anglo-Saxon feels.
Anglo-Saxon geleneklerinin nasıl olduğunu bilirim.
I can't allow Anglo-American relations to be threatened liked this.
İngiliz-Amerikan akrabaların böyle davranmasına izin veremem.
A finishing school in Switzerland, a house in Kensington, and an Anglo-Saxon husband with 2,000 pounds a year and no mistress.
İsviçre'de zengin çocukların gittiği bir okul, metresi olmayan... yılda 2000 pound kazanan Anglosakson bir koca ve Kensington'da bir ev.
- Anglo want it.
- Anglo da istiyor.
Me and my stupid Anglo-Saxon decency.
Ben ve benim aptal Amerikan-Alman terbiyem.
Crocker-Anglo Bank?
- Crocker-Anglo Bankası mı?
Culturally, we're a very advanced group with lots of good Anglo-Dutch and Anglo-Scotch stock and we're very progressive intellectually.
Çok kültürlü bir grubumuz var. Bir sürü iyi İngiliz-Hollanda ve İngiliz-İskoç kökenli aile var... ve entelektüel olarak yeniliklere açığız.
The Anglo-American press has more guts.
Anglo-Amerikan basın daha cesur.
Anglo-Canadian airlines Flight 21 for Montreal is now loading.
Anglo-Canadian hava yolları 21 numaralı Montreal uçağı yolcu almaya başlamıştır.
They say the treaty specifies Anglo-American finance in return for a promise your country uses English and American tankers.
Söylenene göre, anlaşma, ülkenizin İngiliz ve Amerikan tankerleri kullanması karşılığında Anglo Amerikan finansını belirliyor.
Well, you're not exactly Anglo-Saxon yourself.
Siz kendiniz de pek anglosakson sayılmazsınız.
The Anglo-Saxons have lost the art of touching each other.
Anglosaksonlar birbirine dokunma sanatını kaybetti.
Although I may look like a white Anglo-Saxon protestant, I'm actually a black Southerner.
Beyaz bir Anglo-Saxon Protestanı gibi görünmeme rağmen aslında Kuzeyli bir zenciyim.
He's worked for seven years as a field engineer with the Anglo-Iranian branch.
Yedi yıl Anglo-İran bölümünde saha mühendisi olarak çalıştı.
Sir, two volumes of the Anglo-American Trade.
İki cilt İngiliz-Amerikan Ticaret Yıllığı, efendim.
I took you to be an Anglo, but you're none of us, are you?
Balıkçı olduğunu sandım, ama bizden değilsiniz, değil mi?
I'M GOING TO OFFER YOU A RESEARCH FELLOWSHIP ON THE ANGLO-FRENCH SILLY WALK.
Size Anglo-Fransız aptal yürüyüşü için araştırma bursu önereceğim.
This man has insulted our Russian allies... implying Anglo-American world rule.
Bu adam Anglo-Amerikan Dünya düzenini savunarak Rus müttefiklerimizi aşağılamıştır.
It's genuine 160-proof old Anglo-Saxon, baby.
Bu hakiki 160 derece, yıllanmış Anglo-Sakson kanı, bebek.
The Inniskillin Fusiliers and Anglian regiment are all right if you're interested in the art nouveau bit.
Inniskilling Tüfekli Piyade birliği ve Anglo alayı da iyi. Eğer art nouveau'ya ilgi duyuyorsanız.
When the Anglo first wished to build a house in Sinola, he asked.
Göçmenler, Sinola'daki ilk evi yapmak istediklerinde, izin istemişlerdi.
There is enough land. Let the Anglo have a home. "
O kadar çok toprak var ki, göçmenler yerleşebilerler " demişler.
Listen to this Anglo son of a bitch!
Şu serseriye bakın!
You could always conquer your anglo-saxon scruples.
Ayrıca, boğuşma sırasında alacağın silah benim revolverim olacak.
You must also attempt this anglo-saxon dignity... as you mount the steps to the scaffold.
Gideyim. Bir daha adımı bile duymazsın.
Few days later, it travelled for Washington, to guarantee that the war would be stopped in the Europe in first place e in the Pacific in second, as well as cementing the new Anglo-American alliance.
Birkaç gün sonra Washington'a gitti. Savaşın, kendi planları dahilinde yürüyeceğinden emin olmak istiyordu. Yani önce Avrupa, sonra Pasifik.
As that battle had counted with four aircraft carrier, the version that had counted in them it was that three had returned e one was in péssimo been, but the Anglo-American section said that they had destroyed the four.
Savaşa dört gemi katıldığına göre yani bize söylenen oydu, biri hasarlı bile olsa üçü geri dönmeliydi. Anglo-Amerikan tarafı, dört geminin de battığını söylüyordu.
The main objective was to be captive of Anglo-Americans and not of Russians, in whose people and territory they had inflicted as many losses.
Asıl amaçları, topraklarına ve insanlarına hayli zarar verdikleri Rusların eline düşmektense Anglo-Amerikanlara tutsak olmaktı.
