English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Birdbath

Birdbath translate Turkish

46 parallel translation
Maybe he'll transform it into a birdbath.
Belki onu bir kuş banyosuna çevirecek.
Ha! Look, they have a birdbath out there.
Bak, orada bir kuş havuzu var.
Over by the birdbath.
Kuş banyosunun yanı başında.
Birdbath.
Kuş havuzunda.
Did you say the birdbath?
Kuş havuzu mu dediniz?
Birdbath.
Kuş havuzu.
God just took out Mrs. Gruper's birdbath.
Tanrı Bayan Gruper'in kuş banyosunu yoketti.
Last year, it was streetlight at the end of the block. Now it's Mrs. Gruper's birdbath.
Geçen yıl sokağın başındaki elektrik direği şimdi de Bay Gruper'in kuş banyosu.
I'd go to her house and find her out in the garden in a wedding dress face down in the birdbath.
Çoğu pazar kilisede çıkıp sırf onu bahçede kafasını havuzun içine sokmuş haliyle görebileyim diye evine giderdim.
Oh, I'll take Bob Rooney on the birdbath.
Bob Rooney kuş banyosuna düşecek.
And you live here and I don't know what you did to my birdbath but the little birdies won't go there anymore.
Burada yaşıyorsun ve bilmiyorum kuş banyoma ne yaptın? Küçük kuşlar bir daha oraya gitmeyecekler.
DID YOU REALLY THINK YOU COULD BUY ME OFF WITH THIS... BIRDBATH?
Gerçekten beni bununla satın alabileceğini mi düşündün bu kuş çeşmesiyle?
Wait till he finds what I left in his birdbath.
Kuş banyosuna bıraktığımı görene kadar bekle.
- Honey, look at the birdbath.
- Tatlım, kuş yuvasına baksana.
Yes. Later, they'll collect rainfall and make a tiny birdbath.
Sonradan yağmur suyu toplayıp bir kuş banyosu yapacaklar.
- And he drove it into the birdbath?
Kuş havuzuna doğru mu sürmüş?
Unless you wanna come over check out my birdbath, make sure it's up to code.
Evime gelip kuşluğum yasalara uyuyor mu diye kontrol etmek istemezsen.
It's a water fountain, not a birdbath.
Ondan su içilir. Onda yıkanılmaz
Guys who know a little about construction... they build a birdbath, install a towel bar... makes them think they know something, so they kibitz... offer free advice on things they don't know anything about.
İnşaattan biraz anlayan adamlar kuş banyosu yapar, bir havluluk takar ve bir şey bildiğini sanır. Gelirler ve karışırlar. Hiç bilmedikleri konularda bedava tavsiyelerde bulunurlar.
Miles from the Jersey shore, not an ocean in sight, not even a birdbath.
Jersey sahilinden millerce ötede, görünürde bir tek okyanus yok, kuş banyosu bile yok.
I wanted an exceptional one. Birdbath.
- Müstesna olmasını istedim.
Once, I sprained my pecs lifting a birdbath, and they were no good to me ever again.
Bir keresinde göğüs kaslarımı kuş banyosunu kaldırırken incitmiştim. Bir daha da işime yaramadılar.
Took multiple stab wounds from an 80-year-old whose birdbath they were trying to swipe.
Kuş yuvası kimin diye birbirlerini yumruklamaya çalışıyorlardı ve birçok bıçak yarası aldılar.
Because I need someone to throw a birdbath at my neighbor.
Komşuma kuş banyosu fırlatacak birine ihtiyacım var da.
- My name is Earl, and I stole this birdbath out of the pickup truck, in the parking lot of this building.
Benim adım Earl, ve ben çalmıştım.
- This birdbath was stolen out the back of the pickup truck...
Bu kuş küvetini sizin otoparktaki bir kamyonetten...
- It is bad luck to accept a birdbath from a stranger
Bir yabancıdan kuş küveti almak uğursuzluktur.
No, when Dr. Australia Birdbath-Vaseline came home from the gorillas, she didn't run around picking nits out of people's hair and-and throwing feces.
Dr. Avustralya Birdirbir-Vazelin gorillerin yanından geldiği zaman etrafta koşup, milletin kafasından bit toplayıp gübre fırlatmıyordu.
Sell them the birdbath.
Onlara şu kuş küvetini satarsın.
Unfortunately, a birdbath full of wine in a trailer park will last about as long as... well, a birdbath full of wine in a trailer park.
Ne yazık ki, karavan parkındaki şarapla dolu bir kuş yemliği yeterince... şey, karavan parkındaki şarapla dolu bir kuş yemliği idi.
Oh, kind of... a little birdbath.
Sayılır... küçük bir kuş banyosu.
You know, that deal with the boat motor, the broken birdbath.
Tekne motoru ve kırılan süs havuzunu biliyorsun.
It's a birdbath.
Bu bir kuş banyosu.
I decided to go for that birdbath your dad put there.
Babanın oraya koyduğu kuş havuzuna attım.
- I hated that birdbath.
- O şeyden nefret ediyordum.
- I broke that birdbath for you,
- Senin için kırdım onu.
It's from a little disgusting birdbath in someone's backyard that rats made sex to birds in it and created a whole-new type of AIDS.
Birisinin bahçesindeki iğrenç bir kuş havuzunda farelerle kuşlar seks yapmışlar. Bu yüzden bu yeni AIDS türü ortaya çıkmış.
So I guess you saw somebody bashed in Kate's birdbath.
Birinin Kate'in kuş çeşmesini haşat ettiğini görmüşsünüzdür herhâlde.
Here comes the birdbath.
Kuş havuzu içeri giriyor.
He breaks in, throws the birdbath through the window, and then, like he says, he changes her clothes.
Kuş havuzunu pencereye fırlattı, içeri girdi sonra da, tıpkı dediği gibi, kızın elbiselerini değiştirdi.
One day you're madly in love, the next day you're fishing your clothes out of the birdbath and sleeping in the backseat of your Buick Skylark.
Bir gun deli gibi asiksin, sonra bir bakiyorsun kiyafetlerini bahceden toplayip arabanin arka koltugunda uyuyorsun
And now we can get one, and get rid of that stupid Mexican birdbath!
Şimdi bir kaydırak alıp aptal kuş küvetini atabiliriz.
My father was drowned to death in a birdbath by an officer of the law.
Babam kuş havuzunda kanunun polis memurunun onu boğmasıyla öldü.
Okay, just move away from the judgment zone and fish some underwear out of this giant birdbath.
Tamam. Yargılama alanından uzaklaş ve bu koca kuş havuzundan birkaç iç çamaşırı tutmaya çalış.
Yeah, and what about the time he put wallpaper paste in the birdbath?
Evet, kuş havuzuna duvar kağıdı yapıştırıcısı koymasına ne demeli?
There's a birdbath.
Bir kuş banyosu var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]