English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Blakely

Blakely translate Turkish

135 parallel translation
- Blakely.
- Blakely.
Mr. Blakely on the phone.
Bay Blakely telefonda.
Hello, Blakely.
Merhaba Blakely.
- No, thank you, Mr. Blakely.
- Hayır, sağ olun Bay Blakely.
A couple of weeks fishing will fix up that twitch, Mr. Blakely.
Birkaç hafta balığa çıksanız gözünüzdeki seğirme geçer Bay Blakely.
Lookout for that twitch, Mr. Blakely.
O seğirmeye dikkat edin Bay Blakely.
You're wasting your time, Mr. Twitch, Mr. Blakely.
Vaktinizi boşa harcıyorsunuz Bay Seğiren Göz, Bay Blakely.
Mr. Blakely, please.
Bay Blakely lütfen.
Mr. Blakely?
Bay Blakely mi?
Mr. Blakely, this is Vanderhof.
Bay Blakely, ben Vanderhof.
This is Miss Blakely, Mr. Rutland.
Bu Bayan Blakely, Bay Rutland.
Well, you'll hear from us, Miss Blakely, I'm sure.
Tamam, biz sizi arayacağız, Bayan Blakely, eminim.
- Good day, Miss Blakely.
- İyi günler, Bayan Blakely.
And the fabulous performances of Karen Black, Ronee Blakely!
Müthiş, efsanevi, enfes performanslarıyla Karen Black, Ronee Blakely!
Tony blakely... we went to boarding school together.
Tony Blakely... Birlikte yatılı okula gitmiştik.
What did Inspector Blakely call it?
Dedektif Blakely ne demişti?
98B643, Blakely ;
98B643, Blakely ;
John Blakely's accepted the offer.
John Blakely teklifi kabul etti.
He's the same guy that nabbed John Blakely from DatArc.
O, DatArc'tan John Blakely'yi alan adam.
- Then you know that Blakely was well-rooted in that company.
- Biliyorum. - Blakely'nin o şirkete yıllarını verdiğini biliyor musun?
- Mr. Blakely.
- Bay Blakely.
You killed John Blakely's wife.
John Blakely'nin karısını öldürdün.
She's being held in a facility just north of Blakely.
O Blakely'in kuzeyinde bir tesiste tutuluyor.
Is anybody opening up a line of communication with blakely?
Blakely ile bir iletişim hattı açan var mı?
Mr. Blakely, you've got to understand, sooner or later, you're going to come out of there.
- Bay Blakely, şunu anlamalısın er ya da geç oradan çıkacaksın.
I'm pointing out that there are programmed responses logical to both david and blakely.
Hem David hem de Blakely'e uygun programlanmış yanıtlar olduğunu söylüyorum.
You know, something's just not making sense about ben blakely.
Ben Blakely hakkında akla yatmayan bir şey var.
the sac. Shut it down six weeks before you fired blakely.
Blakely'yi kovmandan altı hafta önce SAC davayı kapatıyor.
Blakely already had surveillance cameras and wiretaps set up with a dozen organized crime figures.
Blakely bir düzine organize suç şahsı üzerine gözetleme kameraları ve dinleme cihazları kurmuştu.
I think we have to go open up ben blakely's head and get a good look inside.
Ben Blakely'in kafasını girip içine iyice bir bakmalıyız bence.
You know, david and blakely are throwing off two coinciding heat signatures.
David ve Blakely iki çakışan ısı sinyali veriyor.
Well, that would give blakely plenty of time to shoot david.
Bu da Blakely'e David'i vurduracak zamanı verir.
All right. It's an analysis of blakely's stated objectives and david's impact on his environment.
Pekala, bu Blakely'nin belli amaçları ve David'in onun etrafındaki etkisinin bir analizi.
We need to talk to you about ben blakely.
- Ben Blakely hakkında konuşmalıyız.
Okay, well, since you obviously don't have a lie handy, you should know that blakely's holding a federal agent at gunpoint, okay?
İnandırıcı bir yalanın olmadığına göre Blakely'nin silahla bir ajanı rehin tuttuğunu bilmelisin.
Ben blakely.
Ben Blakely?
Figured they were being bugged, so they hired me to sweep the offices. I backtraced the bugs to blakely.
Dinlendiklerini fark etmişler ofisleri süpürmem için beni kiraladılar böceklerin kaynağı da Blakely çıktı.
Blakely is the man in the chinese room.
Bak şimdi, Blakely Çince odasındaki adam.
Without telling them you moved blakely from rico surveillance to spying on the governor's political rivals.
Onlara söylemeden Blakely'yi RICO gözetiminden valinin siyasi rakiplerini izlemeye yönlendirdin.
Detectives blakely and preciado, davis homicide.
Dedektif Blakely ve Preciado. Davis Cinayet Masası'ndan.
So your name's blakely?
Demek adın Blakely?
Mm-hmm. The first responder was a blakely.
Olay yerine ilk gelen de Blakely idi.
Should I tell blakely and preciado?
Blakely ve Preciado'ya da söyleyeyim mi?
Blakely and preciado wouldn't wait for the entry team
Blakely ve Preciado baskın ekibini beklemediler.
At blakely's?
- Blakely'lerde.
I'm gonna go and speak with blakely.
Gidip Blakely ile konuşacağım.
Rutland Company is an old established publishing...
- Bildiğiniz gibi Bayan Blakely Rutland ve Şirketi oldukça eski bir yayın firmasıdır.
- What you gonna do, Carver?
- Ne yaparsın, Carver? - Sen ne yaparsın, Blakely?
Ben blakely.
Adı "Ben Blakely".
Why don't you get a line on blakely, his background.
Blakely'in geçmişi hakkında bilgi topla.
- blakely, lower your gun!
- Üç. - Ben, çekiyorum.
blake 801

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]