Operation Torch - codename for the Anglo-American landings in the French North African colonies of Morocco and Algeria.
Meşale Operasyonu, Fas ve Cezayir'deki Fransız Afrika kolonilerine yapılan Anglo Amerikan çıkartmalarına verilen isimdi.
We had that to sink the greater possible number of ships before our rival Anglo-American it could develop armament anti-submarine efficient e to substitute the merchant ships that we had sunk.
Anglo-Amerikan düşmanımız denizaltılara karşı etkili bir savunma geliştirene ve batırılan ticari gemilerin yerine yenisini koyana kadar olabildiğince çok sayıda gemi batırmalıydık.
So that you have the physical control of the Continent in the hands of three outsiders - because the British were a part of it, although they only contributed 25 % of the whole total to Eisenhower's Anglo-American force.
Yani kıtanın fizikî kontrolü üç yabancının elindeydi. Çünkü her ne kadar Eisenhower'ın Anglo-Amerikan gücüne % 25 nisbetinde bir katkı verseler de, İngilizler de işin bir parçasıydı.
And there's some evidence to indicate that our leaders underestimated the striking force of the Anglo-American armies that invaded Europe, because when we adopted the zonal positions we gave up Saxony and Thuringia.
Buna ek olarak liderlerimizin, Avrupa'yı istila eden Anglo-Amerikan ordusunun saldırı gücünü hafife aldığına dair bazı emareler mevcuttu. Çünkü bölgesel pozisyonu aldığımızda Saksonya ve Türingiya'yı bıraktık.
If you have a unified Germany that is in the hands of the Anglo-Americans, then you have a Western domination of the Continent that would cheat Russia out of her just claims to the security that was Stalin's number-one concern all through the war and afterwards.
Anglo-Amerikan elindeki bir birleşik Almanya ise kıtanın Batı hükmünde olması demektir ki bu durum Stalin'in savaş boyunca ve sonrasında bir numaralı kaygısı olan güvenliği hileyle Rusya'nın elinden almak demektir.
General Montgomery now admits that Anglo-American forces, held in check by the Germans, were unable, during the last 24 hours, to effect any noticeable progress along the Normandy front.
General Montgomery'nin Alman birliklerince durdurulan Anglo Amerikan askerleri, son 24 saatte Normandiya cephesi boyunca... ... herhangi önemli bir gelişme gösteremediler.
South of Caen, numerous Anglo-Canadian attacks have gained them some terrain.
Normandiya cephesinde... Kanadalı birliklerin desteklediği, İngiliz hücum kıtaları... stratejik önemi olmayan, cüzi gelişmeler gösterdiler...
Since we're Anglo-Saxon and Mr. Wang's son is Japanese it wouldn't be hard to sniff out the Chinaman.
Biz Anglosakson, Bay Wang'ïn oglu da Japon oldugu için Çinli kokusunu almak kolaydï.
We have entered a new era of Anglo-Soviet cooperation.
Anglo-Sovyet işbirliğinde yeni bir çağ.
I'm certain that two such perceptive talents will enjoy working together in Sardinia, and that it will help to make Anglo-Soviet cooperation a reality.
Böyle iki büyük yeteneğin Sardunya'da beraber çalışmaktan zevk alacaklarına eminim, ve bu da Anglo-Sovyet işbirliğine yardımcı olacak.
" It all began with William the Conqueror...
" Herşey Anglo-Saxonları yere gömen ve...
" who screwed the Anglo-Saxons into the ground...
" yeri onlarınkine ve bizimkine göre şekillendiren...
Coming from one of the great Anglo-Saxon heterosexual bores of all time, that's the ultimate compliment.
Anglosakson dünyanın en sıkıcı insanlarından birinden gelen büyük bir kompliman.
Just to remind you, you have Cabinet at 10.00, the Anglo American Society at one, and the "World in Focus" interview, this evening.
Saat 10'da kabinenin toplanacağını hatırlatayım dedim. Saat 1'de Anglo Amerikan Cemiyeti geceye de World in Focus röportajı.
if a hypothetical Minister were to rock the Anglo American boat?
Farazi bir Bakan'ın Anglo Amerikan botunu sallayıp durduğunu düşünsenize?
This is a response to Anglo-American aggression in French North Africa preventing the enemy from landing on the southern coast of France.
Sınır hattı Geçmek yasaktır 11 Kasım'da Fransız-Alman sınır hattında sabah saat 7'de Führer'in emirleriyle Alman askeri kuvvetleri işgal edilmemiş Fransa'yı Akdeniz'e doğru geçtiler.
And the brand-new anglo-saxon world he'd adopted.
- Şapşal İngiliz moruğu.
I catch you on the landing, and in the renewed struggle I shoot you.
Darağacının merdivenlerini çıkarken sen de bu Anglo-Sakson asaletine başvurmalısın. Bak...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]