English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Banged

Banged translate Turkish

1,265 parallel translation
This ship's banged up all to hell.
Bu gemi feci şekilde hasar görmüş.
Oh, I banged it while I was feeding Spike!
Oh, Spike'ı beslerken incittim.
- He's banged up.
- Çok kötü dövülmüş.
She banged her stick!
Sopası ile yere vurdu!
It started when she banged the stick!
Her şey sopasını yere vurunca başladı!
I never banged Jill Levy.
Jill Levy'i hiçbir zaman becermedim.
It got a little banged up.
Biraz hasarlı gibi.
Now you're in Act 4, where I get you banged every night of the week.
Şu anda, her gece ilişkiye girmeni sağlayacağım, Dördüncü Sahnedesin.
I banged my head!
Nasıl çaktım!
Was this the first photo session or the first time you banged her?
Bu tarih, ilk foto çekimine mi yoksa onu ilk becerdiğin zamana mı ait?
And then once you banged into him, man, he turned out to be one heck of a rough bear, a very rough bear.
Ve sende bunun üzerine, ona dalınca, adamım, birden tam anlamıyla, çetin ceviz bir ayıya dönüştü, gerçek bir savaşçı ayıya.
Your car's all banged to shit.
Senin araban boka döndü.
I banged up my fingertips, but I was happy!
Parmaklarım acırdı, ama yinede mutluydum.
That day Sheila's leg slipped.. .. and her head banged with the bed.
O gün Sheila'nın ayağı kaymış ve kafasını yatağa çarpmış.
... So you really were banged by that teacher.
Demek öğretmenin seni beceriyordu.
- He banged his head.
- Kafasını çarptı.
Banged the cougar that night, but I had no idea she was anybody's mother.
O gece birlikte olduk, ama onu kimin annesi olduğu hakkında bir bilgim yoktu.
He banged on the door a couple times, but then he left.
Kapıyı biraz yumrukladı, sonrada gitti.
No, no, it's just banged a little.
Hayır, hayır. Sadece biraz kanıyor.
Do not say a word, or you will end up being gang-banged by a bunch of cholos.
Ya çeneni kaparsın ya da meksikalı gangsterlerin yarrağını yersin.
What he should have been talking about was all the girls he's banged in the last five years.
Geçen beş yılda becerdiği kızlardan bahsetmeliydi.
I already banged the hammer.
Tokmağı vurdum bir kere.
Are you trying to get me banged up? Mate, I'm desperate!
Beni kodese tıktırmaya mı çalışıyorsun?
So good she's not stuck at 15, or you could find yourself banged up.
15'inde takılıp kalmaması ne kadar güzel, yoksa kendini bir anda kodeste buluverirdin.
Besides which, I don't fancy being banged up... in the Tower of London for the next 300 years.
Ayrıca Londra kulesinde önümüzdeki 300 yılı hapis yatarak geçirmek gibi bir fantezimde yok.
You banged her?
- Ona çaktın mı yoksa? - Evet.
You know, a few months ago, I banged my head.
Bir kaç ay önce, kafamı vurdum.
It's my wife. She got banged up pretty bad.
Karım çok kötü çarptı.
He got pretty banged up, but he's gonna be okay.
Haşat olmuş ama iyileşecek.
- Nothing. I just banged it on a cabinet.
Hiç birşey.Dolaba çarptım.
I banged this girl right here.
Bu kızı burda becermiştim.
You banged her?
Becerdin mi?
Darryl banged her...
Darryl düdüklemiş.
She banged her head on a closet- - on purpose, if you ask me- - to get you here.
Dolaba bilerek kafa attı. Bana sorarsan, seni buraya getirebilmek için.
You banged her in the confessional? Yeah.
Kıza günah çıkarma yerinde mi kaydın lan?
You banged my sweet cousin Angie?
Benim güzel kuzenim Angie'ye mi kaydın lan?
I banged your sister.
Kız kardeşine kaydım.
It's not like I haven't banged 12 chicks in, like, the last three months.
Ben de son üç ayda on piliç götürmedim değil yani.
Elliot, you don't look too banged up about it.
Elliot, pek de sinirli gözükmüyorsun.
- I banged your first girlfriend.
- İIk kız arkadaşını düdükledim.
Before I went away, I banged his 1 4 year-old sister.
Ayrılmadan önce, 14 yaşındaki kız kardeşiyle sevişmiştim.
Look, you're cold, you're desperate, you've banged your head.
Üşüdün, ümitsizsin, kafanı çarptın.
Banged it up pretty bad in the last couple of landings.
Son birkaç inişte bayağı kötü çaptık. Biraz tamir edilmeye ihtiyacı var.
She doesn't like the fact that I banged other chicks in it.
Bu arabada başka piliçlere çakmış olmam, onun hoşuna gitmiyor.
You banged your head hard, we may need to keep you.
Başınızı çok kötü çarpmışsınız, Sizi bu gece burada tutacağız.
They must have just banged it into position.
Bir yere çarpmış olmalılar.
You banged?
Afalladın mı?
I exploded and banged my fist on the table and said :
"Patladım, yumruğumu masaya vurdum ve dedim ki :"
Banged a couple of little sluts Who lied to me about their age.
Yaşlarıyla ilgili yalan söyleyen bu iki küçük sürtükle heyecanlı anlar yaşadım.
Banged up my ankle.
Bileğimi dağıttım.
- This one's all banged up.
- Bu mahvolmuş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]