English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Barcelona

Barcelona translate Turkish

898 parallel translation
Why don't you gentlemen go to Madrid or Barcelona... where they have the proper police to cope with these things?
Baylar neden Madrid'e ya da Barselona'ya gitmiyorsunuz? Bu tür şeylerle başa çıkmak için uygun polisleri var.
We will bomb your cities like Barcelona Warsaw Narvik, Rotterdam.
Şehirlerinizi bombalayacağız Barcelona gibi Varşova Narvik, Rotterdam gibi.
- See, here's the photographer's name El Toro Studio, Barcelona, Spain.
- Bak, burada fotografçının adı var El Toro Stüdyosu, Barcelona, İspanya.
Don Sebastian, the greatest bullfighter in the world from Barcelona, Spain.
Barcelona, İspanya'dan Don Sebastian. Dünyanın en ünlü boğa güreşçisi.
Do you mean you're not Don Sebastian, the great bullfighter from Barcelona?
Yani siz, Barcelona'lı ünlü boğa güreşçisi Don Sebastian değil misiniz?
Why no, sir, we've never been in Barcelona in our lives.
Hayır, bayım. Biz hayatımızda hiç Barcelona'da bulunmadık.
- By a strange coincidence Mr. Laurel is the living image of Don Sebastian from Barcelona.
- Tuhaf bir rastlantı eseri Bay Laurel, tıpatıp Barcelona'lı Don Sebastian'a benziyor.
Barcelona, Spain.
Yani, Barcelona, İspanya'dan.
Señores y señoritas, it is my pleasure to announce that we have with us tonight, direct from Barcelona the great Don Sebastian.
Senores y senoritas, Barcelona'dan gelen ve bu gece aramızda bulunan ünlü Don Sebastian'ı sizlere takdim etmek benim için büyük bir mutluluk.
That's a breed of bulls they have in Barcelona, Spain.
O, Barcelona, İspanya'daki en iyi cins boğa.
Moriones, "La Vanguardia", Barcelona.
Moriones, "La Vanguardia", Barcelona.
On December 25, an airplane was sighted off the coast of Barcelona.
Aralık ayının 25'inde, Barselona sahilleri civarında bir uçak gözlendi.
[Man] Announcing the departure of Flight 16 for Barcelona and Madrid.
16 nolu Barselona-Madrit uçuşu için son çağrı.
Gonzalès and Pedro go to Barcelona.
Gonzales ve Pedro'da Barselona'ya gitsinler.
He helped bring me back to life in Paris, Barcelona, Rome.
Hayata geri dönmeme yardım etti Paris'te, Barselona'da, Roma'da.
The boys call him the Butcher of Barcelona.
Çocuklar ona Barselona Kasabı diyor.
The Butcher of Barcelona?
Barselona Kasabı mı?
In Barcelona, with an aunt.
Barcelona'da, halamla birlikte yaşıyorum.
Perhaps we should meet again in Barcelona.
Belki bir ara tekrar buluşmalıyız mesela, Barcelona'da.
From Barcelona, Spain?
İspanya'dan, Barcelona'dan.
Señor, in Barcelona I am the champion.
Barcelona'da, bayım bilardo şampiyonuyumdur.
... the engagement of their daughter Louise to Carlos Romero of Barcelona, Spain, at a gala reception last night, and so on.
Kızları Louise'in İspanya Barcelona'dan Carlos Romero ile nişanını, dün gece verilen bir resepsiyonda ilan ettiler ve öyle devam ediyor.
The Madrid-Barcelona match!
Madrid - Barselona maçı!
My mother came from Barcelona.
Evet, annem Barselona'dan gelmiş.
Barcelona has a lot to answer for!
Barselona!
I don't love Barcelona because of Spain... but I like Spain because Barcelona exists... and America because I like their cars.
İspanya yüzünden Barcelona'yı sevmiyorum... Ama Barcelona olduğu için İspanyayı seviyorum... ve Amerikayı seviyorum, çünkü arabalarını seviyorum.
Now... a café terrace in Barcelona.
Şimdi... Barcelona'da bir cafe.
The Barcelona aerial line!
Barselona Hava treni.
The Basque provinces, Malaga, Barcelona, Madrid, victoriously resist and disarm the model.
Bask bölgesi, Malaga, Barcelona ve Madrid'de başarıyla karşı koyuldu ve isyancıların ellerinden silahlarını alındı.
Triumph of the Barcelona militia in Aragon.
Barcelona'daki zaferi Aragon milisler elde etti.
Blocked from Madrid, blocked from Barcelona far from the government of Valencia, the Basque provinces are left alone to defend democracy, their right to freedom and their language.
Madrid ve Barcelona'da durduruldular. Bask bölgesi, Valencia hükümetine uzak bir bölgede olduğu için demokrasiyi tek başlarına savunmak zorunda kaldı. Özgürlüklerini ve kendi dillerini savunmak haklarıydı.
President Companys, in Barcelona, the president Aguirre in Bilbao.
Başkan Companys, Barcelona'daydı. Başkan Aguirre ise Bilbao'da.
The Republic is divided into two. Madrid is separate from Barcelona.
15 Nisan 1938.'de cumhuriyet ikiye bölünmüştü.
Pasionaria bids them farewell in barcelona :
Pasionaria, Barcelona'da onlara veda ederken şunları söylemişti :
Barcelona will be treated at the beginning, as being sick. "
Bu bozukluğun merkezlerinden biri olan Barcelona ilk tedavi edilecek yerdir. "
I decided to try my luck here in Barcelona.
Şansımı Barselona'da denemeye karar verdim.
So we came to Barcelona with no papers and no job.
Biz de işsiz, belgesiz kalkıp Barselona'ya geldik.
It was in Barcelona.
Barselona'daydı.
Sunday we'll be in Barcelona, and Thursday in Palma.
Pazar günü Barselona'da, Perşembe'ye Palma'dayız.
- And then to Barcelona?
- Sonra da Barcelona'ya mı gidecek?
- Yes, to Barcelona.
- Evet, Barcelona'ya.
We have three days before he leaves Barcelona.
Barcelona'dan ayrılmasına üç gün var.
He has important work to do in Barcelona.
Barcelona'da yapacağı önemli işler var.
Listen, if you need someone to go to Barcelona, I'd be happy to go.
Bakın, eğer Barcelona'ya gidecek biri arıyorsanız, ben seve seve giderim.
If anyone goes to Barcelona, I should go.
Biri Barcelona'ya gidecekse, o ben olmalıyım.
We cannot be proxies for workers in Bilbao, Barcelona, Madrid... or decide for them.
Ne Bilbao, Barcelona, Madrid'deki işçilere vekalet edebilir ne de onlar adına karar verebiliriz.
Juan is in Barcelona.
Juan Barcelona'da.
We must reach Juan in Barcelona... and set up another contact for him with the group in Madrid.
Barcelona'da Juan'a ulaşmamız ve onun için Madrid'deki grupla bir kez daha irtibata geçmemiz gerekiyor.
You're not going to Barcelona.
Barcelona'ya gitmeyeceksin.
You're going to Barcelona.
Barcelona'ya gidiyorsun.
That is more than we get in Barcelona.
Bu Barcelona'da bize bile yapılmıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]