Because i didn't do it translate Turkish
221 parallel translation
- Well, I said you didn't phone the police because you naturally assumed that I would do it from the hotel.
Benim polisi otelden arayacağımı düşündüğün için onları aramadığını söyledim.
It's unfair because I didn't do anything.
Bu haksızlık çünkü ben hiçbir şey yapmadım.
- I didn't do it because you did it!
- Sen yaptın diye yapmadım ki!
I didn't ask who gave the order, because it had nothing to do with business.
Sormadım, emri kim verdi diye çünkü bunun işle bir ilgisi yoktu.
Which is still flushing, but I didn't jiggle it because I know you like to do that when you come home.
Hala su kaçırıyor, ama sifonu çekip bırakmadım çünkü, eve geldiğinde o işi senin yapmak istediğini biliyorum.
Because I like him hope he didn't do it
Çünkü onu severim, umarım gerçek hain o değildir
I didn't do it because of God.
Bunu Tanrı için yapmadım.
If I seem unduly emotional about this, it's because Joseph Fraunhofer is about to do what Isaac Newton could've done, but didn't.
Eğer bu konuda aşırı duygusal görünüyorsam, bunun sebebi Isaac Newton'un yapabilecekken yapmadığı şeyi Joseph Fraunhofer'ın başarmak üzere oluşudur.
I broke it because I didn't know what to do with my hands.
Onu kırdım çünkü ellerime hâkim olamıyordum.
I didn't know what to do with this letter because I couldn't give it to Corinthe anymore.
Bu mektubu Corinthe'ye verebilmem artık mümkün değildi o yüzden ne yapacağımı bilemedim.
Because I didn't see it as having anything to do with my sexuality.
Çünkü seksapelime bir etkisi olduğunu görmedim.
No, somebody didn't, because I'm supposed to do it.
Hayır, çünkü benim yapmam gerekiyor.
I didn't do it because of that!
Ben bu nedenle yapamadım!
You won't get it, because I won't say something that I didn't do.
Alamayacaksın, çünkü yapmadığım birşeyi söylemeye niyetim yok.
Not to mention the fact that she didn't even want Wayne anymore, which I suppose technically makes him another sloppy seconds as far as my track record is concerned, but do you see me getting all hot and sweaty under the brassiere because of it?
Wayne'i artık istemediğini söylemeye bile gerek yok ki, bu durumda, teknik olarak benim geçmişim göz önüne alınırsa, bu onu da bir ikinci el yapar ama bu yüzden benim tepemin attığını görüyor musun?
Well, I'm not about to revamp the entire judicial process just because you find yourself in the unique position of defending clients who say they didn't do it.
Sadece siz kendinizi, suç işlemediklerini söyleyen iki müvekkilli savunmak gibi benzersiz bir konumda budunuz diye tüm adli süreci yeniden düzenlemeye niyetim yok.
Ordinarily, I don't do this because, uh, you know, I'm the president and I don't sponsor anybody as I didn't think it was right.
Genellikle bunu yapmam, çünkü, uh - Biliyorsun, ben başkanım ve kimseye kefil olamam. Çünkü bunun doğru olduğunu düşünmüyorum.
The reason I stuck it out for a whole year... is because I was afraid of what the old man might do to me if I didn't.
Buna anca bir yıl katlanabildim. Çünkü bunu yapmazsam bana yapacaklarından çok korkuyordum.
I didn't do it because I was worried about bringing him along too rapidly.
Ben bunu yapmadım çünkü ona acele ettirmekten endişe ediyordum.
"I know you didn't do it, because I did."
Şöyle diyor... "Senin yapmadığını biliyorum, çünkü ben yaptım."
Besides, even if you didn't do it, I'm gonna punish you because I'm big and you're small, and I'm right and you're wrong.
Ayrıca, bunu sen yapmamış olsan bile seni cezalandıracağım çünkü ben büyüğüm sen küçük, ben doğruyum sen yanlış.
I think she never got over it because she didn't do it.
Bence atlatamamasının nedeni bunu Onun yapmamış olması.
No, it's something that I didn't do, and I didn't do it because ifl did do it... you would have donewhatyou claim you might not have done.
Hayır yapmadığım birşeyden dolayı ve yapmadım çünkü yapsaydım... yapmayacağını iddia ettiğin şeyi yapacaktın.
Just because I don't remember it doesn't mean I didn't do it.
Hatırlamamam, Onu öldürmediğim anlamına gelmez.
I didn't do it because of her.
Kızın var diye yapmadım.
I didn't say anything because I thought she was experimenting or trying something new and she would do it one or two times and it wasn't a big deal.
