Aren't you feeling well translate Turkish
46 parallel translation
- Aren't you feeling well?
- Kendini iyi mi hissetmiyorsun?
Aren't you feeling well?
İyi hissetmiyor musunuz?
Aren't you feeling well, lady?
Kendinizi iyi hissetmiyor musunuz, hanımefendi?
Aren't you feeling well, dear?
Kendini iyi hissetmiyor musun, tatlım?
Aren't you feeling well, Minnie?
İyi hissetmiyor musun, Minnie?
Aren't you feeling well?
Kendini iyi hissetmiyor musun?
Aren't you feeling well?
İyi hissetmiyor musun?
Héy? Aren't you feeling well?
- Kendini iyi hissetmiyor musun?
Aren't you feeling well?
Kendinizi iyi hissetmiyor musunuz?
Aren't you feeling well?
- Kendini iyi hissetmiyor musun?
Aren't you feeling well?
İyi misin?
I'm sorry to hear you aren't feeling well.
Kendini iyi hissetmediğini duyduğuma üzüldüm.
Old Man you aren't feeling well, are you?
Yaşlı adam kendini iyi hissetmiyorsun, değil mi?
- Aren't you feeling well?
- Hasta mısın?
Aren't you feeling well, madam?
Rahatsız mısınız, hanımefendi?
Aren't you feeling well?
İyi değil misin yoksa?
My God, aren't you feeling well?
Tanrım iyi değil misiniz?
Aren't you feeling well?
Rahatsız mısınız?
Aren't you feeling well?
Kendini kötü mü hissediyorsun?
- Aren't you feeling well? - Fine.
- Kendini kötü mü hissediyorsun?
Aren't you feeling well? "
İyi hissetmiyor musun? "
Then why aren't you feeling well?
O zaman niye rahatsızlandın?
Aren't you feeling well?
- İyi hissetmiyor musun?
Madam, aren't you feeling well?
Madam, iyi hissetmiyor musunuz?
Aren't you feeling well?
İyi hissetmediğini mi?
We're done with practice I heard that you aren't feeling well.
Provada iyiydik. İyi hissetmediğini duydum.
You're not feeling well, Aren't you?
İyi hissetmiyorsun, değil mi?
Aren't you feeling well?
İyi hissetmiyor musun? - Onu eve götürecek misin?
I called the theater and I told them you aren't feeling well.
Tiyatroyu arayıp kendini iyi hissetmediğini söyledim.
I have a feeling Elliot wasn't the one who rigged this vote. Well, we both know crowns aren't my thing. So you dropped out of the race?
[¶ A.B. O'Neill : sevgilim] seçimlerde hile yapanın Elliot olmadığını düşünüyorum tacın benim olmadığını ikimizde biliyoruz öyleyse yarıştan elendinmi?
Aren't you feeling well, Joseph?
Sen iyi değil misin Joseph?
Aren't you feeling well?
İyi değil misin?
If you aren't feeling well, should we have someone take you?
Kendinizi iyi hissetmiyorsanız yanınıza birini verelim.
Why do I get the feeling you aren't totally excited about mentoring? Well, between Katz and Kalfis,
Danışmanlık yapmak konusunda pek heyecanlı değilsin sanırım.
- Well, I'm feeling like maybe things aren't gonna work out for you and Nancy.
- Senin ve Nancy'nin aranızdaki bağ şeyini kuramamış gibi hissediyorum.
aren't you 6426
aren't you sweet 50
aren't you hot 24
aren't you cold 71
aren't you clever 17
aren't you tired 48
aren't you eating 23
aren't you excited 41
aren't you curious 39
aren't you hungry 75
aren't you sweet 50
aren't you hot 24
aren't you cold 71
aren't you clever 17
aren't you tired 48
aren't you eating 23
aren't you excited 41
aren't you curious 39
aren't you hungry 75