English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Backstabbers

Backstabbers translate Turkish

31 parallel translation
Give the word and I'll dose those backstabbers with a broadside.
Sen emret, ben şu arkadan hançerleyenleri yandan vurayım.
Don't think I don't know what those backstabbers at court say about me.
- Beni arkamdan vuranların mahkemede neler söylediğini bilmediğimi sanma.
They're backstabbers like you.
Senin gibi yalan söylerlerdi.
We could make him think we're scuzzy, dirty backstabbers just like he is.
Ona, bizim arkadan bıçaklayan birer kalleş olduğumuzu düşündürebiliriz. Tıpkı onun olduğu gibi.
" insulters, and backstabbers were no match for Isabella.
" Hor görenler, arkadan vuranlar, Isabella'nın karşına çıkamaz.
MISS GALLAGHER : "... gossipers, insulters, and backstabbers... "
"... Dedikoducular, Hor görenler, ve arkadan vuranlar... "
No vicious backstabbers to deal with.
Hiçbir gaddar arkadaşın bunla uğraşmaz.
They lie and they're backstabbers - and they don't worship the same God as you and I.
Onlar yalan söylerler, kancıktırlar senin ve benim gibi aynı Tanrıya ibadet te etmezler.
The road has been paved with dickheads, backstabbers and pains in the fucking ass.
Yol boyunca yarraklar, hainler ve baş belaları çıktı karşımıza.
Alexis is gonna have to deal with backstabbers her whole life.
Alexis, hayatı boyunca arkadan bıçaklayanlarla kendi mücadele etmeli.
Unlike men, we don't avoid conflict and we're not backstabbers.
Erkeklerin aksine, anlaşmazlıklardan kaçmayız,... ve arkadan vurmayız.
You backstabbers thought you could count cards without me?
Siz hainler bensiz kağıt sayabileceğinizi mi sandınız?
It's what he wants. Screw it, you're all backstabbers here.
- Siktir et, buradaki herkes arkadan bıçaklıyor.
This place is all bitches, backstabbers, and Botox.
Burası sürtüklerle, kalleşlerle ve botoksla dolu.
"the palace of intrigues and backstabbers."
"Entrikaların ve arkadan bıçaklayanların sarayı" diyorlar.
Well, I'm not interested in catching up with fucking backstabbers and betrayers.
Beni arkamdan bıçaklayanlarla ve hainlerle arayı kapamakla işim olmaz.
♪ May laughter from backstabbers ♪ ♪ Turn to tears faster ♪
Kalleşlerin kahkaları hızla göz yaşlarına dönüşür
Nothing but backstabbers, scumbags, and lies.
Backstabbers Hiçbir şey ama, pislikler ve yalanlar.
Just a sad, lazy grab bag of quitters, backstabbers, flip-floppers, lipstick lesbians and ungrateful, sloppy, knocked-up sluts.
Hepsi sadece üzgün, elimden alınmış bir çanta dolusu, kolay pes eden arkadan bıçaklayan, dönek, lezbiyen ve nankör, pasaklı, hırpalanmış sürtükler.
Maybe you should change your name to Burly and The Backstabbers.
Burly ve Sırttan Hançerleyenler yapmalısınız. Bayağı güzel bir isimmiş aslında.
There's a lot of mudsills and shit heels in this camp, murderers, layabouts, backstabbers.
Bu kampta bir sürü cahil cühela katil, aylak, hain var.
Can't stand up to the White House. Backstabbers.
Beyaz Saray için yetersizler.
♪ The backstabbers ♪
CAZ TOPLANTISI Adamım caz yapmak harika.
And, historically, short people are sneaky backstabbers, like Napoleon or Paul Shaffer.
Ve tarih boyunca kısa boylular insanı hep arkadan bıçaklamıştır. Napoleon ya da Paul Shaffer gibi.
You backstabbers.
- Sizi kalleşler!
The house - This house is full of backstabbers and liars.
Bu ev kalleşlerle ve yalancılarla dolu.
♪ The backstabbers... ♪
Sırtından bıçaklayanlar
♪ The backstabbers Backstabbers ♪
Ama yerini almak isterler Sırtından bıçaklayanlar
♪ Backstabbers ♪
Sırtından bıçaklayanlar
Backstabbers.
Hainler.
♪ Backstabbers ♪
Ayakların altında ezilebilir miyim?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]