English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Avner

Avner translate Turkish

44 parallel translation
Ray St. Ives for Abner Procane.
Avner Procane Ray Ives.
Abner has worked for years in combinatorics and functional analysis.
Avner kombinatorik ve fonksiyonel analiz yıl çalıştı.
- Look, Abner, really, I have a cold.
- Bak, Avner, gerçekten, ben bir soğuk var.
- Abner, we have been through this before.
- Avner, bunu daha önce de olmuştur.
Abner, dear.
Avner, canım.
Yes, Abner.
Evet, Avner.
I must, Abner.
Ben gerekir, Avner.
It was a Freudian revelation, Abner.
Bir Freudyen vahiy, Avner oldu.
- Avner?
- Avner mı?
Avner.
Avner.
Hey, Avner.
Selam, Avner.
Don't you want your daughter to be an Israeli, Avner?
Kızının bir İsrailli olmasını istemiyor musun, Avner?
Don't do it then, Avner.
Yapma öyleyse, Avner.
So, again, mazel tov, Avner.
Yani, tekrar... kutlarım, Avner.
Wait for Avner's light to go out.
Avner'ın ışığının sönmesini bekle.
Avner!
Avner!
Avner might have been killed.
- Avner, gümbürtüye gidebilirdi.
Avner, Louis provided the explosives?
Avner, patlayıcıları Louis mi sağlamıştı?
Shit, Avner, you woke up the baby, but that's okay... I mean...
Saçmalama, Avner, bebeği uyandırdın, ama... ama... ama sorun değil... yani...
We're Jews, Avner.
Biz Yahudi'yiz, Avner.
Are you sure it's him, Avner?
O olduğundan emin misin, Avner?
- I'm Avner Kaufman.
- Ben, Avner Kaufman. - Biliyoruz.
Avner Kaufman interview.
Avner Kaufman mülakatı.
Avner, tell me.
Avner, söyle bana.
I'm not a fool, Avner.
- Aptal değilim ben, Avner.
Rest, Avner.
Dinlen, Avner.
Avner?
Avner?
You believe me, Avner?
Bana inanıyor musun, Avner?
If you don't, tell Ephraim Avner came to see him.
Bilmiyorsan, Ephraim'e Avner'ın onu görmeye geldiğini söyle.
Whatever doubts you have, Avner, you know this is true.
Aklında ne tür şüpheler olursa olsun, Avner, bunun doğru olduğunu biliyorsun.
Take your brother, Avner, 5 children, 3 of them will be in combat units, and he's a plumber.
Kardeşin Avner'e bak. 5 çocuk, 3'ü muharebe birliğine katılacak. O da tesisatçı.
She came to me and said, "Avner, my mother is dying and I want her to see my wedding."
Bana gelip dedi ki : "Avner, annem ölüyor ve onun düğünümü görmesini istiyorum."
How are you, Avner?
- Nasılsın Avner?
Avner Nizani.
Avner Nizani.
Avner's son, Joshua, thinks he's a great fisherman now, but he's only been out in the boat three times.
Avner'ın oğlu Joshua, artık kendini usta bir balıkçı sanıyor ama anca üç kere denize açılmıştır.
Although the nameplate on it says, "Avner."
Üzerinde bulunan levhada "Avner" yazıyor.
I'm looking for a grave marked "Avner."
"Avner" olarak işaretlenmiş bir mezar arıyorum.
There it is...
İşte... Avner.
Avner. Well, uh...
Peki, hı...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]