Bassam translate Turkish

I couldn't detect horse manure if I stepped in it.

At pisliğine bassam bile bastığımı çözemem.

I eject? Mmm.

Fırlatma düğmesine bassam?

If I wanted to bust up card games, I'd have a doughnut in my mouth.

İskambil oyunu bassam, ağzımda bir çörek olurdu.

I attended that vegetable's funeral every time I set foot in his room over the last six weeks.

Onun odasına ne zaman ayak bassam zavallı sebzenn cenazesini tedavi ettim. Hemde tam altı ay boyunca.

Bassam.

Bassam?

I apologize for Bassam's actions.

Bassam adına özür dilerim.

Bassam, undo her cuffs.

Bassam, kelepçeleri çıkar.

Being slapped by a woman is twice the insult to Bassam.

Bir kadın tarafından tokatlanmak Bassam için iki katı hakarettir.

Why did Bassam strike her?

Bassam ona neden saldırdı?

- No. Every time I hit the buzzer, I'll act like I'm getting electrocuted.

Ne zaman zile bassam sanki elektrik veriyorlarmış gibi hissediyorum.

- When I keep hitting that, the other thing flashes.

- Ne zaman bassam, diğeri yanıyor.

I wonder what I would have gotten if I'd stomped on her big toe.

Ayağına bassam ne yapardı acaba?

Bassam.

Bassam.

What does Bassam do?

- Bassam ne iş yapıyor?

We find your friend Bassam.

Dostun Bassam'ı bulalım.

- Bassam's house?

- Bassam'ın evi?

These are Bassam's birds.

Bunlar Bassam'ın kuşları.

- Bassam!

- Bassam!

Shukran, Bassam.

Çok teşekkürler, Bassam.

I should have made you stay with Bassam.

Seni Bassam'ın yanında bırakmalıydım.

Well, then we find Djaq's uncle's friend. - Bassam.

O zaman Djag'ın amcasının arkadaşlarını bulacağız.

- I'll go check upstairs, OK?

Bassam. - Üst kata bakacağım.

What's Bassam do, then?

Tamam mı? - Pekâlâ. - Bassam ne iş yapıyor?

We find your friend, Bassam.

Dostun Bassam'ı bulalım.

- Bassam.

- Bassam!

I can get to the menu, but every time I press play, it just goes...

Menüsüne girebiliyorum ama ne zaman play'e bassam bir türlü...

Can I tighten the...

Şuraya bassam...

How are you, Bassam?

İyi misin Bassam?

Bassam the Bragger.

Bassam Vantard.

Oh yes, Bassam is at her feet

Bassam'ın ayaklarına kapanacak

If that night, Bassam didn't mess up

Eğer akşam bir terslik çıkmazsa

Bassam won't be my first man.

Bassam ilk erkeğim değil!

Yeah, but if I stop short and that pencil goes in your eye, it'd be terrible.

Ya birden frene bassam, kalem gözüne girse. Çok fena olur.

Hmm. Maybe if I hit "Refresh."

Yenile tuşuna bassam.

Nour, love... I want you to meet Mr. Bassam.

Nour, canım seni Bassam beyle tanıştırmak istiyorum. - Hoş geldiniz.

Bassam has a pharmacy.

Bassam'ın eczanesi var.

What's wrong with Bassam?

Bassam'ın neyi vardı, ha?

- Why don't I walk over there - and kick your ass, huh?

- Oraya yürüyüp sana tekmeyi bassam nasıl olur?

Love to bust'em.

Onları bassam çok sevineceğim.

- You want to see who kills me, huh? - Bassam.

Beni kimin öldüreceğini görmek istiyorsun, değil mi?

Search him.

Bassam.

- Listen, Bassam?

- Dinle, Bassam?

Bassam!

Bassam!

Before we get into that, I wanna know what you're doing for Bassam's family, Ed.

O işe başlamadan önce, Bassam'ın ailesi için ne yaptığını bilmek istiyorum, Ed.

What are you doing for Bassam's family?

Bassam'ın ailesi için ne yapıyorsun?

I guess I'd better hold on, then.

O zaman yere sıkı bassam iyi olur.

How about a Little slap around your cheeks?

Suratına tokat mı bassam?

But every time I tried to cut across her lawn, - she would chase me away.

Ne zaman çimlerine bassam peşime düşerdi.

That I didn't fall in love from afar? That I didn't dream of making off to the mountains with my beloved of quenching my desire for three nights and marching back into the village to get married?

Uzaktan birilerine yanıp bunu dağa kaçırsam, 3 gece ateşimi söndürsem sonra dönsem köye bassam nikahı diye hayaller kurmadın mı?

Like me to come together lettuce?

Peki ben kıçına tekmeyi bassam nasıI olur?

- Don't you just go like that?

- Buraya bassam olur mu?