English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Baraka

Baraka translate Turkish

263 parallel translation
With the shed and the food?
Baraka ve yiyeceklerle?
Barrack # 12 has been emptied in order to store the bricks for the House of God in a dry place.
Tanrı'nın Evi'nde kullanılacak tuğlalar kuru bir yerde depolansın diye, 12 nolu baraka boşaltıldı.
♪ T hen from a cabin made out of logs ♪
Kütüklerden bir baraka yaptı
There's a hut.
Bir baraka.
Barrack leader Novotny. 42 men.
Baraka başı Novotny. 42 adam.
Each barracks will be represented by 2 or 3 volunteers... Will speak of the necessary of the immediate surrender of the assassin.
Her baraka 2 veya 3 gönüllüyle temsil edilecek... ve katilin derhal teslim olmasının önemi üzerine konuşacaklardır.
Clever Marius had even gotten himself assigned keeper of our barracks.
Akıllı Marius baraka nöbetçisi görevine atanmasını bile sağlamıştı.
A slum, yes, but one filled with hope.
Bir baraka evet ama umutla dolu baraka.
Some shack, eh?
Fena baraka, değil mi?
I sure have, after 10 years of barracks and the front!
Evet, 10 sene boyunca baraka ve cephede olunca.
Thanks to you, this shed finally looks like somebody lives here.
Sayenizde bu baraka sonunda içinde insan yaşar hale geldi.
A shack for two at the end on the right.
Orada, sağda iki kişilik bir baraka var.
A shack for two, down there at the end.
Orada, sonda iki kişilik bir baraka var.
Excuse me, but I'd like a shack facing the sun.
Özür dilerim ama güneşe bakan bir baraka güzel olurdu.
Where is this shack?
Nerede bu baraka?
# All we need's a shack to live and sleep in. #
İhtiyacımız olan tek şey yaşayacak ve uyuyacak bir baraka.
# All we need's a shack to live and sleep in. #
İhtiyacımız olan tek şey, içinde yaşayıp uyuyacak bir baraka.
This is a shack.
Bu bir baraka.
Baraka!
Baraka!
I don't know if it's this shack.
Bu baraka olduğundan emin değilim.
Barracks for the invalids.
Sakatlar için bir baraka.
Darn it all!
Alt tarafı baraka!
There's the shack and right behind it you will find a trail that will run you right into Agry Town.
Orada bir baraka var ve onun hemen arkasında seni doğruca Argy kasabasına götürecek izi bulacaksın.
If so, they'll need a new Kapo for this hut.
Eğer olursa, bu baraka için yeni bir Kapo arayacaklar.
No, we just have a hut representative.
Hayır, bizde yalnızca, baraka temsilcisi var.
I'm telling you this because our friend, in this end cabin here sneaked off last night.
Size söyleyeyim Dostlarım, buradaki son baraka dün gece gizlice sıvıştı.
We will find a hut soon.
Yakında var bir baraka.
Where is this miserable place and what I'm doing between slaves?
Bu sefil baraka da neresi böyle? Bu köle giysisi neden üzerimde?
That's our wagon over there.
Oradaki bizim baraka.
As miserable a hovel as this is, your landlord will be inconvenienced if you do not return.
Ne kadar harap bir baraka olsa da eğer dönmezsen ev sahibin rahatsız olacaktır.
Ten-hut!
Onuncu baraka!
Those two guys who were with us in the old camp, in hut 14, I can't find them.
Eski kampta baraka 14'te kalan iki adamı bulamıyorum.
How long do they expect me to wait to build some barracks out here?
Onlara burada kalacak baraka yapmamı daha ne kadar beklemek istiyorlar?
A crushed cabin burns a stolen lamb to feed groans, hungry brutes with skin as thick as bark.
Ağaç kabuğu kadar kalın derili aç hayvanlar, yani gronlar beslenmek için, yıkılmış bir baraka üzerinde çalıntı bir kuzuyu çeviriyorlardı.
Ten hut!
Onlu baraka!
It is a shack. But with the land around we will recover our money.
Sadece bir baraka ama etrafındaki arazi ile paramızı geri almış oluruz.
On the beach, there was a shed.
Kumsalda bir baraka vardı.
Built a hut in the woods.
Ormanda bir baraka inşa ettim.
Well, we built a shack.
Bir baraka yaptık.
Now it's a shanty.
Şimdi baraka sadece.
That little shed's just perfect.
O küçük baraka bir harika.
Go around the house to your left, and cross the lawn diagonally.
Soldan evi dolaş ve çimenliği boydan boya geç. Uzak köşede bir baraka göreceksin. Barakada bir merdiven bulacaksın.
Too old for reclamation, so they made me barracks chief.
Bataklık kurutmak için çok yaşlı olduğumdan baraka şefi yaptılar.
It was then that the guards saw that the Baraka was with me.
Muhafızlar Allah'ın benimle olduğunu gördü.
And the Baraka was with me.
Tanrı benimleydi.
The Baraka has not deserted me.
Tanrı beni terk etmemiş.
Somebody smuggled food into Barracks 23.
Birisi baraka 23'e kaçak yemek sokmuş.
There's an A-frame house in front of the big place.
Büyük yapının önünde bir baraka var.
Yeah, it's a cathouse.
Evet, baraka tipi.
No, you're confined to barracks.
Olmaz, sen baraka hapsindesin.
Shed!
Baraka!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]