English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bogotá

Bogotá translate Turkish

245 parallel translation
We're going back to Bogotá.
Bogota'ya geri dönüyoruz.
One day Aleppo, two days Iran Bogotá, maybe four or five days.
Bir gün Halep, iki gün İran.
But then I be come back in New York the 22nd for sure.
Bogotá, belki dört ya da beş gün. Ama sonra yeniden New York'tayım. En geç ayın 22'sinde.
I had no money, no clothes, no visa, standing on the corner in Bogotá in Colombia...
Ne param, ne şık bir elbisem, ne visa kartım vardı, Bogotá Colombia'da öylece köşede bekliyordum...
- That is correct, but she does not want to hear about it One hotel had a fire in Bogotá.
İki bin odalık bir otel açılışı var Bagota'da, hakikaten de öyle ama bizimki... hiçbir şeyi dinlemiyor, tanırsın onu.
Efren, what's gonna happen to you when big, bad Luis comes in from Bogotá?
Efren, büyük, kötü Luis Bogotà'dan dönünce halin ne olacak?
Victor, when this is over, Luna goes back to Bogotá with me.
Victor, her şey bittiğinde, Luna benimle Bogota'ya gidecek.
It was your bombs on the bridge in Bogotá!
Bogota'da köprüdeki bomba senindi!
Pure Bogotá bullion.
Saf Bogotá altını.
"Paris may only be 40 kilometres away.." "but for us it is as far as Bogotá."
Paris 40 kilometre uzakta olabilir belki ama bizim için Bogotá kadar uzak.
He's been questioned, but not charged in Kosovo, Bogotá, Sri Lanka.
Sorguya çekilmiş ama tutuklanmamış... -... Kosova, Bogota, Sri Lanka'da.
This is not Bogotá.
Burası Bogotá değil.
I don't really go out much in Bogotá.
Ben aslında Bogotá'da pek dışarı çıkmam.
This is not Bogotá.
Burası Bogotá da değil.
These are the bank transfers that he made from his account in Bogotá.
Gördüğün gibi, bunlar Bogota'daki hesabından yapmış olduğu transferler.
Oh, but it must have been, because my husband told me on the telephone he was bringing it back from Borota's in Regent Street.
Oh, fakat çalınmış olmalı, çünkü kocam telefonda Regent Street'te Bogota'nın dükkanından geri getirmekte olduğunu söylemişti.
You know we have an important mission in Bogota.
Biliyor musunuz kilise Bogota'da önemli bir faaliyet yürütüyor.
Bogota is in Colombia.
Bogota Kolombiya'da Monsenyör.
In Bogota they told me to follow this road until here to here and then...
Bogota'da bu yolu buraya kadar takip etmemi söylediler buraya ve daha sonra...
Up to 3 weeks ago he was in Bogota, in Columbia.
3 hafta öncesine kadar Bogota'daydı, Kolombiya'da.
I want you to telex Interpol in Bogota.
Bogota'daki Interpol'e telex çekmeni istiyorum.
Hell all I've been doing is telexing Bogota.
Tanrı aşkına yaptığım tek şey Bogota'ya teleks yollamak.
Bogotá.
Bogotá.
Oh, he's in thick with a lot of heavy boys down in Bogota, huh?
Adam Bogota'da ağır abilerle bayağı haşır neşir olmuş.
Educated in Sacred Heart Convent in Bogota,
Bogota'da Sacred Heart Manastırı'nda
I mean, farmers, man - Farmers in Bogota.
Çiftçiler diyorum dostum... Bogota'daki çiftçiler.
Bogota to Miami to L.A. I mean, all that money, man.
Bogota'dan Miami'ye, oradan L.A., bir sürü para diyorum, dostum.
Bogota.
Bogota.
The man's cousin is gonna meet you in Bogota, sell you the stuff, show you how to bring it back here, and we end up with four times what we paid.
Adamın kuzeni seninle Bogota'da buluşacak, sana malı satacak, buraya nasıl döneceğini gösterecek ve sonunda biz bu işe yatırdığımızın dört katını kazanacağız.
Flight 12 to Bogota and Cartagena.
Bogota ve Cartagena'ya Uçuş 12.
Bogota 6-3-7?
-... Bogota 6-3-7 bağlar mısınız?
Half a dozen arrests for drug trafficking in Bogota, Mr President.
Uyuşturucu ticaretinden bir kaç defa Bogota'da tutuklanmışlar, Başkanım.
They had plane tickets to Bogota the morning after the killings.
Cinayetin ertesi sabahı Bogota'ya gitmek için uçuş biletleri vardı. - Selam, Dan.
- First time in Bogota?
- Bogota'ya ilk gelişiniz mi? - Evet.
... in the streets of Bogota today. Ten were killed and eight wounded.
... bugün Bogota sokaklarında, on kişi öldü ve sekiz kişi yaralandı.
He'll be in Bogota 7.50 p.m.
Akşam 7.50'de Bogota'ya varır.
That's £ 411. 4-1-1. It's good value, but refuelling at Bogotل...
İyidir, ama Bogota'da yakıt için iniş yapıyor...
In Apanish from Bogota, Colombia.
Kolombiya Bogoto'dan İspanyolca yazılmış.
" Do you know how many guys died in Bogota..
Bogota'da kaç ölü var?
Amalia Navarrete from Bogota,
Amalia Navarrete, Bogota'dan,
I'm going to Bogota.
Bogota'ya gidiyorum.
- What's in Bogota?
- Tamam. Bogota'da ne var?
- What's in Bogota.
Tamam!
Interpol says eight years ago the Snowman attacked a guy, Kishell.
Bogota'da ne var? Az önce Interpol'ün ilişkiler ajanıyla konuştum. 8 yıl önce "Kardan Adam", Kishell adında bir adama saldırmış.
That guy I met in Bogota, I'm waiting for him to call me back.
Bogota'da buluştuğum adamın beni aramasını bekliyorum.
There's been a string of necklace bomb cases just like this one inand around Bogota
Bizim'gerdanlık bomba'vakamız ile arasında bağlantı olabilir. Bogota'nın içinde ve çevresinde,
He had one wife in Miami, the other in Bogota
Bir karısı Miami'de, diğeri Bogota'daymış.
- Bogota. It's Bogota, but close enough.
- Doğrusu Bogotà, ama çok yaklaştın.
A friend is waiting for me in Bogota
Bogota'da bir dost beni bekliyor.
A friend in Six who was out in Bogota was saying... ( Phone ) It's already eight-nil to Rafa.
Rafa 8-0 önde.
He's like all young men... out to destroy us, to kill the father.
Bogota'da onunla oynamıştım. O da tüm gençler gibi... bizi yok etmek, babasını öldürmek için burada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]