English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Caliban

Caliban translate Turkish

54 parallel translation
Now I see it's the rage of caliban on seeing his own refection in the glass.
Aynada kendi yansımasını gören Caliban'ın öfkesini şimdi anlıyorum.
Do you accept the protection of this ignoble Caliban on any terms he makes?
Bu onursuz Kaliban'ın himayesini asla kabul etmez misin?
I am Caliban.
Adım Caliban.
- Garibaldi, Caliban.
- Garibaldi, Caliban.
- Jubilee?
- Caliban!
- Caliban!
- Dur! Araci durdurun!
- Caliban?
Hayir!
I'm sorry. Caliban would like to look for another vessel.
Caliban baska bir araç aramak istiyor.
Caliban, you don't have to do this.
Caliban, bunu yapmana gerek yok. Yardim et bana!
Come on, Caliban, we're going home.
Hadi Caliban, eve gidiyoruz.
No, Caliban does not deserve Jubilee's help.
Hayir. Caliban, Jubilee'nin yardimini hak etmiyor.
In his place stands a feral Caliban, a sandy-bottomed Dionysus, a lusty, insatiable...
{ \ cH00FFFF } Yerine vahşi bir Kaliban ; kıçı kumlu bir Dionysos geldi. doyumsuz...
Which Shakespeare play features a character called Caliban?
Shakespeare'in hangi oyununda Caliban adında bir karakter vardır?
One touch of this Caliban's wretched hide will be enough to kill King William.
Büyü sayesinde böyle bir yaratık yapabiliyorum çünkü teni öldürücü bir zehir çıkarıyor.
Because you would be a shit-hot Caliban.
Çünkü Caliban ( * ) rolünü harika oynardınız.
We'll visit with Caliban, my slave who never yields us kind answer
Gidip, sorduğumuz hiçbir şeye akıllı uslu cevap vermeyen... şu kölem Caliban'ı görelim.
Caliban!
Caliban!
Thou think'st there is no more such shapes as he having seen but him and Caliban
Onun gibisi yoktur sanıyorsun. Bir tek onu ve Caliban'ı gördün.
To th'most of men this is a Caliban and they to him are angels
Diğer insanlara kıyasla buda bir Caliban ve herkes melek kalır bunun yanında.
I had forgot that foul conspiracy of the beast Caliban and his confederates against my life
O yabani Caliban'la yardakçılarının beni öldürmek için dolap çevirdiklerini unutmuştum.
We must prepare to meet with Caliban
Caliban'ı karşılamaya hazır olmalıyız.
Set Caliban and his confederates free
Caliban ve yandaşlarını serbest bırak.
- Caliban.
- Caliban.
Caliban! I say!
Ben diyorum!
I will rack thee, Caliban, make thee roar that beasts shall tremble at thy din.
Onlara işkence edeceğim, Caliban, O velvelede tir tir titreyecek olan canavarları bağırttıracak.
That man... trussed up as Caliban, with you, all last night?
O adam... Caliban olarak, tüm akşam, sana güvendi mi?
You shall be Caliban.
Sana Caliban diyelim.
Caliban.
Caliban.
Of course in our version Caliban eats Prospero.
Gerçi bizim uyarlamamızda Caliban Prospero'yu yiyor.
I like Caliban.
Caliban'ı severim.
We'll visit caliban, my slave, who never yields us kind answer.
Gidip hiçbir şeye akıllı uslu cevap vermeyen kölem Caliban'ı görelim.
I'm Caliban.
Ben Caliban'ım.
That island creature... monstrous and deformed.
O ada yaratığı, canavar ve deforme olmuş. Caliban.
So... from Caliban's heart, I say this.
Yani Caliban'ın yüreğinden, bunu söylüyorum.
Caliban knows who you are.
Caliban senin kim olduğunu bilir.
Caliban knows it.
Caliban bunu bilir.
But Caliban likes you.
Ama Caliban seni seviyor.
Caliban likes money.
Caliban para seviyor.
Caliban likes you so much... he wants to give you free information... about an old friend... from back when you had friends.
Caliban seni o kadar seviyor ki... sana eski bir dostla ilgili... bedava bilgi verecek. Eskiden dostların vardı ya.
Should be in the news soon enough but Caliban gives you a little head start.
Yakında haberlere çıkar... ama Caliban önceden öğren istedi.
Caliban doesn't know you.
Caliban seni tanımıyor.
Like Caliban said... we are closed.
Caliban'ın dediği gibi... kapalıyız. Anladın mı?
You don't look like Caliban's father.
Caliban'ın babasına hiç benzemiyorsun.
Caliban, come!
Caliban, gel!
- Where's Caliban?
- Caliban nerede?
Where's Caliban?
Caliban nerede?
Where's Caliban, motherfucker?
Caliban nerede orospu çocuğu?
Caliban, I bet that's what your mama told you every day when you was a kid.
Caliban, eminim çocukken annen sana her gün böyle diyordu.
I'm offering you the possibility of redemption, Caliban.
Sana suçlarını telafi etmen için bir şans sunuyorum Caliban.
- Stop!
- Caliban?
- Ca - Caliban has a new master - Ca
- Caliban,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]