English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bunkers

Bunkers translate Turkish

210 parallel translation
Those two big cement things are the zoo bunkers, enormous pillboxes.
Şu betondan iki büyük şey, hayvanat bahçesinin sığınağı muazzam makineli tüfek yuvaları.
Tell him to keep his men in the bunkers.
Adamlarını siperde tutsun.
All right, head for the bunkers.
Tamam, sığınağa ilerleyin.
Everybody out of the bunkers.
Siperlerden çıksınlar.
The big guns in bunkers behind the cliff can't be seen from the air.
Tepenin ardındaki sığınaklardaki büyük toplar havadan görünmüyor.
And in case of a nuclear attack you'll rent bunkers!
Nükleer saldırı olsa sığınak mı kiralarsın!
We get the same bunkers as last time.
Sığınaklar geçen seferkiyle aynı.
So there must be bunkers, underground shelters.
- Sığınaklar olmalı, yeraltı sığınakları.
I want bunkers, pillboxes, a wall of steel and concrete clear across Italy.
İtalya boyunca çelik ve betondan oluşmuş her türlü engelin yaratacağı bir duvar istiyorum.
Well, look, the Grahams', the Lears', the Bunkers'.Then over the ridge.
Şöyle, Graham'lar, Lear'lar, Bunker'lar. Sonra tepeler.
- From here I go to the Bunkers'.
- Buradan Bunker'lere gidiyorum.
The Bunkers must be having a party.
Bunker'ler parti veriyorlar.
First squad to the bunkers!
Birinci bölüm sığınaklara!
To the bunkers, forward!
Sığınaklara, ileri!
We cannot show them by killing them, by building gas chambers or by setting up machine-gun bunkers and covering them with bulldozers
Ama bunu göstermenin yolu onları öldürmek, gaz odaları inşa etmek,... silah kullanmak veya dozerlerle onları ezip geçmek değildir
I warned you. We should've loaded extra bunkers in Gibraltar.
Gibraltar'da fazladan kömür yüklemeliydik gemiye.
Many defenders emerged from their bunkers to surrender.
Almanlar sığınaklarından çıkıp teslim oldu.
Photos of German bunkers
Almanların makineli tüfek yuvalarının fotoğrafları.
These munition bunkers can be a diversion.
Bu cephane ambarlarıyla dikkatlerini dağıtıp üs merkezine gidebiliriz.
There go the bunkers.
Ambarlar havaya uçtu.
This time Israeli soldiers took the concrete bunkers of the Syrians on the Golan Heights.
Bu sefer İsrail askerleri Suriye'nin Golan Tepelerindeki beton sığınaklarını ele geçirdi.
There I was, perched between the U.S. bunkers and Charlie.
Amerikan tankları ve Charlie arasında duruyordum.
Families took refuge in bunkers that we built.
Aileler, inşa ettiğimiz sığınaklara yerleştiler.
Machine-gun bunkers here, here, here, and here.
Makineli tüfek mevzileri, burada ve burada.
I think they were brought from Bialystok, from some Russian bunkers.
Sanırım bazıları Bialystok'tan, Rus sığınaklarından getirilmişlerdi.
Most of its survivors committed suicide, or succumbed to gas in the bunkers. THE REPLICA OF THE MONUMENT TO THE GHETTO FIGHTERS
Kurtulanların birçoğu intihar etmiş ya da sığınağa salınan gaza karşı koyamamışlar.
Bunkers at point. Two actuals on the way.
Kol başı sığınak buldu.
Bunkers 9 through 11 now closing.
9'dan 11'e kadarki depolar kapatılıyor.
But at night we've got to stay in the bunkers, as snipers sneak in.
"Ancak geceleri sığınaklarda kalmak zorundayız, zira keskin nişancılar var."
Yes, but Jerry is safe underground in concrete bunkers.
Tamam ama, Alman askerleri, yeraltındaki beton sığınakların içinde emniyette.
If all VIPs hid in subterreanan bunkers, where would you hit them?
Eğer bütün önemli kişiler yeraltındaki bir kömürlükte saklanıyorsa, nereden vuracaksınız?
We're looking for tunnels, bunkers, unmapped trails, whatever.
Tünel, sığınak, haritada olmayan patikalar vs. arayacağız.
Sir, these red dots represent Soviet leadership bunkers.
Şu kırmızı noktalar, Sovyet liderliğinin sığınakları.
These bunkers were built all along the frontier.
Bu sığınaklar sınır boyunca inşa edildi.
Her powerful 16-inch guns destroyed Iraqi bunkers.
Güçlü 16 inch'lik silahları Irak mevzilerini dağıttı.
Ten-to-one it has to do with those bunkers under their resort site.
O tesislerinin altındaki sığınaklarla ilgili olduğuna 10'a 1 bahse girerim.
What with all the tube trains and everything, the city's viscera... and the subterranean fucking fistulas and conduits and colons... and bunkers and dungeons and tombs and all that.
Bütün o yeraltı trenleri ve herşey, şehrin iç organları... ve sikik yeraltı kanalları ve kablo yarıkları ve kolonlar... ve sığınaklar ve zindanlar ve mezarlarla ilgili herşey.
And then they were herded down a big corridor to bunkers with Stars of David on the doors and signs that said "Bath and Inhalation Room"
Daha sonra büyük koridarlardan geçip kapılarının üzerinde Yahudi yıldızı olan ve "Banyo ve Teneffüs Odası" yazan odaların olduğu sığınağa indirilmişler.
The police try to stop them, but it's no use. What do you need all these bunkers for?
Polis onları durdurmaya çalışıyor ama faydasız.
So? - The bunkers moving them down.
Bunkerler hepsini indiriyor.
They get into our bunkers. They tag along.
Sığınaklarımıza bu şekilde giriyorlar, birilerine yamanarak...
A few more bunkers, that sort of thing.
Biraz daha bunker ekleyeceklermiş, bunun gibi şeyler.
- The b-bunkers. Yeah.
Sığınaklarda.
The Civil War bunkers.
İç savaş sığınakları.
You know how to find the other bunkers.
Diğer sığınakları nasıl bulacağımızı biliyorsun.
I've reported to investigators the possible existence of other bunkers.
Müfettişlere bölgede olası başka sığınaklar olabileceği bilgisini verdim.
all bunkers through here.
Engeller, engeller, engeller, hepsi buradalar.
Come on, fella, I gotta clean out the bunkers.
Haydi dostum, kafesi temizlemeliyim.
I continued on my way, going to other bunkers in search of fighting units, but it was the same everywhere.
Yoluma devam ettim, diyor. Mücadele birliklerini bulmak için diğer sığınaklara gitmiş.
Leadership bunkers.
"Sovyet roket güçlerinin başındaki general." Liderlik sığınakları.
Do you see any bunkers in the field?
Orada herhangi bir sığınak görebiliyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]