English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Beatles

Beatles translate Turkish

901 parallel translation
That's as bad as listening to the Beatles without earmuffs.
Bu kulaklıkla Beatles dinlemek gibi bir şey.
- You ever heard of the Beatles?
Sanırım sen Beatles'ı da duymamışsındır.
Audrey Hepburn, the Beatles,
Audrey Hepburn, the Beatles,
It's the fabulous... Beatles!
- Muhteşem Beatles!
# Beatles :
Beatles :
Now you've squashed my favourite Beatles!
- Favori Beatles şarkımı ezdin!
But Vicki, I had no idea you knew about the Beatles? !
Ama Vicki, Beatles'ı biliyor olmanı hiç düşünmezdim.
So this is the famous Beatles?
Demek ünlü Beatles bu ha?
( Hollers ) Beatles!
( Hollers ) Beatles!
The Beatles, France Gall, Bob Dylan —
The Beatles, France Gall, Bob Dylan -
The Beatles, and in classical music, Bach.
The Beatles, ayrıca klasik müzikten, Bach.
- You got some Beatles records?
- Sende hiç Beatles plağı var mı?
What was that the Beatles sang?
Beatles'ın şarkısı nasıldı?
You hear bits of Mozart in Dario Moreno, the Beatles, the Rolling Stones or whatever.
Dario Moreno'da, The Beatles'ta, The Rolling Stones'ta duyabilirsiniz.
You know, one of these Beatles songs.
Şu Beatles'ın şarkılarını bilirsiniz.
The Beatles?
Beatles'ı mı?
And The Beatles.
Beatles da var.
The poor old Beatles were isolated... because thousands would've crushed them to death... ripped their cocks out just so they could take them home... and steal their shoes.
Zavallı Beatles da aynı durumdaydı. Çünkü binlerce insan onları neredeyse ezecekti. Aletlerini koparıp eve götürmek... ayakkabılarını çalmak istiyorlardı.
I think in many respects he changed the sound of rock... far more than The Beatles, you know.
Bence Rock müziğin yapısını... Beatles'tan çok daha fazla etkilemiştir.
- Okay, the Beatles.
- Peki, Beatles.
I'm bringing the Beatles back to Hamburg.
Beatles'ı Hamburg'a getireceğim.
He'll never bring the Beetles back to Hamburg.
Beatles'ı asla Hamburg'a getiremeyecek.
I saw beatles in my bed.
- Yatağımda böcekler gördüm.
- Beatles in your bed! ...
- Yatağında böcekler mi!
The Beatles?
The Beatles'mi?
- Einstein, anything I could remember, even The Beatles.
Shakespeare'i, Talmud'u Einstein'ı ve Beatles'ı düşünüp direndim.
Do you take me for the Beatles?
Beni Beatles mi sandınız?
First, I'd like to introduce four lads from Liverpool, The Beatles.
Önce Liverpool'dan dört genci tanıtmak istiyorum, The Beatles.
But before The Beatles...
Ancak The Beatles'dan önce...
Do you have The Beatles'White Album? Never mind.
Sizde The Beatles'ın "White" albümü var mı?
I quote John Lennon : "I don't believe in Beatles I just believe in me"
John Lennon'un bir sözü : "Ben, Beatles'a değil, sadece kendime inanırım."
I'm going to go to Liverpool and discover The Beatles.
Liverpool'a gidip, Beatles'ı keşfedeceğim.
Though I must say, I rather like The Beatles.
Yine de The Beatles'dan hoşlandığımı itiraf etmeliyim.
If I play the Beatles, the begonias perk up.
Beatles çalınca, begonyalar canlanıyor.
That was before President Kennedy was shot... before the Beatles came... when I couldn't wait to join the Peace Corps... and I thought I'd never find a guy as great as my dad.
Başkan Kennedy daha süikaste uğramamıştı... Beatles popüler olmamıştı... Barış Organizasyonuna katılacağımı beklemiyordum..... ve babam gibi mükemmel bir erkekle hiç karşılaşamayacağımı düşünüyordum.
Am I right in thinking we're still interested in writing the Beatles script?
Hâlâ Beatles senaryosu yazmakla ilgilendiğini düşünmekte haklı mıyım?
This is the film script he was writing for the Beatles that final summer.
Bu son yaz Beatles için yazdığı filmin senaryosu.
I've started on the script for the Beatles.
Beatles için senaryo yazmaya başladım.
- Tell the Beatles I help you.
- Beatles'a sana yardım ettiğimi söyle.
I'm thinking of the Beatles.
Beatles hakkında düşünüyorum.
I'm going to jack it in, Beatles or no Beatles.
Bu işten vazgeçeceğim, Beatles olsun ya da olmasın.
I gave the Beatles'office the number.
Beatles'ın ofisine numarayı bıraktım.
The Beatles are all pursuing the same girl, right?
The Beatles aynı kızın peşinde koşuyor, değil mi?
Peggy sold the Beatles script to someone else.
Peggy, Beatles senaryosunu başkasına satmış.
The thing is that, as a Beatle, every song and every album... and every record and every film was a diary of who we were at the time.
Bir Beatles elemanı olarak yaptığımız her şarkı, her albüm... her plak ve her film, yapıldığı zamana ait bir günlüktür zaten.
I can remember the time when one drunken Kraut... tried to get onstage and John Lennon was eating onstage... and he threw his knife at him.
Bir Almanın sahneye çıkmaya çalıştığını, John Lennon'ın da... o esnada sahnede yemek yediğini hatırlıyorum. ALLAN WILLIAMS - Beatles'ın Organizatörü
And so you had this town full of gangsters... who used to love the Beatles... and used to send them crates of ale onstage.
Bir de bir sürü gangster vardı. Bunlar Beatles hayranıydılar. Onlara, sahnedeyken kasa kasa bira gönderirlerdi.
( ♪ THE BEATLES :
( THE BEATLES :
Take the Beatles.
Beatles'a bakın.
The Beatles.
Beatles'ın barı.
- The Beatles?
- Beatles?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]