Brule translate Turkish

- The Oglalas, the Brules...

- Oglala'lar, Brule'ler...

Do you have crème brûlée?

Krem brule var mı?

Uh, creme brulee... and, um, hot fudge sundae, extra hot fudge.

Bir dilim cheesecake, bir creme brule sıcak soslu dondurma. Ekstra soslu.

Cracking crème brûlée with a teaspoon.

Creme Brule'nin üstünü kaşığın ucuyla kırmak.

The main course will be prime rib, and for dessert we have individual creme brules served with a raspberry-and-plum reduction.

Ana yemek biftek olacak ve tatlı olarak da ahududu ve erikle servis edilen creme brule var. Ayrıca az bulunan malt viskilerin olduğu bir servis arabası da istiyorum. Harika.

I'm in a lobster bisque-y, crème brule-y... cruisy-waitery kind of mode.

Acı soslu ıstakoz yeme havasındayım.

I'm going to eat crème brulee and a huge number of chocolate truffles.

Ben krem brule ve bolca çikolatalı truffle mantarı yemeye gidiyorum

BRULE VILLAGE NEBRASKA TERRITORY 1854

Brule Köyü Nebraska Bölgesi 1854

Some tiff over a crème brûlée.

- Sebep neymiş? Krem Brule yüzünden yumruk yumruğa kavga etmişler.

Can I get two creme brulees and another glass of "bronto" grigio?

İki creme brule be bir bardak daha "bronto" grigio alabilir miyim?

Welcome to the'Feast'with Peter Grey. In today's feast : srneæi steaks Brulee cream and maple syrup.

Peter Gray le festivale hoşgeldiniz Bugün biftek krem brule var

Well, I guess we won't be having creme brulee tonight, My browning torch is broken.

Bu gece krem brule yiyemeyeceğiz galiba çünkü pürmüzüm bozuldu.

Crème Brule.

Creme Brule.

And the creme brulee.

Ve krem brule'ye de.

You know, I got that long drive back to Brule.

Brule'a uzun bir yolculuk yaptım.

Have you ever tried making crème brulée?

Hiç krem brule yapmayı denedin mi?

[man] Jol Brule.

- Jol Brule?

- We have crème brûlé...

- Yanık soslu kremamız var.