Barnyard translate Turkish
110 parallel translation
The deck's like a barnyard!
Güverte ahır gibi.
Oh, the barnyard is busy In a regular tizzy
Oh, the barnyard is busy ln a regular tizzy
~ You'll rule the barnyard if... ~
# Çiftliği yönetebilirsiniz...
~ You'll rule the barnyard if ~
# Çiftliği yönetebilirsiniz...
~ You'll rule the barnyard ~
- Çiftliği yönetirsin... - Eğer...
Frying chickens in a barnyard.
Eksozuyla bahçede tavuk kızartır
You've brought me the whole barnyard again!
Gene bütün çiftlik ambarını getirmişsin!
But he that fools around with barnyard animals has gotta be watched.
Ama etrafı kandıran, kötülük yapan, daima izlenmelidir.
My tail feathers may droop a bit, and my wattles show, but I can still out-crow anything in the barnyard.
Belki biraz tüylerim sarktı ama hala diğer evlerdeki horozlardan daha güçlü ötüyorum. - Şüphesiz.
It all depends on the barnyard.
Bu bulunduğunuz eve de bağlı.
Watching this rooster writhe in pain around the barnyard, the woman assured me the bird had felt nothing.
Bahçede bu horozu acı içinde izlerken kadın, horozun hiçbir şey hissetmediğine beni ikna etti.
There're lots of animals in the barnyard.
Çiftlikte pek çok hayvan var.
All my girls are going around looking like barnyard animals.
Tüm kızlarım, etrafta çiftlik hayvanları gibi dolaşıyor.
Get him, Barnyard!
Bitir işini, Barnyard!
You're a regular barnyard exhibit.
Her zamanki salaklığını sergiledin.
I'm not up all my barnyard languages.
Çiftlik dilini konuşmayı bilmiyorum.
The Museum of Barnyard Oddities! - No, Bart!
- O zaman onu besle.
Your uncle is a barnyard dog.
Amcan bir köpek.
The Museum of Barnyard Oddities!
büyük boşluk. Barnyard Oddities'in müzesi - Hayır Bart!
I don't think anyone would deny that when you send chickens out from your barnyard those chickens will return to your barnyard, not your neighbor's.
Bayım, bence herkes bilir ki sabah tavuklarınızı kümesten salarsınız akşam olunca kümesinize geri dönerler, komşunuzunkine değil.
Has anybody seen Barnyard Cop?
- Hey, çiftlik polisini izlediniz mi hiç?
Are you aware it's illegal to possess barnyard animals in a residential area? What if you're married to one?
Bahçede hayvan beslemenin yasa dışı olduğunun farkında mısınız?
Disgustin'not only because we should never take the lives... of our fellow creatures, but disgustin'because, my friends, what lurks... within that steak... is as bad or worse than that which crawls inside that bag of barnyard dung.
İğrençlik yalnız yemek değil çünkü, asla bir cana kıymamalıyız. Onlar bizim dostlarımız, ama iğrençler... Bu bifteğin içinde... kötü veya daha kötü sürünen canlılar var.
I'll make the sound of a barnyard animal, and you all try to guess what it is.
Bir çiftlik hayvanının sesini çıkartacağım ve ne olduğunu bilmeye çalışacaksınız.
The thing is, I think some of the parents they were hoping that you'd play more songs about barnyard animals.
Sorun şu, bazı anne-babalar hepsi değil, bir kısmı şarkılarının - örneğin- çiftlik hayvanları hakkında olması gerektiğini düşünüyor.
Today, we're gonna start with some songs about barnyard animals.
Bugün, çiftlik hayvanlarını anlatan şarkılarla başlayacağız.
It's x-rated radio, barnyard radio.
Bu x dinlenme oranlı bir radyo, bir çiftlik radyosu.
Okay, girls, it's time to play Barnyard Bingo.
tamam, kızlar, şimdi çiftlik bingosu oynama vakti.
Everybody think of your favorite barnyard animal.
Şimdi herkes en sevdiği çiftlik hayvanını düşünsün.
You have to think of your favorite barnyard animal.
En sevdiğin çiftlik hayvanını seçmelisin.
Peep, peep said the chick in the barnyard
"Bip, bip dedi avludaki piliç"
Cluck, cluck, cluck said the little red hen Let's boogie in the barnyard
"Gluk gluk dedi küçük kırmızı kuş Hadi avluda dans edelim"
Cluck cluck, said the little red hen Let's boogie in the barnyard
"Gluk gluk dedi küçük kırmızı kuş Hadi avluda dans edelim"
Yes, the barnyard's jumpin
"Evet, bütün avlu ayakta"
We are psychiatrists, not a couple of rutting pigs in a barnyard.
Biz psikiyatrız. Ahır önünde kavga eden kızgın domuzlar değil.
I did that barnyard thing for a while, but couldn't get into it.
Bir süre çiftlik işi yaptım, ama bana uymadı. Merhaba.
Drop another barnyard bomb on us, Vanilla Corn!
Bize bir çiftlik bombası daha patlat, Süt Mısırı!
I've just been violated by a barnyard animal.
Az önce bir çiftlik hayvanı tarafından ırzıma geçildi.
It's a barnyard symphony
It's a barnyard symphony
This isn't a barnyard!
Çiftlikte yürümüyorsun!
Oh, yes, we had a veritable barnyard.
- Evet, hakiki bir çiftliğimiz vardı.
Is this barnyard big enough for the both of us?
Bu avlu ikimiz için yeterince büyük mü?
- Nothing's wrong with surfing The Barnyard.
Barnyard'da sörf yapmanın hiçbir sakıncası yok.
I got the whole barnyard, man.
Bütün çiftlik benim oldu.
Get away from me, you hairy barnyard freaks!
Çekilin başımdan sizi kıllı çiftlik ucubeleri!
Don't you dare turn my courtroom into a barnyard.
Sakın benim mahkeme salonumu ahıra çevirmeye çalışmayın.
Look, I just wanted to welcome you to the barnyard.
Bakın, çiftliğimize hoş geldiniz demek istemiştim.
Okay, quick little once around the barnyard, then, hello, party!
Çabucak etrafı bir kolaçan edeyim, sonra vur patlasın çal oynasın!
( Barnyard like sounds )
- Bu kamyon kimin, Buddy?
Can't you see this barnyard-noise guessing game is tearing us apart? Stop it, stop it.
Durun, durun.
- the barnyard animal of your choice. - That is great.
- Bu harika!