English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bute

Bute translate Turkish

26 parallel translation
A little "Bute" and some penicillin.
- Ne verdiniz ona? Çok az butazoladin, biraz da penisilin.
They got him all tanked up on tranquillizers and "Bute."
Şuna bak! Onu sakinleştirici ve butazoladine boğdular.
Hello, this is Frank Bute over in Tuckerville.
Merhaba, ben Tuckerville'den Frank Bute.
- We're not going anywhere, Mr. Bute.
- Biz bir yere gitmiyoruz bay Bute.
She's a bute. So we'll consider this more than a fair exchange.
Bunu adilce bir değişimden daha fazla olduğunu düşüneceğiz.
I scranletted 200 furrow come 3 : 00 down in the bute.
200 tane saban izi bıraktım.
It's pronounced "Bute."
O, "Popa" diye okunur. - Anne?
Yes, bute're trying to turn him into relationship material.
Evet ama bunu kalıcı ve düzgün bir ilişkiye çevirmeye çalışıyoruz.
Uh, results on the powder under Bryn's fingernails... traces of oat bran and sugar and phenylbutazone, also known as...
Bryn'in tırnaklarındaki tozun sonuçları yulaf kepeği, şeker ve butazolidin şey olarakta bilinir... Bute.
Bute. It's a... a horse pain reliever.
Bu bir... at ağrı kesicisidir.
A horse was disqualified for having too much bute in its system.
Bünyesinde çok fazla bute olduğu için bir at diskalifiye olmuş.
That is absurd. Detective, do you know why you're only allowed to give a small amount of bute for a competition?
Detektif, bir müsabakadan önce neden çok az miktarda bute verilmesine izin verilir, biliyor musunuz?
Why? Because if it needs bute, that means it's injured.
Çünkü bute verilmesi gerekiyorsa atın yaralanmış olduğu anlamına gelir.
Mr. Savage, we both know Bryn was not the kind of person to bute a horse before a competition.
Bay Savage, ikimiz de biliyoruz ki Bryn müsabakadan önce ata bute verecek birisi değildi.
Bute is administered orally.
Bute ağızdan verilir.
- Why? - I'm gonna test you for bute.
- Bute testi yapmak için.
And I found bute in his whiskers mixed in with oat bran...
Atın bıyıklarında yulaf kepeği ile karışmış bute buldum. Yulaf kepeği ve şeker.
Add tional y, under my direct on all stee mills must produce steel at the same level and output and distr bute it accord ng to the needs of the people.
Ayrıca, bütün çelik üreticileri aynı seviyede üretim yapacak ve ihtiyaçları ona göre karşılayacaklar.
Near Bute Plaza.
Bute Plaza yakınlarında.
The fire is about a mile and a half north of Black Bute Ranch near Sisters... and has grown to about 300 acres now.
Yangın Black Butte çiftliğinin 1.5 km kuzeyinde çıkmıştı ve şu anda 300 hektara ulaştı.
Mrs Bute's been taken ill and she won't be back again for weeks.
Bayan Bute hastalanmış. Bir ay çalışamayacakmış.
Not as a rule, madam, but Mrs Bute is ill, so I am to take charge until she's better.
Her zaman değil madam. Bayan Bute rahatsızmış. O iyileşene kadar ben geldim.
We've been struggling a bit without Mrs Bute.
Bayan Bute olmadan başımız biraz dertteydi.
Haven't they replaced Mrs Bute?
Bayan Bute'ın yerine yeni birini almadılar mı?
- You asked to alert when bute decision in the case Dyupvika.
- Djupvik dosyasında bir gelişme var. Söyle.
- They'll circle for a bit, they'll find the direction then head home.
Bute'da daire oluşturacaklar. Yönlerini bulup, yuvalarına doğru gidecekler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]