Athelstan translate Turkish
119 parallel translation
So your gods killed him.
Çünkü Athelstan'ı ondan daha çok seviyordum.
And the court of King Athelstan in 924 AD.
Ve de M.S. 924'te Kral Athelstan'ın Sarayı'nda.
I told them, after that Cup of Athelstan fiasco at Easter.
Paskalya zamanı gelen Athelstan Kupası'ndan sonra söyledim!
Did you see that, Brother Athelstan?
Gördün mü Rahip Athelstan?
God help us, Brother Athelstan.
Tanrı yardımcımız olsun Rahip Athelstan.
What is it, Brother Athelstan?
Sorun nedir Rahip Athelstan?
Athelstan.
Athelstan.
His name is Athelstan.
Adı Athelstan.
Athelstan, we want to ask you something.
Athelstan sana bir teklifimiz var.
Athelstan.
Athelstan...
Give Athelstan a drink.
Athelstan a içki ver.
You are surely not tired, Athelstan.
Pek tabii yorulmadın, Athelstan.
Athelstan, I want you to meet someone.
Athelstan, biriyle tanışmanı istiyorum.
Athelstan, come.
Athelstan, gel.
Athelstan?
Athelstan?
I have something for you, Athelstan.
Sana bir şey getirdim, Athelstan.
What about Athelstan?
Athelstan nerede?
What happened to Athelstan?
Athelstan'a ne oldu?
If you will permit this man, Athelstan, to remain with me, he can do the talking.
İznin olursa, konuşmayı yapması için Athelstan benimle burada kalsın.
Athelstan is a free man.
Athelstan özgür bir adam.
We made contact and your Christian friend Athelstan arranged for further talks, or so he said.
* We made contact and * your Christian friend Athelstan arranged for further talks, or so he said.
What about Athelstan?
Peki ya Athelstan?
Poor Athelstan.
Zavallı Athelstan.
You have a great gift, Athelstan.
Harika bir yeteneğin var, Athelstan.
You are only a monk, Athelstan, and yet, somehow, I begin to trust you.
Sadece bir rahipsin Athelstan ama nedense, sana güvenmeye başladım.
The fact is, Athelstan, we have lost more knowledge than we ever had!
İşin aslı, Athelstan sahip olduğumuz bilgiden çok daha fazlasını kaybettik.
It's the stuff of dreams, Athelstan.
Hayallerin kaynağı bu, Athelstan.
We're all dying, Athelstan.
* We're all dying, Athelstan.
I've had dreams of the Priest Athelstan.
* I've had dreams of the Priest Athelstan.
Athelstan, who is it?
Athelstan, kim o?
I think we should send Athelstan.
Bence Athelstan'ı göndermeliyiz.
Why have you come, Athelstan?
Neden geldin, Athelstan?
I really like your new clothes, Athelstan, and your hair.
Yeni kıyafetlerini çok sevdim, Athelstan yeni saçını da.
* *
Athelstan sizin dilinizden birkaç kelime öğretti.
My name is Athelstan.
Adım Athelstan.
Athelstan was captured by the Northmen.
Athelstan Kuzeyliler tarafından yakalanmıştı.
Athelstan?
Athelstan mı?
Athelstan is a... He's a spiritual man.
Athelstan, bir din adamı.
- That Athelstan is alive.
- Athelstan'ın yaşadığını.
He also said that Athelstan betrayed him.
Ayrıca Athelstan'ın ona ihanet ettiğini de söylemişti.
This is Athelstan's.
Bu Athelstan'ın.
Athelstan is waiting to see you at my father's villa.
Athelstan sizi babamın konağında bekliyor.
It does not seem to matter how many experiences you have, Athelstan.
* It does not seem to matter how many experiences you have, Athelstan.
And you also must stay, Athelstan.
Sen de burada kalmalısın, Athelstan.
Athelstan...
* Athelstan...
Athelstan, ask the King who used to farm this land he has given us.
Athelstan, bize verilen bu toprağı önceden kim işliyormuş Krala sorsana.
Athelstan, you should bless this house.
Athelstan, bu evi kutsamalısın.
You were a monk at Lindisfarne, Athelstan.
Lindisfarne'da bir rahiptin, Athelstan.
Athelstan...
Athelstan bir din adamıydı.
- I know.
Sen Athelstan'ın oğlusun.
It's the Cup of Athelstan.
Athelstan'ın Kâse'si.