Belinda translate Turkish

Belinda.

Belinda.

Belinda, you sweeten up the applesauce.

Belinda, sen de elma püresine şerbet dök.

Belinda and me'll clear, Mother.

Belinda'yla ben masayı toplarız anne.

You come, too, Mary and Belinda!

Siz de gelin, Mary ve Belinda!

From me to you, Belinda.

Benden sana, Belinda.

So long, Belinda.

Elveda, Belinda.

by mr. Richard matheson. And you're invited to partake of it.

Burak ŞAHİN, Altyazı Hazırlama : belinda

Your full name is Harriet Belinda Hubbard?

- Adınız Harriet Belinda Hubbard.

It does not. No. Nor does it belong to Mrs. Harriet Belinda Hubbard.

Bayan Harriet Hubbard'a da ait olmadığı gibi.

I only wish I could describe it with the incomparable panache the consummate verve, the enthralling cadences, the delicate gestures, the evocative expressions of America's greatest tragic actress,

Aslında bunu şöyle anlatmak isterdim ; eşsiz bir şevk, benzersiz bir coşku, şıklık, ince jestler, nüans sanatı ile tıpkı büyük tiyatro sanatçısı Harriet Belinda gibi ya da Linda Arden.

- Belinda.

- Belinda.

You know, Vogue, Cosmo, layout of Atlanta, and now Belinda on zebra skins, the plaza fountain.

Bilirsin işte Vogue, Cosmo, Atlanta çizimi, şimdi de Belinda zebra tenleri, plaza membası.

- Belinda, help me with the goose.

- Belinda, kaz için bana yardım et.

Tell Rodriguez to meet me at 550 Belinda Street.

Rodriguez'e benimle 550 Belinda Sokağı'nda buluşmasını söyle.

- And this is Belinda.

- Ve bu da Belinda.

Hello, Belinda.

Merhaba, Belinda.

Step right up here and see Gumbo, the toothless elephant. Or right over here, we've got Belinda, the bulimic wonder.

Hadi buraya gelin ve Dişsiz fil Gumbo'yu görün, veya burada, en zayıf kadın Belinda yı görün.

And how about you, my dear Belinda?

Ya sen benim canım Belinda'cığım?

- Belinda.

- Hoşça kal. - Belinda!

- Belinda?

- Belinda?

- I'm Belinda.

- Ben Belinda'yım!

Belinda.

- Belinda!

- Belinda's being all, you know?

- Oh canım şu Belinda'ya bak..

From Belinda and Freddy's entrance.

Evet toparlanıyoruz ; Freddy ve Belinda'nın girişi..

Garry and Brooke on the stairs, Freddy and Belinda waiting outside, time sliding into the past.

.. Garry ve Brooke, siz merdivenlere.. Freddy ve Belinda siz de dışarıda sabırla bekliyorsunuz.. .. Zamanı geriye alıyoruz..

- Thank you.

- Belinda, Poppy teşekkürler..

L-It's okay, Belinda.

Tamadır Belinda.

- It's okay, Belinda.

- Tamamdır Belinda.

As you can see, Olivia and Belinda "flip out" at lunchtime.

Gördüğünüz gibi Olivia ve Belinda'nın yemek saati.

Belinda, we have a nice-looking audience.

Belinda, izleyicilere güzel bir ziyafetin nasıl yapıldığını göster.

Let's give a big hand for Olivia and Belinda and their trainer, Rae Lindley.

Olivia ve Belinda için kocaman bir alkış, lütfen ve çalıştırıcıları için.

Alex, Belinda and I continue the repairs on the hotel and will reopen soon.

Alex ve Belinda ile tamirata devam ediyoruz otel yakında yeniden açılacak.

Belinda. I'm just temping for the day.

Bugünlük geçici sekreter olarak geldim.

Belinda likes computers.

Belinda bilgisayarları sever.

- Oh, who's Belinda? Your girlfriend?

- Belinda kız arkadaşın mı?

This is my sister I was telling you about. Belinda.

Sana bahsetmiş olduğum kızkardeşim, Belinda.

Belinda, Nikita. - Hi.

- Belinda, Nikita.

- Hi, Belinda.

- Merhaba, Belinda.

Belinda checked it out about an hour ago.

Bir saat önce Belinda kiraladı.

I've teamed up with Belinda, and we've taken the first steps towards improving Capeside.

Belinda'yı takıma aldım ve Capeside'ı ileriye götürmek için ilk adımlarımızı attık.

You know, Belinda, I could think of a really scathing comeback but I figure I should show you a little sympathy seeing as how the lipo didn't take.

Bilirsin Belinda, küçümseyici bir karşılık düşünebilirdim ama görüyorum ki işe yaramamış yağ aldırma operasyonundan dolayı sana biraz sağduyu göstermeliyim.

Belinda, haven't you wondered if I've got what it takes to hold up those pompoms?

Belinda, benim bu pompomları taşımak için gereken şeye sahip olup olmadığımı hiç merak etmedin mi?

When you see Belinda and her clique in the hallway you're desperately wishing you were walking with them and thinking that maybe if you were wearing the right shoes sporting the latest hairstyle and using the hottest shade of lip gloss then maybe they would toss a glance in your direction.

Belinda'yı ve grubunu koridorda gördüğünde umutsuzca onlarla birlikte yürümeyi dilersin doğru ayakkabıyı giymiş olsaydın, en son moda saç şeklini yaptırmış ve en ateşli dudak partlatıcısını kullanıyor olsaydın belki o zaman senin olduğun yöne bir bakış atar diye düşünürsün.

Belinda McGovern wakes up one morning feeling empty.

Belinda McGovern bir sabah bomboş hissederek uyanır.

Or maybe it's Belinda's daily 2 : 00, 5 : 00, 7 : 00 and 9 : 1 5 showdown with her bottle of Prozac.

Belki de Belinda'nın Prozac kutusuyla saat 2, 5, 7 ve 9 : 15'teki hesaplaşmasıdır.

Of the murder of arthur reginald webster Charles patrick trumpington Marcel agnes bernstein, lewis anona rudd

Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.

- We ought to ask Belinda.

Fazla tutmaz.

- Belinda Casey.

- Belinda Casey.

- I'm just God.

- Ben sadece tanrıyım Belinda..

Belinda.

- Belinda.Evet.

Linda.

Belinda.