Bir şey söylemedim, çünkü Dee Dee'nin..... yeni bir şey denediğini ve onun bunu..... bir iki kez yapacağını ve bunun da çok önemli olmadığını düşündüm.
Miss Malena, this heart of mine, on fire, has written so many letters, and if I didn't have the courage to send them to you, it was only because I didn't want to do you harm.
Bayan Malena, ateşler içerisinde yanan gönlüm, şimdiye kadar çok mektup yazdı, ve eğer bunları size yollayamasaydım, bunun tek nedeni sizi incitmek istemeyişim olurdu..
I didn't want to do it or even want to read it because I'd been doing rawhide day in and day out for tbe last two or tbree years.
Yapmak istemedim, okumak bile istemedim... çünkü son iki üç yıldır her gün Sığır Derisi'nde oynamıştım.
I didn't wanna get into it because the more we talked, the harder it was to go through with what I had to do.
Orada sana söyleyemedim, çünkü söyleyeceklerimi bitiremedim.
I didn't do it because it's wrong!
Yapmadım, çünkü yanlış bir şey
It didn't matter, because as I told him, I don't want anything to do with him anymore.
Bu önemli değildi, çünkü ona artık onunla hiçbirşey yapmak istemediğimi söylemiştim.
- How do I do that? - Because.... No, when it didn't work out between us all those years ago you still managed to give me a place in your heart.
- Yıllar önce ilişkimiz yürümediğinde bile, bana kalbinde bir yer verebildin.
Because they didn't buy it and neither do I.
Çünkü inanmamışlar. Benim gibi.
I wish I didn't do it actually because I I was really hoping that maybe we could get together for coffee, or something because I though you were really nice and... um... y'know, I don't meet that many people who are nice to me.
Keşke yapmamış olsaydım çünkü ben aslında belki buluşup bir kahve falan içeriz diye ummuştum çünkü bence gerçekten çok iyisin.
I didn't do it because I wanted to, I did it because I had to.
İstediğim için yapmadım, zorunlu olduğum için yaptım.
- Because I didn't do it, Nunez!
- Çünkü ben yapmadım Nunez.
And I think that's very apropos, because it's something that you didn't think you would miss, but you do.
Bence çok da yerinde çünkü özleyeceğinizi asla düşünmediğiniz bir şey ama özlüyorsunuz.
But I didn't do it because I care about him.
Ama bunu ona değer verdiğim için yapmadım.
people wanna sue you, and I have to settle for this and that when I know I didn't do anything, just because it's like,
Bana davalar açılıyor. Karşı tarafla anlaşma yapmam isteniyor. Suçum olmadığını bilsem de "8 ay daha mahkemeye gitmek istemem"
You went with it because you didn't want to see him kill her and you knew he wouldn't do it but I was shocked by him thinking that way, "An experiment."
Kanıyordunuz çünkü kızın ölmesini istemiyordunuz. Yapmayacağını biliyordunuz. Yine de "deney" diye düşünmesi ürkütücüydü.
I didn't do it because I hated you.
Bunu yapamadım çünkü senden nefret ediyordum.
Okay, just because I didn't wanna write it doesn't mean that I didn't do my best.
Tamam, sırf ben yaptım istemiyorum yazma o elimden geleni yapmadım anlamına gelmez.
But you know, Jo, it's not just because I didn't think I could do it it's because I didn't see the world that way.
Bense farkında değildim. Sadece yapamayacağımı düşündüğümden değil, aynı zamanda dünyaya da bu şekilde bakmıyordum.
Because I decided that my family wasn't about the people that didn't love me... it's about the people who do love me.
Düşündüm ki, benim ailem beni sevmeyen insanlarla ilgili değil beni sevenlerle ilgili.
I said I wasn "t gonna sing so I didn" t. But then I did because I did get up and do it.
Şarkı söylemeyeceğim dedim ve öyle de yaptım. ama sonra söyledim çünkü kalktım ve yaptım.
I didn't do it because of you.
Bunun nedeni sen değilsin.
But there must be something angelic in the way I look, because even on their last breath, they didn't think I'd actually do it.
Ama yaptığım işte biraz meleklik vardır herhalde, çünkü son nefeslerini verdiklerinde onlar farkında değilken yanlarında oluyordum.
Because i know you didn't do it.
Çünkü senin yapmadığını biliyorum.
- lt didn't take long because I didn't do it.
- O kadar uzun sürmedi çünkü yapmadım. - Neden?
I just felt bad because I didn't do it.
Bunu yapmadığım için kendimi kötü hissettim.
But I didn't do it, because a mother's love knows no bounds.
Ama demedim. Çünkü bir anne karşılık beklemeden sever.