English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Asda

Asda translate Turkish

37 parallel translation
I didn't go on the nick in Asda for some chuffing women's DIY video.
Kadınlar için yapılmış bir eğitim kaseti için mi bu kadar riske girdim ben?
He's got the hump about Asda.
Kafayı mağazaya taktı.
I should take that security-guard job at Asda. Jesus!
Jean mağazadaki güvenlik işini kabul et diyor.
-.. you get Asda, you know?
Asda olur, biliyo musun?
Narcolepsy is an ASDA-certified dyssomnia.
Narkolepsi tıpça onaylanmış bir uyku bozukluğu.
I bought six bottles for £ 5. 99 at ASDA.
ASDA'dan 5.99 sterline altı şişe aldım.
Car's not insured, tax disk's a photocopy and the shocks won't get us past Asda.
Arabanın sigortası yok, Kopya vergi kağıtları ile anca past Asda'ya gideriz.
- Asda.
- Asda'da.
"George of ASDA."
Ödülümüze bakalım.
Why, I shall play him as a night-soil man plays his poop spinet.
"ASDA'lı George." - Kimin işi bu?
- What is it, George of ASDA? A taste of your own medicine.
- Ayağa kalk, domuz.
And I'm wearing like really sexy knickers that I got from George at Asda.
Ve çok seksi bir külot giyiyorum bunu George, Adsa'dan almıştım.
Asda, Sainsbury's, Tesco.
Asda, Sainsbury's, Tesco.
Which is why I always shop at George at Asda.
İşte bu yüzden daima Asda'daki George'dan alışveriş yapıyorum.
I worked at ASDA and you never asked about that.
Eskiden ASDA'da ( mağaza ) çalışıyordum, onu da hiç sormadınız.
I did it with this bird from Asda and now she's pregnant.
Asda'dan * bir hatunla yaptım ve şimdi hamile.
- Saucy Asda Karen is? - It is.
- Evet, o.
You got a woman from Asda pregnant in your lunch hour.
Öğle arasında Asda'dan bir kadını hamile bıraktın.
I'll think you'll find that he did in his books, but I Wouldn't expect you to have managed to squeeze in much Conan Doyle during your romp around the chick-lit bucket at Asda.
Kitaplarında söylediğini bulacağını düşünüyorum, ama Asda'da kıçını sallayıp kolay para kazanmaya çalışırken, senin Conan Doyle ile pek fazla ilgilenip, öğrenebileceğini beklemiyorum.
Asda?
Asda?
So Asda was a Railton lad born and bred.
- Evet.. Asda doğma büyüme Railton'lı bir genç.
Cristal champagne, Asda.
- Cristal Şampanyalar, Asda.
And the girls, Asda.
Ve tabi ki kızlar, Asda!
Oh, Asda, there'll be lots of gravy, Asda.
- Dünyanın sosu olacak Asda.
Asda was 15 years, 11 months and 29 days the day Coleman signed him to City.
Ve Coleman'ın kontratı imzalattığı gün Asda 15 yıl, 11 ay ve 29 günlüktü!
There's a really big Asda, so I thought...
Büyük bir market vardı, ben de...
- Do you know where the Asda is?
- Asda nerede biliyor musunuz?
It's back of Asda.
Asda'nın arkasında. Görürsünüz.
You'll see it. - Back of Asda, see?
- Asda'nın arkası, anladınız mı?
It's MI5, not ASDA!
Orasi MI5, süpermarket zinciri degil.
I know for a fact they do it in Asda.
- Asda'daki gerçeğini biliyorum.
In that ASDA car park?
- ASDA otoparkında mı? - Hayır, o zaman yoktu.
ASDA.
ASDA.
"Last year, my horse started at 33-1 at Aintree and ended up as" "two for one at ASDA!"
"Geçen sene atım Aintree Hipodrumu'nda 33 / 1 oranı vardı ve sonra Migros'ta 2 alana 1 kazandım."
I can barely find my way around Asda.
Asda etrafında yolu zor biliyorum.
You bitch.
- Ne var, ASDA'lı George?
- What?
- En azından Asda'dan edepsiz Karen'ın o olduğunu varsaydım? - Ne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]