English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bata

Bata translate Turkish

62 parallel translation
It's Bata...
Bu Bata...
Wading out into the water. Begging the boats to come back for them.
Suda bata çıka ilerleyip gemilerin geri dönmesi için yalvardılar.
So it'll be passing up and down the river until they find it.
Nehirde bata çıka ilerleyecek, ta ki onlar bulana kadar.
Up and down the river!
Nehirde bata çıka!
- Flounder.
- Bata çıka gideceksin.
"Bata" means field.
"Bata" ise tarla.
Bata and Sidora have been married for just 20 days.
Batá ve Sidora 20 gün önce evlendi.
Bata has brought his bride to his property, a house with a pigsty, isolated, a one hour's walk from the town.
Batá eşini küçük evine götürdü. Bir ev ve bir ahır, köyden bir saatlik yürüme mesafesinde.
The 20th day is now coming to an end but Bata, tonight, is delaying walking back home.
Yirminci günün akşamı Batá, eve girmekte tereddüt etti.
Bata, did you hear that?
Batá, sesi duydun mu?
Bata, did you hear that now?
Batá, sesi duymuyor musun?
Bata is sick. What about me? I have an even bigger fault.
Batá'da bu hastalık var benim de halim vaktim yerinde değil.
I love you, Bata. Do you believe me?
Seni seviyorum, Batá.
A few lorries only are splashing by to and from the forward areas.
İleri bölgelere bata çıka giden ya da gelen sadece birkaç kamyon var.
I've been stomping through the mud like crazy.
Deli gibi çamura bata çıka geldim.
Mr. Bata?
Bay Bata?
Sunrise. Sunset. No.
Gün bata gün doğar, bu hep olur.
At least a million tonnes of fish floundering out of the water
En az bir milyon ton balık, bata çıka sudan çıkar -
Why don't we go somewhere else? Let's go to another pub. You'd like a drink?
- Başka bir yere gidelim, başka bir bata gidelim
Quickly, bring two pairs of chappals from Bata.
Çabuk, Bata'dan iki çift sandalet al.
Get them only from Bata.
Bata'dan başka bir yerden alma.
We had to go into four-low just to get up here, and you can see, I'm dressed right.
Bata çıka yürüyoruz, oraya varmak için. Ve gördüğünüz gibi çok iyi giyinmişim.
Forty years wading through shit like this, watching our guys die.
Kırk yıl boyunca pisliğin içinde bata çıka ilerledik, birçok ölüm gördük.
Pepe is as corrupt as they come, but I don't know if he's up for this.
Boğazına kadar bata batmış durumda ama... yalan söyleyeceğine de ihtimal vermiyorum.
- So what do you know? - Well, it looks like the bomber was 19-year-old Jamal Bata. His parents converted to Islam in the'60s.
- Görünüşe göre bombacı 19 yaşındaki Jamal Bata.
Right now we're talking to a friend of Bata's who claims he couldn't get on the bus.
Ve Washington'un kuzeydoğusunda bulunan bir camiye gidiyordu. Şu anda, Bata'nın, otobüse binemediğini iddia eden bir arkadaşıyla konuşuyoruz.
Jamal Bata was a member here at Auliyah for almost two years.
Jamal Bata Auliyah'a neredeyse iki yıldır üyeydi.
Someone planted bombs on Jamal Bata and your son.
Birileri Jamal Bata ve senin çocuğuna bombaları yerleştirmiş.
Bata?
- Bata?
The thorn may prick you.
Diken sana bata bilir.
The floundering seal catches her attention.
Bata çıka ilerleyen yavru dikkatini çekiyor.
I was sort of looking forward to tromping through another sheep pasture.
Bu çok kötü oldu. Bir başka koyun merasında bata çıka yürümeyi dört gözle bekliyordum.
Tata Students and Bata Students...
Tata Öğrencileri ve Bata Öğrencileri.
Tata students would feed bank notes to get admission while Bata students had to memorize study notes to gain entry...
Tata Öğrencileri banknotları beslerken Bata Öğrencileri kabul edilebilmek için notları ezberlemek zorundaydı.
Who shook the Tata stocks and elevated the Bata prices...
Tata stoklarını salladı, Bata ücretlerini yükseltti.
Oh, and that producer Mr. Bata called.
- Ve, yapımcı Bay Bata
I'm here to see Mr. Bah-ta.
Bay Bata'nın asistanıyım Buyrun oturun Bay Bata'yı görmeye geldim.
Well, because your ex-husband is very important in music circles, and Mr. Bata wants you to think he actually cares, you know, just in case.
... Çünkü eski kocan cok önemli. birisi müzik sektöründe... Bay Bata aslında aslında seni düşünmek istiyor.
No, but I do have a hook and a song, and you can tell Mr. Bata that I'm gonna be in here every day banging on his door until he lets me in.
Hayır ama bir şarkım var. Bay Bataya söyle Burda onun kapısını hergün becericem beni içeri alıncaya kadar.
The jeep was jerking around...
Jeep'le çamura bata çıka gittik.
Negima refers to alternating spring onions and chicken grilled on a stick. Mentai jaga bata is steamed potates with butter and marinated pollock roe. And some negima and mental jaga bata!
Yanına da Negima ve Mentai jaga bata getiriver!
A nice black pair of Bata shoes, without laces.
Çok güzel siyah, işlemesiz bir Bata ayakkabısı.
You will have to wade through blood and you will know loss, you must be stronger.
Kana bata çıka ilerleyeceksin ve ara sıra kaybedeceksin de daha güçlü olmalısın.
It's going to piss...
Ortalık bata... Siktir!
Go to "bata boom."
Bu konuşma bitmiştir.
- No, Bata All Weather.
- Hayır, normal deri.
The very location where you found the Knave in the first place.
En bata Vale'yi bulduğun yere.
Bata, what's the matter?
- Sorun ne?
Bata, what's wrong with you?
Batá, senin neyin var?
No, no, come on, hurry up.
Hayır, bata.
It's on display in the Bata store.
Bir mağazada sergileniyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]